bir de bu yanlış algılanıyor, şöyle ki: download - indirme denilen hadise, internette karşı tarafla (web sitesi, bilgisayar, aracı programlar[utorrent, limewire v.s.]) kurduğun bağ sırasında yaptığın her şeydir. yani facebook'ta oyun oynamak, internet sitesinde film izlemek, sözlüklerde yazı okumak, internet sitesini sadece ziyaret etmek... bunların tümü "indirmek"tir. bir veriyi bilgisayarınız indirmeden o veriyi size sunamaz. o yüzden "ben hiç bi şeyi özellikle indirmedim, neden kotam doldu?" demenin bi anlamı yoktur. karşı tarafla (yukarı bakasınız) iletişime geçmiş olman indirmeye niyetli olduğun anlamına gelir. bir adım sonra da indirmeye başlarsın farkında olmadan. sende olmayanı sana kopyalamaktasındır. kalbin acır... (oha entry boka döndü kaçkaçkaç)
1) kotalı internetle yola çıkılır.
2) fatura 30 lira geleceği yerde 60 lira gelir.
3) 1 yıl sonra eh eytere bea denilip kotasıza geçilir.
4) kotasıza geçilince harddisk download lara dayanmaz, tb lik harddisk alınır.
5) bu sefer harddisk dolmaz, ulan hızı mı arttırsam denir.
6) hız arttırılır; brripler kesmez, bdriplere sarılır; bu sefer tb lık harddisk yetmez, bakılır ki 4 tane de alsan 5 tane de alsan yetmeyecek, hız tekrar düşürülür, belli bir standart tutturulur.
Orospu cocuğu, sermaye ve temsilcisi global şirketlerin, telif hakkı saçmalığı arkasına siginarak insanları sömürmek ve sanatçı oyuncu takımının da 1500 odalı malikanelerde oturmaya devam etmek için, görmek ve duymak istemedikleri kelime.
Piyalepaşa'da ofisi olan; internetten haber, reklam ve her tür içeriği, çeşitli plazma, lcd, billboard türü indoor/outdoor ekranlara dağıtma servisi sağlayan genç şirket.
