kaprisini çekecek bir sevgilisi,eşi veye ev ahalisi olmadığı için günlük kapris yapma ihtiyacını, sosyalleşme imkanı bulduğu ortamdaki insanlarda gidermeye çelışan kadındır. devlet dairelerinde, süpermarket kuruğunda, trafik ışıklarında falan bolca rastlanabilir.
çok parası olsaymışta taksiye bineymiş diye tepki verilesi bayan.
nedir canım bu memnuniyetsizlik, ilk mi bindin dolmuşa? die soru sorulası bayan. (kafaya çanta yenilebilir, aman dikkat.)
okuldaki sıkı memleket meseleleri ve karı kız muhabbetinden sonra evin yolunu tuttum.
canım çiğ köfte cekiyordu ama o saatte bizim urfalı dayı coktan evinde taşaklarını kaşıyor halde televizyon izliyor olacagını biliyordum. hava soguktu, parkta zayıf hafif, kambur, kendinden büyük kösele giymiş, saçları dökülmüş, kirli sakallı esrarkeşlerin yanından geçerken götüm üçbuçuk atmadı degil. cok var bizim durakta. bitane midye yedim çiğ köfte yerine kendime geldim agzımın ekşi tadını aldı.
baktım dolmuş sırasına saydım acaba kaçıncı kişiyim diye. ben onikinciydim. sonra bir baktım karşıdan bizim eski manita geliyor. arkamda biri var o tam ondördüncü. malum gerisi ayakta dikilecek sap gibi.
neyse dolmuş geldi. bindi millet teker teker, en ön bize kaldı tabiki.olayı anlayan bizim hatun ''pööfff'' diye bir ses cıkardı ki dedim kesin bizi dövecek.
muavincilik oynamaya başladık, ben cam kenarında, eski manita yanımda.
ben: b
eski manita: em
şoför: ş
yolcular: y
em: şurdan 1 kişi
ş: bir kişi mi?
em: evet 1 kişi(!)
em: bu kaç kişiydi hanım efendi?
y : 2 kişiydi kızım ( ses arkalardan geliyor,yüksek bir ses)
ş: kaç kişiymiş bu ?
em: 2 kişi dediya (!)
ş: kaç kişi
b : 2 kişi abicim 2 kişi (içinden piç piç gülerek)
em: şurası 4 tam, şurasıda 5 tamammış, şu 1oo tlden 1 tane..
ş : çüşş bu ne ya? bozuk yok mu kardeşim? (dikiz aynadan bizim em ye bakarak)
b: muhahaha
em: bana ne kızıyosun ya ben mi verdim?
ş: kim verdiyse verdi kardeşim lafım isteyerek verene de istemeden verene de
b: hahahahha
y: hahahah
em: ?! (mor da bir renktir)
...
daha sonra kulaklığını taktı bizimkisi, yolculuk bitene kadar ne kadar nirvana şarkısı varsa dinledi, dinletti sağolsun..
indikten sonra arkasına bakmadan hızlı hızlı eve dogru yol aldı..
yavaş gitse kovalayacaktım *
yaz okulu dönemi kampüste hatun kişi koşarak dolmuşa binmiştir. ilk tepkisi ise,
-puff, şuraya bak, nuhun gemisi gibi ya.*
olmuştur. doğal olarak yarılınır.
dolmuşa biner binmez kendisine prenses muamalesi yapılmamasına içerlemiştir. halbuki mal bir eleman çıkıp kendisine yer vermiş olsaydı ondan kralı yoktu. kraliçesi.
bunlardan birisiyle değişik bir ilişki içindeyim. kız kendisi beni görmüş, beğenmiş ve öyle tanıştık. ama bana tamamen uzak bir kız.
kısaca pelinsu kendisi. sonra bi ayrıldık bunla ve geçenlerde tekrar geldi. dedim gel amk..
neyse buluştuk 2 gün önce. bununla sinemaya gideceğiz. birkaç işim vardı 15 dk beklemek zorunda kaldı. bankta oturuyormuş. neyse selamlaştık. yüzüne dikkat ettim, fondotene batmış gibiydi. nerden gideceğiz avm yee nasıl biliyor musun dedi. ben de biliyorum dedim durağa doğru gittik. (amk bilmiyorum ilk defa biniyorum kafamda binbir tilki dönüyor. bu dolmuşu da 5 dk önce arktan öğrendim sağolsun. nereye bırakacak avm ye bırakacak mı...) bekledik biraz . 5 dk sonra geldi dolmuş. bana dedi bende kart yok sende varsa basar mısın. tabii sen geç dedim. ulan korktuğum başıma geldi ayakta kaldık.. rezillikti amınakoyim.
ulan ikimiz ayaktayız bir tek. ki kız zaten pelinsu. normalde bmw si olan elemanla takılıp arka koltukta yiyişip eve geçmesi lazım. ama benle beraber ayakta dolmuşta. bunu kesiyorum inceden. demirlere sıkı tutunmuyor. dedim niye öyle tutuyorsun sıkı tutun falan. yok yaa iğreniyorum ben dedi. yüzünde aşağılayıcı bir ifade. dolmuşta insanların yer kapmak için canhıraş verdiği mücadeleye şaşkınlık içinde bakıyordu. ben de üzüldüm amk kendi adıma. onu bir arabaya bindiremediğim için . hep onun tersi tarafa doğru bakıyorum. fakirlik yüzüme vuruyordu her saniye. bir de bu dolmuş tam avm nin önünden geçmiyormuş. nerde incez bilmiyordum.
neyse bir yerde indi insanlar. baktım girişte beyaz saçlı chp li teyzeler hızla koltuklara hücum ediyordu. dedim gel şuraya oturalım. sakin ve temkinli şekilde koltuklara oturduk. biraz rahatlamıştım. en azından ayakta değildik amk. sonra şoförün yanına gidip gerekli konuşmaları gerçekleştirdim. kız tedirgin şekilde noldu bilmiyor musun dedi. biliyorum, sadece ilk kez bu dolmuşa bindim dedim.
ayrıca dönerken de ona kart basayım derken bakiye yetersiz dedi. amınakoyayım bu kadar rezillik üst üste olabilir ya.
şimdi ayılmayı düşünüyorum zaten hiç alakası olmayan iki insanız.
