uzatılan her paraya atlayan insandır. arada şoförle beraber yoldaki yayaya, trafikteki şoförlere falan çemkirir. tüm para gönderenlere şoförden önce tepki gösterir, "bozuk yok muydu?" diye sorar sanki kendisi bozacakmış gibi. içindeki muavinin sesini dinler yani. inmeden önce de "müsait bir yerde inecek var" demez, şoförle samimidir o artık çünkü. "yol ağzında bıraksana abi" falan der bu samimiyete güvenip. hayırlı işler bile der o derece.
dönüşte de bambaşka dostluklara yelken açar bu fahri muavin.
ibneliği bizzat kaptan tarafından tescillenecek insandır. olay şöyle gelişir.
yolcu1: kaptan şurdan bir maslak alsana.
Kaptan: 50 TL mi, bozuk yok muydu be abi?
ŞYOi : (Fısıltıyla kaptana) madem bu kadar paran var, dolmuşa niye biniyosun pezevenk?
yolcu2: Ay geçtim, inecektim, dur kaptan dur!
Kaptan: Vaktinde söylesene be abla!
ŞYOi : Karının başına mı vurmuş ne, ayakta uyuyo!
yolcu3: evladım ben para üstünü alamadım, inicem de...
Kaptan: 10 kuruştu değil mi, buyur amca.
Yolcu3: Sağol dur da ineyim.
ŞYOi : (Arkasından) 10 kuruşun hesabını yapar bu moruklar.
Kaptan: he (zoraki sırıtır)
ŞYOi : kaptan ben de müsait yere ineyim.(araç durur, iner)
Kaptan: (inen ŞYOi'nin arkasından) bu da ibne midir nedir, sabahtan beri çan çan!
akabinde şoförle potansiyel sohpet havasına girecek olan kişidir. o ne derse "he" der.
*: şu herife bak bıdı bıdı... inip bi güzel dayak atacaksın uslanır bu.
/: (hafif bi gülme belirtisiyle) şey evet haklısınız.
*: bi camı silseniz şu bezi versem( bez leş gibidir kokar bide)
/: (mecburi bez alınmak suretiyle) tamam silerim.
*: şu aynayı bi düzeltir misiniz? sağa sağa biraz sola tamam
içsel ses: nerden oturdum be yanına lanet olsun...!
son: dayanamaz kişi ve atar kendini dışarıya beyin geçici şokta.
keyfine düşkün bir insandır. en öndedir arkada millet birbirine girmiş üst üste gidiyor alt alta çıkıyor. umrunda olmayan insandır. O önde tek kişilik koltukta keyifli bir yolculuk yapar.
yoculuk boyunca ayakta kalma ihtimali olmadığını bilen akıllı insandır.bu yüzden yaşlı teyzelere ve amcalara yer vermemek için uyuma numarası yapmasına gerek kalmaz.
yurdum insanıdır.. yanına oturduğu şöforün ücret alıp para üstü dağıtmasına yardım edecek kadar naif ve yardımsever, arkada ayakta kalıp milletin ter kokusu ve itiştirmesiyle muhattap olamamak için öne oturacak kadar da çakaldır. şöforun yan koltuğu ineceğiniz yere kadar fahri muavinlik sıfatını verir insana. insan poposunun o koltuğa değmesiyle o psikolojiye bürünür, dolmuştan inerken de 'kolay gelsin kaptan!' diyene kadar o psikolojiyi sırtında taşır.. inerken yerini bir sonraki fahri muavine bırakana kadar.