*
Bir şarkı yazmak istedim, içinde dostluk olsun
Birden sen geldin aklıma, can dostum
Bu şarkıda seni ne çok özlediğimi
Anlatmak istedim sana bir kere olsun
Bir sen kaldın bana, sakın bırakma
Al yollarına hisset yanında
Dostum, dostum, dostum, can dostum
Burda herşey sahte dostum gülümsemeler bile
Burda herşey sahte dostum sevmeler bile
Şimdi yanımda olamasanda
Seni yaşamamı engelleyemez hiç birşey asla
Şu anda çok uzakta olsan
Sen aslında benimlesin yanı başımda
Bir sen kaldın bana, sakın bırakma
Al yollarına hisset yanında
Dostum, dostum, dostum, can dostum
Burda herşey sahte dostum gülümsemeler bile
Burda herşey sahte dostum sevmeler bile
tamamen amerikan filmlerinden uyarlama, bizde gecmisi olmayan, luzumsuz hitab..
amerikancasi icin;
bkz. "maaan" *
ingilizler ise my friend derler onun yerine.. *
bin cefalar etsen almam üstüme oy
gayet şirin geldi dillerin dostum oy
varıp yadellere meyil verirsen oy
kış ola bağlana yolların dostum, dostum dostum
gelsene canım
ilahi olmaya yardan ayıran oy
bahçede bülbüller ötüyor uyan oy
kula gölge ise allah a ayan oy
senden ayrılalı gülmedim dostum, dostum dostum
gelsene canım.
pir sultan abdalım gülüm dermişler oy
bu şirin canıma nasıl kıymışlar oy
ister isem dünya malın vermişler oy
sensiz dünya malı neylerim dostum, dostum dostum
gelsene canım
biraz uzun ama kesinlikle okunmaya değer bir yazı. halil cibran'dan..
Dostum
Dostum, göründüğüm gibi değilim... Görünüş sadece giydiğim bir elbisedir. Senin sorgularından beni, benim kayıtsızlığımdan seni koruyan, özenle örülmüş bir elbise.
Benim içimdeki "ben", dostum, sessizlik içinde oturur, sonsuzluğa dek kalacak orada, doyulmaz, erişilmez.
Ne söylediklerime inanmanı, ne de yaptıklarıma güvenmeni isterim, çünkü sözlerim senin aklından geçenlerin dile getirilmesinden, yaptıklarımsa umutlarının eylemleştirilmesinden başka bir şey değildir.
"Rüzgar doğuya esiyor" dediğin zaman "evet, doğuya esiyor" derim. çünkü düşüncelerimin rüzgarda değil, deniz üzerinde dolaştığını bilesin istemem.
Senin için gündüz olduğu zaman dostum, benim için gecedir. Böyle olsa da ben yeşil tepelere değerek oynayan öyle vaktini, vadiden süzülen mor gölgeleri anlatırım. çünkü sen ne karanlığımın türkülerini duyabilir, ne de yıldızlara çarpan kanatlarımı görebilirsin, görmemenden, duymamandan hoşnudum ben... Bırak gecemle başbaşa kalayım.
Sen cennetine yükselirken ben cehennemime inerim. o zaman bile bu ulaşılmaz uçurumu ötesinden bana seslenirsin, "arkadaşım ", "yoldaşım" ben de sana seslenirim, çünkü cehennemimi görmeni istemem. alevler görüşünü yakacak, duman burnuna dolacaktı. Senin gelmeni istemeyecek kadar çok severim cehennemimi... Bırak, cehennemimle başbaşa kalayım.
Sen gerçeği, güzeli, doğruluğu seversin. Ben de sen hoşnut olasın diye bunları sevmenin yerinde ve iyi olduğunu söylerim ama içimden senin sevgine gülerim. Gene de gülüşümü göresin istemem... Bırak kahkahalarımla başbaşa kalayım.
Dostum, sen iyi, ihtiyatlı, akıllısın..hayır sen eksiksizsin ben de seninle ölçülü ve düşünerek konuşurum. Oysa ben deliyim. Ama gizliyorum deliliğimi... Bırak deliliğimle başbaşa kalayım.
Dostum, sen benim dostum değilsin, ama ben bunu sana nasıl anlatacağım? Benim yolum senin yolun değil, gene de birlikte yürüyoruz elele.
halil cibran'ın dostu adına yazdığı iki yazıdan öteki.
