tanım: domuz gribi dev ilaç firmaları tarafından tezgahlanmış koca bir yalandır.
nesnel gerekçe: h1n1 virüsünün şimdiye kadar herhangi bir bilim adamı tarafından herhangi bir labaratuvar ortamında görüntülenememiş olması.
öznel gerekçeler: milyarlarca dolar bütçe ayrılan aşıların piyasaya sürülmesinden evvel kriterleri esneten yasaların apar topar abd senatosundan geçmesi, bush kabinesinin eski kasabı - şey pardon bakanı- donald rumsfeld'in ilaç sektöründeki büyük hissesi, daha önce ispanyol gribi için aynı şekilde büyük tantanayla piyasaya sürülen aşıların binlerce insanı sakatlaması ve yüzlercesinin ölümüne yol açması skandalı vs. vs. hangisini saysam bilemedim. en iyisi man on the street yorumu yapıp kısa kesmek.
(bkz: burnuma pis kokular geliyor hacı)
konu ile ilgili 2 kaynak ( google bu konuda bir derya zaten):
domuz gribi * gerçekte yüzyıllardır varolan griplerden biridir. çünkü domuzda hamur teknesi denilen bir yapı var ve bu sayede domuzda bulunan herhangi basit bir virüs domuzlarda hastalığa sebep olmayan ama insan veya diğer canlılarda hastalığa sebep olan bir virüsle birleşip yeni bir grip virüsü yapabilmektedir. bu aynı zamanda virusun parçalı genomik yapısından da kaynaklanmaktadır.
gerçekte domuz gribi diye birşey vardır ama korkunç bir salgın asla değildir. çünkü her yıl mevsimsel gripten * 300.000-400.000 insan ölmektedir. bu gripte görülen vakalar 250.000 civarındadır ve olsun olsun 350.000 hatta 450.000 kişi ölsün bunun istatistiki olarak salgın dedirtebilecek bir değeri yoktur. yani domuz gribi pandemi değildir.
ayrıca siyasi-ticari oyunlara gelince, dünya sağlık örgütünün ağzının içine baktığı bilim adamları * ilaç şirketlerinin ar-ge kanadında da çalışmaktadır *, garip olan daha 1 kişi bile ölmeden salgın var diye ortalığı birbirine katıp oraya buraya aşı kakalanmıştır. kaldı ki bu aşıların da ne kadar güvenli olduğu tartışılır.
sağlık bakanlığı da dünyaca açılan bu tezgahta ön sıralarda yer alır ki; tüm hastanelere tebliğ gönderip herkese domuz gribi denilmesini sağlamıştır. burnu akan herkese 1 hafta istirahat verilmekteydi.*
domuz gribini en az kayıpla sürdüren, kapatan demiyorum çünkü devam ediyor ülke türkiye sanırım.
şimdi ortaya çıkıp da öyle bir virus yok, hepsi yalan dolan demek gerçekten çok komik görünüyor.
be hey cahil oğlu cahil binlerce bilimadamı götünden mi uyduruyor bu çalışmları; doktorlar dünya sağlık örgütü, ülkelerin sağlık teşkilatları birkaç siyasetçi, bilimden anlamayan öküz bu tespitleri yapsın diye mi o kadar götünü yırttı?
artık herkesçe bilinen bir aldatmacadır fakat hafıza problemi çeken bir insan kalabalığı için bahara , yaza seneye ; sağlıkla politikayla vs.farklı yeni yeni senaryolarla dönüşü muhteşem olacak sömürü taktiklerinden biridir ..
bu kadar cehalet karşısında sinirden kendimi sikeceğim. arkadaşım bilmiyorsan susacaksın; bu işi bilen adamlar yorumlasın. oktay sinanoğlu'na kalsa dünya türk'tür amerika'nın yaptığı her şey boktur amk. kendisini eğiten de amerikaydı ne hikmetse. yahu h1h1 izolasyonu ta 1930'lara dayanır. türkiye'de ise a/istanbul/05/2009 ismiyle virus izole edilmiş genbankasına bildirilmiştir. (15 Mayıs 2009) ulan bizim bildirdiğimiz götümüzden çıkardığımız virus müydü merak ettim bak şimdi. sinan efendiye sormak lazım. şimdiye kadaR DA 4000den fazla suşun sekans analiz sonucu genbankasında bulunuyor. lan yoksa onlar cin felan mı anlamadım ben?
sorgulayamayan ve her denilene inanan insanların zaaflarından güzelce yararlanan ve üstünden geçinen aç gözlülerin klasik hikayesi.
seneye de başka bir virüs atılır ortaya unutulur atılan bu palavralar.
bu hastalıklar sürekli mutasyona uğruyorlar. domuz oluyor bilmem ne oluyor, sürekli isimleri değişiyor. seneye başka bir şekil alıp yine karşımıza çıkacaklar.
aslında bu meksika gribiymiş. ilk orada görülmüş. meksikalılar kendilerine mal edilsin istememiş. ismi de domuz olarak değiştirilmiş. ayrıca hayvandan insana da geçmiyormuş.
şöyle de bir durum var, her hastalığı her bünye farklı atlatır. ben şahsen, bırakın domuzu mevsimsel grip bile olmadım mesala, evde herkes gripten kırılırken. hiç ilaç kullanmadığımdan, bağışıklık sistemimin kuvvetli olduğunu düşünüyorum. bünyesi zayıf olanlar, en küçük enfeksiyonda bile hayatını laybediyorlar.
konuyla ilgili olarak yetkililerin önlem alması şarttı. riske atamazlardı. ayrıca bayağı da aşılama yapıldı. o yüzden zaten grip ölümleri azalmaya başladı. vakalar azaldı.
aşı olmaktan korkmamak lazım. eğer bir hastalığın kökü kurutulacaksa aşı şart. (geçmişte çiçek aşısıyla hastalığın kurutulduğu gibi).
eğer yetkililer bu aşı pazarına girmeselerdi, katiller, bütçeden para ayırmadınız, sizin yüzünüzden birçok insan öldü diye, halk isyan ederdi. bu da bir gerçek. *