şahsi fikrim, kant ın görev ahlakının görev tanımının objektif kriterlerce belirlenmesiyle bulunabilecek, insanların icat etmediği olması gereken yasalar bütünüdür.
dogal hukuk dogadaki hukuktur ve fizik gucun ustunlugunu icerir.
dogada guclu olan hayatta kalır,hakim olur.toplumsal statunun hicbir
onemi yoktur dogal kosullar altında.mesela bugun haklarını savunmakla
mukellef oldukları vatandaslara karsı statusunun getirdigi kalkanı
kullanmaya calısan bir avukatın colde teketek kosullarda tek dayanagı
fizik gucudur.colde pazusu kuvvetli olanın kılıcı keskin olanın
borusu oter.o yuzden sokaktaki vatandasa statusu uzerinden tiriviri
yapmaya kalkan bir avukat-ya da statusunu kullanmaya kalkan baska biri-
colde sut dokmus kediye doner.bizim kanunlarımız ne yazık ki
kisiyi-kisilik haklarını degilde en basta devletinki olmak uzere
statuyu-otoriteyi savunmak uzere kurgulanmıs.sokaktaki vatandasta
bunu icsellestirmis,herhangi bir ozgurluk duygusuna-kulturune sahip degil.
bu baglamda ayrımcılık-somuru sadece statu uzerinden yapılmaz.
derinin rengi uzerinden de ayrımcılık yapılabilir ve senin bunu
icsellestirmen beklenir.1960 lı yıllara kadar amerika da siyahlar
beyazlarla aynı tuvaleti kullanamıyordu,otobuste bir beyazın
yanına oturamıyordu.bu ırkcılık oyle bir psikolojik yıkım dogurur ki
bu ayrımcılıgı icsellestirirsin ve kendini asagı gorursun.
iste otorite de tam bunu ister.michael jackson siyah olmaktan
utanıyordu ve beyazlasmak adına maymuna dondu.ama altmıslı yıllarda
amerikada ozgur ruhlu siyah insanlar "i m black,i m proud" dediler.
"siyahım-gururluyum" diyerek martin luther king onderliginde
bir siyasi mucadele baslattılar ve bedelini odeyerek haklarını
aldılar.bugun amerikada siyahlar ikinci sınıf vatandas degil.
ırkcılıga vurgu yapan ufak bir imada bulunman durumunda kendini
yargıc karsısında bulabilirsin.bugun amerikada ezilenler siyahlar
degil.cogunlugunu hispaniklerin olsturdugu yasal statusu olmayan
kacak gocmenler.
bizde guya ırkcılık yok ama daha beteri var.statuye-guce tapma.
bu ırkcılıktan daha beter bir fasistlik.daha beter daha sinsi cunku gozle
gorunur degil ve o yuzden insanlar tarafında icsellestiriliyor.
islam dini ve kulturu de bu durumu besliyor.abi-abla gibi sosyal statuler,
el opme kulturu vs.hep bu durumun uzantılarıdır.
bana çağrıştırdığı şey doğadaki hukuktur. terimsel yaklaşmıyorum şu an. ama doğanın hayvanlar için yazısız hukuku güçlünün güçsüzü avlamasıdır çoğu zaman. doğal hukuk insanlar arasında da işliyor belkide. ama bunu doğal görmek ayıp. ne dedik ''insan'' dedik hayvan demedik.
hukuk güvenliği ve adalet arasındaki çatışmada adalet tarafını tutan felsefi görüş. klasik doğal hukuk teorisinde pozitif hukukun tersine adalete mutlak üstünlük verilir. yani bir siyasi kaygı için adalet gözardı edilemez.
insanın akılla erişebileceği, yazılı olmayan hukuk kuralıdır. temelinde adalet düşüncesi yer almaktadır. Bu durumda, ancak âdil olan düzenlemelerin hukuk olarak adlandırılması doğru olacaktır.