gerçekten de çetin bir münazaraya malzeme olabilecek bir konudur. birbirine taban tabana zıt, iki farklı görüşe de hak verebileceğini düşünüyor insan. gelin hem bunları inceleyelim hem de başlığı tanımsız bırakmamış olalım:
(not: iki görüş de farazi fikir sahiplerinin ağzından yazılacaktır)
efendim, ben ayşe hanımla 15 senedir evliyim. kendisine bi fiske tokat vurmuş, bir günden bir güne aç bırakmış adam değilim. aha yüzü burda! yalnız benim dostuma da karışmaya hakkı yok. ben cinsel olarak çok aktif bir insanım. ne yapayım allah böyle yaratmış. arada gidip metresime tıklıyorum, hepsi o ona ev tuttum, pavyondan çıkardım, himayeme aldım. ayşe hanımın hiç bir şeyini eksik etmiyorum. ayşeye de en az hafta da bir kitliyorum. ee paraları cebinde, evleri kaloriferli. benim kalbim kocaman, ikisine de yetiyor, bunda ne gibi bir yanlışlık olabilir ki?
ya ablasının gülü, o zaman ayşe hanım da kendine dost tutsun. belki onun da kocaman bir kalbi vardır. belki o sadece ikinizi değil, yirminizi birden tatmin eder. a benim gerizekalı arkadaşlarım sen mor çatı mısın da pavyondaki kadını himayene alıyorsun? haftada bir kitliyorum dediğin de kapı gıcırtısından ibarettir büyük ihtimalle. varlığıyla yokluğu belli değildir. senin metres de ev sahibine veriyormuş diyorlar bu arada. seni gerizekalı! o kocaman kalbinin ortasına sıçasım var.
sonuç olarak şöyle baktığımda, her iki görüşe de hak veresim geliyor. karar sizin; birden fazla evlilik hayatı makul mü değil mi? kolaylıklar!
