karisini kiskanmayan erkekleriyle meshurdur. onun icin onu yerseniz sizde kariniz kiskanmasiniz. hata yiyenlerin karisindan bosandiktan sonra karilarini oldurmekdiklerine dair bir istatislik var yememek lazimdir.
bildiğim kadarı ile cam dışında her boku yiyen hayvandır **. eğer yolunuz düşer de sizi br gün kovalarsa, sağ sol yaparak kaçmanız gereken hayvandır. çünkü boyun yapısı kafasını oynatmaya uygun değildir. dönecekleri yere vücudu ile dönerler.
yabanilerinin kıvrılarak ağızdan çıkan iki adet dişi vardır. bu dişler inanılmaz keskindir.
evcillerinin ise çiftleşip bok yemekten başka pek bi numaraları yoktur.
çok pis beslendiklerinden dolayı etinde tenya bolluğu vardır. yiyenlerin iyi pişirip yemesi tavsiye edilir. afiyet olsun.
haram diye yenilmeyen et mamülü. bilimde etinde bozukluk olduğunu kabul etmiştir. bir zaman gelipte zararından arındırılğında sığ inançlı düşünceler hala haram, günah diye yememekte ısrar edecekler biliyorum!
inançlı insanlara göre yenmesi günah olan hayvan, yok hastalıklıymış, yok efendim eşini kıskanmazmış vs vs... iyide bunu yaratan zaten tanrı değil mi. tanrı domuzu yaratırken, domuz kalkıp ''sayın tanrım kanımda godoşluk var, hissediyorum bu yüzden eşimi kıskanmayacak şekilde yarat beni'' mi demiştir. yada pisliği içinde yaşamayı domuz mu istedi.
daha da ilginci;
tanrının yarattığı her canlıya kendi suretinden birşeyler üflediği bilinir, yani yeryüzündeki her canlı tanrının parçasıdır. peki ya tanrı domuza kendinden ne vermiştir. godoşluk ve pisliğini yemesinden başka bir suçu olmayan domuz napsın...
(bkz: anlayana gider)
haram olması için ille de bir sebep olması gerekmeyen hayvandır. allah(c.c.) böyle takdir edip emretmiştir. zira inançlı kesim bu hayatın sınav olduğunun zaten farkındadır ve domuz da bu ulvi sınavın bir sorusudur. soruyu doğru cevaplamak, yanlış cevaplamak veyahut boş bırakmak kişilerin elindedir.
domuzun haramlığı farzdır. sözün fazlası ise lüzumsuzluk...
sayesinde bilmem kaç milyarlık hristiyan nüfusun cennetin kapısından döneceği hayvandır.
- iyi insan olabilirsin, sonsuz bir tanrı inancın olabilir, değil bir insanı bir karıncayı bile incitmemiş olabilirsin john. yalnız kusura bakma domuz yemişsin seni cennete alamayacağız biz.
- şey... )(?%^&+/& ama ben iyi bi insanım ya...
- yemiyecektin o domuzu john. kusura kalma artıkın.
yerlesik hayata gecmis kabilelerin kolaylikla besleyebildigi hayvan. gocebe kavimler icin ise koyun, keci ve buyuk bas hayvan beslemek daha uygulanabilir bir durumdu.
islam ve hristiyanliktan cok cok once yerlesik hayata gecmis kavimler ile gocebe kavimler arasinda ciddi bir cekisme vardi. bazi kavimler su kaynagi ve bitki ortusu acisindan elverisli olan topraklara kalici olarak yerlesmis ve yerlesik hayata uygun tarim, besicilik ve bunlara uygun ticari faaliyetlere girismislerdi. hatta topraklarini korumak icin burokrasi ve kalici askerligi de icat etmislerdi. henuz yerlesik hayata gecmemis gocebe kavimler ise hayvanlarini otlatabilecekleri ve sulayabilecekleri kisacasi kendi yasam tarzlarina uygun olan her yer uzerinde hak iddia ediyor ve kullanmak istiyorlardi. bu farkli bakis acisindan ve kisitli ekonomik varliklari paylasma cabasindan dolayi bu iki farkli tur topluluklar arasinda ciddi catismalar basladi. gocebelerin besledikleri koyunlar yerlesiklerin tarim yaptiklari tarlalara giriyor ve ekinleri ziyan ediyordu. gocebeler de artik yerlesik hayata gecmis kavimlerin kolayca besleyebildikleri domuzlari pis ve kotu kabul ediyordu. domuz zaten yapisi ve karakteri geregi gocebe hayata uygun bir hayvan degildi, uzun yuruyuslere cikamaz, donemsel olarak ac kalamaz ve kendi basina bir yerde toplanip gudulmeyi bekleyemezdi. zamanla gocebe hayatin sembolu koyun ve keci olarak, yerlesik hayatin sembolu ise domuz olarak algilanmaya basladi. toplumlarin birbirlerine olan husumeti, rakip toplumlarin benimseyip besledikleri hayvanlara yani rakip toplumun sembolune husumetine dogru yon degistirdi.
yahudiligin ve islamin icinden ciktigi ilk toplumlar henuz gocebe hayat yasayan toplumlardi. dolayisiyla domuz beslemek ve yemek bu dinlerce uygunsuz kabul edildi. keza turkler islami benimsemeden once ve henuz gocebeyken de domuzdan hazetmez, domuz besleyip yiyen cinli komsularini kucuk gorurlerdi.
bu perspektiften bakildiginda "islam eger yerlesik bir toplum icinde dogmus olsaydi domuz eti mekruh sayilmayabilirdi" yonunde bir cikarim yapilabilir. dinler iclerinde dogup gelistikleri kulturlerin aliskanliklarini, degerlerini ve kodlarini uhrevi temele dayandirarak yeniden yapilandirir ve vazgecilmesi daha da imkansiz kurallar haline getirirler. islamin icine dogdugu gocebe kulturun eski degerini, dini dogmalar ile yeniden tanimlayip bu deger yonunde kurallar koymasi sasirilacak bir konu degildir.
floransa 'da her türlü hediyelik eşyayı bulmanın mümkün olduğu pazara verilen ad aynı zamanda. geçmişte domuzların satıldığı bir pazar olmasından sebep 'domuz pazarı' diyorlar adına. girişinde bronzdan yapılmış bir yaban domuzu heykeli bulunmakta. 'dilek domuzu' olarakta bilinmekte.domuzun ağzına dilek dileyerek attığınız bozuk para ,aşağıda duran mazgala düşer ise dileğinizin gerçek olacağına dair bir inanç var.
