soğuk bir yörede, uzunca süreli efor sarfinden sonra uykuya dalan bireyin, önce ayakları donmaya başlar. derin bir sızı sarar uykulu bedeni. bu, ayakların tükendiği anlamındadır. sonra bilekleri, ardından refleksel diğer uzuvları yakalar. ardını hissizlik izler. önce bütün vücudu beyaz bir yorgan gibi kristal bir buz tabakası kaplıyor, sonrasında vücut kas katı kesiliyor. uyku; ölüme açılan kapı oluyor.
titanic'te esas oğlan jack'in kısmen ölmesiyle mantık hatasını ortaya çıkaran ölme biçimi.
suya düşen iki insan var ve biri ölecekse bu suyun üzerindeki olur çünkü buz dağları var ve suyun üzerindeki sıcaklık değeri eksilerde. suyun ısısı ise 0 civarında. genel şartlarda suyun üzeri ve suyun ısı değeri farklıdır. bu da denizlerin geç ısınıp geç soğumasından kaynaklanıyor. titanic'te de kış şartları olduğu için su mantık olarak daha ılıktır. yani mantık olarak üzeri daha soğuk. şimdi bunu formülize ederim ama denklem çözme işi uzun sürer.
Hislerinizi kaybedene kadar muhteşem acı vericidir. daha sonra organizmada bi boklar dönerek insan kendini ısınmış hissediyomuş. bu sırada işlevler yavaşlıyo tabi. en sonunda uykuya dalıyosun. bi daha uyanmıyosun. cesedinde bozulmuyor. en iyi ölüm türlerinden biridir. zira allah göstermesin o kadar acı ölümler var ki bu onların yanında en iyisi kalıyor.
huzurlu bir şekilde ölmek midir acaba? acı vermez mi ki? bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz. bilenler de söylemezler bize herhalde. istanbul'da hava şu an -4 derece. çok daha soğuk yerler var. dışarıda yatanlar da. istanbul için uyuma vakti. bir daha uyanmamak üzere.
en karizma olum seklidir ayni zamanda. sonucta oluyorsun evet ama bu sekilde bi asalet var yahu. herkese nasip olmaz, Allah korusun tuvalette olen var.
Vücut ısısı 32 derecenin altına düştü zaman yüksek derecede hipotermi'ye maruz kalırız. Vücut dokularında donma meydana gelir. Donmuş dokularda duyu kaybı vardır. Ardından halsizlik ve uyku başlar. 28 dereceye düştü zaman bilinç kaybı, solunum ve kalp durması gözükebilir. Sonuç hiç birşey anlamadan oldun yerde öyle kalırsın ve ölüm gerçekleşir.
önce ayaklarınız donar, sonra yavaş yavaş çoğalır bu donma eylemi. siz dondukça hissizleşirsiniz. ve ne kadar gariptir ki donarak ölürken bir sıcaklık ve uyku hissiyatı bastırır. kan akışınız yavaşladığından tüy gibi hissedersiniz kendinizi, sanki kafanızdan başka bir uzvunuz vücudunuza bağlı değildir. sonra bu hafiflik size son uykunuza sürükler, uyursunuz. uyursanız; ölürsünüz.
peki ne yapmalı?
eğer donarak ölme tehlikesiyle karşı karşıyaysanız kan basıncınızın soğuktan düşmemesi için ve biraz daha vücut ısınızı korumak için deli gibi koşun, hareketler yapın. siz hareket ettikçe ölmeniz o kadar gecikir. yorulursanız; ölürsünüz.
böyle kara mizah olan bir film çekmek istiyorum. bir karakterin de donarak ölmesini. sonra dondurma oldu geyiğinin yapılmasını. tamam komik değildi vurun.