durumdan kaçınmak için bugüne kadar her yolu denemişimdir ancak yolu yok sayın sözlükçüler. o nedenle kesinlikle beyhude çabalara girmeyin derim ben.
- müzik dinliyorsanız hiç farketmez, fiziksel temas ile para uzatmanın varlığı sizi kendinize getirir.
- uyuyor numarası da yemez. yine sizin uyuduğunuzu görmeyip o hengamede uzatacak kardeşim önüme oturduysa işi bu modundakiler tarafından uynadırılırsınız.
- ybsg zaten diyemezsiniz, dolmuş ahalisinden temiz bir sopa yersiniz.
o nedenle para uzatma verme işinden kaçmak isteyen varsa en arkaya yumulsun. oradan dünya ayrı bir güzeldir dolmuşlarda. kendi krallığınız bile olur lan valla. (bkz: meğersem burası benimmiş)
parayı düz olarak uzatmayı tercih etmeyen, ''yatakta sınır tanımam.'' diyen adrenalin bağımlısı bireyin yapacağı iştir. paranın tutulduğu el belin arka tarafından dolaştırılır, bi nevi artislşik hareket yapılır.
o kalabalıkta parayı en arkadan gönderirsin. etrafı seyrede seyrede gisersin. durağına gelir insersin. tam yoluna giderken arkadan bir ses:
+ birader paranı verseydin.
- verdim ya.
+ verseydin haberim olurdu.
- ....
bir de böyle bir durumu var bu para uzatma işinin.
genel olarak minibüs kalkış duraklarında çok yaşanan olaydır.
boş gelen minibüse binen çakallar koltuklara yayılır ve siz minibüse binip parayı verene kadar o çakallar çoktan koltukları doldurmuş olur. boş bulduğunuz herhangi bir yere oturabildiyseniz şanslısınızdır. aslında değilsinizdir çünkü omuzunuza delici darbeler çoktan başlamıştır. başlaması bir yana bir de kapıya yakın bir yerde oturduysanız eğer yaşlı teyzeler amcalar gözünüzün önündeki direkten tutunarak psikolojik baskıya başlar.
sonuç mu ? paşa paşa kalkarsınız yer verirsiniz. he bir de arkanızı sağlama alamama gibi bir durumunuz var.*
görükle-üniversite dolmuşlarında sürekli arkadaki yolculardan öndeki yolculara doğru bir para akışı olduğundan öndekileri geçici muavinliğe soyunduran olaydır.