Eleştirilen barış manço şarkısı. Lakin, türkiyede kim çocuklar için yapılıp, küçük görülen böyle bir eseri salonda japonya başbakanı dahil binlerce japona, elletinde türk bayrakları sallatarak söyletebilmiştir?
bi aşk hadisesini seni seviyorum aşkım, neden beni sevmiyosun, diyerek değilde yaratıcı zekayla anlatılmasıdır. eğer bunu sevmiyosanız şu şarkıya alalım sizi. (bkz: aşıklar şehri)
Aslında seyyar bi manavın hikayesidir fakat bu arada Barış abimiz iş üzerinde olduğu için o sırada mahalleden geçen manavın aracından çıkan domates biber patlıcan sesi ile bir anda durulan dünyanın anlatıldığı bir parça, yani yine sik elde elizabeth devam.
keşke bi kere dikkatlice dinleseydin şarkıyı. ne domatese ne bibere nede patlıcana yazılmış bir şarkıdır o.
tam aşkını ilan edecekken sokaktan gecen seyyar satıcının o şekilde bağırarak herşeyin içine ettiğini anlatır aslında.
sana deli gibi aşık olduğumu söyleyebilseydim
gözgöze geldiğimiz o anda
sanki dilim tutuldu bir anda
konuşamadım karşında
oysa bütün cesaretimi toplayip sana gelmiştim
senin için çarpan şu kalbi gör istemiştim
tam elini tutmak üzereyken
aşkımı itiraf edecekken
sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam
domates biber patlıcan
domates biber patlıcan.
Sanıldığı gibi bir çocuk şarkısından çok daha fazlasıdır. Bir aşkı trajikomik şekilde anlatan, gülümseyişe burukluğu katık ederek şarkı yapmaktır. Adam yapmış zamanında işte,
Tam elini tutmak üzereyken
Aşkımı itiraf edecekken
Sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam
Domates biber patlıcan.