11-12 yaşlarındaki öğrencilerimin gözlerinde korku vardı ama hâla beni izliyorlardı.
elimde, ortasından kalemin delip geçtiği bir kağıt vardı. doğrunun düzleme göre durumlarını anlatmaya çalışıyordum.
atılan sis bombası belli belirsiz pencereden görünüyordu. veliler vardı okula gelip çocuğunu bir an önce almaya okuldan alıp evine götürmeye çalışan.
'anne babalar gelmiş öğretmenim!' dedi. 'korkmayın' dedim, 'bize bir şey yapmazlar'... belkide onlardan daha çok korksam da bunu belli etmemeye çalışıyordum.
'doğru düzlemi bir noktada kesebilir' dedim. 'elimdeki kağıt doğruyu, kağıt ise düzlemi modellediğ...'
şiddetli bir patlama sesi daha geldi yakınımızdan. koridorda dersleri boş olan bir sınıfın öğrencilerinin çığlık ve koşuşma sesleri birbirine karışıyordu. anlaşılan gördükleri iyi şeyler değildi.
öğrencilerimin ağlamanın eşiğinde olduklarının farkındaydım. bunun için ilgilerini çekebileceğim tek şeyin elimdeki içinden kalem geçirilmiş kağıt olması beni çaresiz bırakıyordu.
11-12 yaşlarındaki öğrencilerimin gözlerinde korku vardı ama hâla beni izliyorlardı.