rte'nin sözde zekice ve içten içe dalga geçercesine sarfettiği sözlerden en sonuncusu. konuyu dönüp dolaşıp şeriata getirmesi de çok kurnazca çünkü insanlar şeriat ve laiklik tartışmaları yaparken bu hükümet vatanın bütünlüğünü tehlikeye atan işler yapıyor. konu sadece şeriata çekiliyor ama öte yandan bağımsız türkiye'yi yok edebilecek gelişmeler yaşanıyor.rte bu söylemiyle yine bizimle dalgasını geçiyor.
komedi.
devleti onun bunun uckuruyla ugra$mak zorunda zanneden saflarin yanilsamalariyla ba$larini sallaya sallaya "he lan gonu$un noldu haaa" gibi tepkilerle sacmaladiklari soru.
$eriata yonelik cok $ey oldu. hur iradeye mudahale var. daha ne olsun ulan?
sigara da icerim, icki de icerim, gece or.spulara gider sabaha kadar s.ki$irim de, kime ne? devlet benim s.kimin derdine, bogazimdan gececek haramin derdine du$ecek kadar basit bir kavram midir?
4.5 yıllık iktidarda şeriata yönelik bir kanun veya elle tutulur somut birşey bekleyenlerin cehalette karışık sözleridir.Şeriat çıkarılması gereken bir kanun değildir.Hadi şeriat getirelim oylayalım Cunhurbaşkanı onaylar olmadı aynen iade ederiz sonra referanduma gideriz şeriat da gelir diyerek yola çıkılmaz. Şeriat devletin kurum ve kuruluşlarında,kilit noktlarda karar alma yetkisi bulunan şahısların, bu kararları alırken dinin gereklerinin etkisinde kalmaları ve devlet yönetiminde dinin usul ve kurallarının parametre olarak kullanılmasıyla başlar.Eğitim kurumlarında dinin ön plana çıkarılması , devletin dini eğitime öncelik vermesi ve işe alımlarda kişilerin dini inançlarının kuvvetli olmasının avantaj olarak ortaya çıkmsı şeriatın getirileridir.Ne olacak ne olmuş diyenlere gözlerine iran örneğini sokmak gerekmektedir.iran'ın 1975 senesinde geçtiği süreçten su anda Türkiye geçmektedir.Ya da en cahil zihniyetin bile kabul edebileceği gerçekler vardır. Şehirlerinizdeki türbanlı ve kara çarsaflı sayısının 4.5 yılda ne derece arttığını, istanbulda vapur jetonu almak için karşılastıgınız siyah camın ardında bulunan sakallı cüppeli adamları ve türbanlı hanımlarımızı(ki o siyah camı oraya koymaları güvenlik nedeniyleymiş.Bundan önce zaten günde 10 tane gişe görevlisi öldürülüyodu iyi olmuş hakikaten ) düşünmek , çığ gibi büyüyen bir gerçeği görmezden gelmenizi engelleyebilir. Neyse ben en iyisi anamı da alayım gideyim.
ülkeyi türbanlı türbansız, dindar laik tartışmasına sürükledi, kadrolaşma, imam hatiplerin yolunu açma. ülkede binlerce kuran kursu cami, hastane okul huzurevi yapımından çok. hatta diyanete ayrılan para hastaneye dersliklere kütüphaneye ayrılan paradan çoksa alın size 4 yıllık kalkınma planı. daha çok fazlada. hatırladıklarımız...
bir keresinde canlı yayın konuğu olan rte'nin "her türlü olumsuz şeraite karşı milletçe sapasağlam ayakta durmalıyız" demesiyle örnek verebileceğimiz soru. dikkat edilirse şerait kelimesindeki harfler değiştirildiğinde ortaya şeriat kelimesi çıkıyor. böyle yavaştan yavaştan kelime oyunlarıyla halkın beynine nüfuz edip direnci kırma peşindeler. aah ah yer mi anadolu çocuğu.
konuları çok güzel çarpıtan kişilerin işine gelen sözdür. ya da çarpıtmıyorlar gerçekten bu hiç bişey olmadı zırvalıklarına kendilerini inandırmışlar yada buna inanmaya programlanmış kişilerin sözüdür. ulan parkta el el dolaşanları ayırmak ne oluyor? ilericilik mi oluyor? laiklik mi oluyor? özgürlük mü oluyor? recep sana mı kaldı lan namus bekçiliği?(el ele dolaşmak ahlaksızlık tabi o yüzden böyle dedim)
hicbir sey olmadi. herkes hayatindan cok memnun. o kadar memnun ki 2 kisiden biri bi 5 yil daha akp iktidari istiyor. devam. yürüyün koyunlar. kimse tutamaz sizi bu saatten sonra.
MUAViYE ile Hazreti Ali birbirlerine can düşman... Bir gün Ali'nin memleketi Küfe'den bir Arap devesiyle Şam'a gelmiş, dolaşırken biri yanaşmış:
"Ver o dişi deveyi bana!"
Tartışma büyümüş, Küfeli Arap, "Bu deve benimdir, üstelik dişi değil, erkektir", demişse de anlaşamamışlar, iş Muaviye'ye yansımış, halk meydanda toplanmış, Muaviye, Küfe'den gelen ile Şam'da deveye sahip çıkanı dinledikten sonra, kararını açıklamış:
"Bu dişi deve Şamlınındır!"
Sonra toplananlara dönmüş:
"Ey cemaat, bu dişi deve kimindir?"
Hep birlikte bağırmışlar:
"Şamlınındır!"
Küfeli şaşkın şaşkın, giden devesinin ardından bakakalırken, Muaviye, adamı yanına çağırmış:
"Ey Küfeli, dinle! Sen de ben de biliyoruz ki bu deve senindir ve dişi değil, erkektir. Ama sen Küfe'ye dönünce gördüklerini Ali'ye anlat ve de ki:
- Ey Ali, Muaviye'nin, dişi deveyi erkekten ayırt edemeyen, o ne derse evet diyen 10 bin adamı var! Ayağını denk al!"