Dostum, güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat, arkana
bakma....
kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de...
unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez.
yolcuya bakıp, yolunu tanıma.
yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver.
vahim olan, yolun yolcusuz olması değil;
asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;
yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal.....
"en doğru yol: en dikensiz yoldur" diyenler seni aldatıyorlar.
onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan
şaşkınlardır.
aldırma....
ayağına batan dikenler, aradığın gülün habercisidir.
dikenine katlanmaktan söz edenler, aşıkmış gibi davrananlardır.
gerçek aşık olanlarsa, dikenini de sever.
dostum, yollar yürümek içindir.
fakat, şu gerçeği de hiç unutma:
yürümekle varılmaz, lakin varanlar yürüyenlerdir.
yol boyunca; yola çıkıp da yürümeyenleri,
yola oturup, gelen-geçenin ayağına çelme takanları,
yolda metafizik uyuşturucularla keyif çatanları,
tel örgülerle çevirdiği yolu kendisine zindan edip volta atanları,
maratona 100 metre koşucusu gibi hızlı gidip, 50. metrede yola yatanları,
yürüyüşün uzun ve yolun zahmetli olduğunu görünce, yolculuk üzerine zor
atanları,
yürümeyi bırakıp, yol-yolcu ve menzil üzerine kalem oynatanları,
ayağına batan tek bir dikenin faturasını çıkarıp, ömür boyu tafra satanları,
beyaz atlı kurtarıcıyı gözlemek için ufka bakıp bakıp dağıtanları,
yanlış kılavuzlara kızıp yolu satanları göreceksin.
aldırma, yürü...
göğsüne yüreğinden başka muska takma.
vahiy haritan,
nebi kılavuzun,
akıl pusulan,
iman sermayen,
amel azığın,
sevgi yakıtın,
ahlak karakterin,
edep aksesuarın,
merhamet sıfatın,
şeref ve izzet adın olsun.
doğru yol:
insanların çoğunun gittiği yol değildir, düşünen öz akıl sahiplerinin
yoludur.
yolda vereceğin her molayı öz eleştiri durağında vermelisin.
unutma, tövbe özeleştiridir.
her molada yolda olup olmadığını, yürümen gereken menzil istikametinde
yürüyüp yürümediğini kontrol etmen, pişman olmaman için elzemdir.
yön tayini sık sık gerekli olabilir.
Haritayı saklayabileceğin en güvenilir yerin yüreğindir.
bu aralar sık sık kulladığım kelime. arkadaş, kardeş, bayım ve diğer benzer hitaplara nazaran daha kaliteli bir kullanıma sahiptir. hele de ciddi bir ses tonuyla kullandığında ayrı bir karizma katar insana.
yaşar kurt yorumu büyük ihtimalle en iyi yorumlama dalında oscar almıştır.
gerçi akademi'nin web sitesinde bulamadım ama büyük ihtimalle, sanırım, herhalde öyle olmuş
olmalıdır. insanın tüyleri diken diken oluyor nakarat kısmında.
Cahil ile dost olma
ilim bilmez, irfan bilmez, Söz bilmez, Üzülürsün
Saygısızla dost olma
Usul bilmez, Adap bilmez, Sınır bilmez, Üzülürsün
Aç gözlü ile dost olma
ikram bilmez, Kural bilmez, Doymak bilmez, Üzülürsün
Görgüsüzle dost olma
Yol bilmez, Yordam bilmez, Kural bilmez, Üzülürsün
Kibirliyle dost olma
Hal bilmez, Ahval bilmez, Gönül bilmez, Üzülürsün.
Ukalayla dost olma
Çok konuşur, Boş konuşur, Kem konuşur, Üzülürsün.
Namertle dost olma
Mertlik bilmez, Yürek bilmez, Dost bilmez, Üzülürsün.
- ilim bil, irfan bil, Söz bil
- ikram bil, Kural bil, Doyum bil
- Usul bil, Adap bil, Sınır bil
- Yol bil; Yordam bil,
- Hal bil, Ahval bil, Gönül bil
- Çok konuşma, Boş konuşma, Kem konuşma
- Mert ol, Yürekli ol,
- Kimsenin umudunu kırma.