beklediğinden ve belki hak ettiğinden fazla ilgi gören bir film olmuştur dondurmam gaymak. bu yönüyle benzer düşük bütçeli yapımlara örnek teşkil etmesi, amatör ruhla sinema yapanlara oscar'dan dahi bahsetme imkanı tanıması açısından önemli. tabii, imece usulünün bir yerinde elif dağdeviren'i ve anlaşılması güç pazarlama tekniklerini işin içine katacak, filminizi istanbul film festivali'nde yarıştıracak ve gerard depardieu'nun saf bir anına denk gelecek kadar bir şansa ihtiyaç var bunun için. birazcık şans!
filmin oscar aday adayı ilan edilmesi ise başlı başına bir talihsizlik ve hatta en başta filmin kendisine yapılan bir haksızlık. birileri bu filme böyle bir değer biçip gereksiz bir misyon yüklerse, birileri de "sıcak bir film" demekle yetinmez, hoşgörüyle-samimiyetle-eksikliklerini anlayışla karşılayabilecek bir gözle değerlendirmez de sinemanın gereklerinden bahsetmeye başlar ki, o zaman yazık olur dondurmanın gaymağına işte. bir ege geyiği en güzel tanımlamadır bu film için; güzel ve yeterli. abartmak ise sinemanın ötesinde bir tehlike!
yıl 1995.ege'nin küçük bir kıyı kasabasında babadan kalma mesleği dondurmacılıkla geçinen ali usta büyük dondurma firmalarının karşısında durabilmek için banka kredisiyle küçük bir motorsiklet almış ve bu motoru dondurma satmaya uygun bir şekilde romörk ve benzer aksesuarlarla donatmıştır.bunun yeterli olmadığına karar verip bir de yerel televizyona reklam filmi çektirir.yakın çevresi bu durumu alaycı ve sitemkar bir tavır ile karşılamaktadır.aynı zamanda ali usta kasabada bir dondurma dükkanına sahiptir.ali usta köylere satışa çıktığı zaman dükkan güvenilir bir çocuk olan çırağı kamil'e teslim etmektedir.kamil'in abisi ise yaramaz ve asi bir çocuktur ve bisiklet çetesinin başıdır.ali usta hazırlattığı reklamın yayınlanmasından sonraki ilk gün büyük bir heves ile motoruyla satış yapmak üzere yola koyulur.ancak dondurmaya aç ve parasız bisiklet çetesinin onu takip ettiğinin farkında bile değildir.
dondurmam gaymaaak, küreselleşme karşısında çaresizce çırpınan küçük esnafın,eski tarz teknikle üretim yapıp satan bir dondurmacının traji - komik hikayesini anlatan bir film.dondurmacı ali ustanın pazara hakim büyük dondurma firmalarına karşı kendince açtığı savaş filmin ana temasını oluşturmaktadır.
dondurmam gaymaaak, çoğu zaman güldürecek , zaman zaman hüzünlendirecek bir film.hikayenin geçtiği antik karya'yı içinde bulunduran muğla-ula ve gökova çevresi filmin görsel atmosferinin akdeniz filmelerinin sıcak ve samimi havasında kurgulanmasını sağlıyor.
dondurmam gaymaaak, küçük esnafın,küçük kasabanın, ''küçük insanların ''büyük'' filmi...
çekimleri muğla'nın ula ilçesinde gerçekleşmiş ve yerli halkın figüran olarak değil oyuncu olarak yer aldığı küçük bütceli büyük film.ayrıca dün bizim okulda* galası vardı.
Show tv nin yaklaşık ayda bir kez yayınladığı dizilerde ege furyasının başlamasına ön ayak olan güzel bir türk filmidir oscardan eli boş dönsede gönüllerin oscarını çoktan almıştır.
Vizyona girdiğinden bu yana hala üzerinde konuşuluyorsa, bir film klasiği olduğunu kabul etmek zorundayım.
Dondurmam gaymak, Hayatımıza tat katan sıradan bir yiyecek üzerine kurulmuş, gülmeceyi en üst düzeye çıkarmış, çocukların çaldıkları motorla geri dönüş sahnesinde gerçeküstü sahneler yaratmış (Bir tanesi de, dondurmacı, arkadaşı ve onun arkadaşı sakat çocuğun köprüdeki sahnesidir, ki bir fellini tadı vardı.), doğallığın kurmacasını sinemaya en iyi uyarlamış, unutamayacağım film olarak kalacaktır.
küçükken yaz aylarında, nezleli bir düdük eşliğinde**, bisikletle dondurma satan amcadan duymaya alıştığımız ve o zamanlar heyecanlanmamıza neden olan çocukluktan bir kareyi hafızalara getirmiş söz. **