ya kırıntı yada avuntu bulmak zorunda bırakır adamı.
peynir parçacıkları, yarım kalmış domates vs. varsa çıkarılır ekmeğin arasına konur ve yenir yoksa yarın kendime bir ziyafet çekerim şeklinde bir avuntuyla uyumak istenir.
sahip olmadığınız birşeyi daha çok arzularsınız, daha çok canınız çeker. buzdolabında yemek yokken acıkmanız bundandır. ne zaman dolarsa o buzdolabı, o zaman elinizin altında olduğunu, istediğiniz zaman gidip yiyebileceğinizi, sahip olduğunuzu bildiğiniz için tokluk hissedersiniz.
Dolap olmadığını bile bile acıkmak kadar kötü değildir. Hatta acıkan kişi parasının olmadığını da biliyorsa o çok daha kötüdür. Yurttaki yemeğin de pırasa olması üstüne tuz biber olur. Bu, aç geçireceğiniz üçüncü gün anlamına gelir ki artık lanet olsun dersiniz.
(bkz: bile bile acıkmak) (bkz: bilmeye bilmeye acıkmak)
*acıkma bir güdüdür. öğrenilmez, engellenemez...
not:açken beyin fonksiyonları sağlıklı çalışmadığından dolayı bu tarz başlıklar açılmasını normal karşılamalıyız.
(bkz: Hayata dair iç burkan detaylar)
bir zamanlar çeşit çeşit şeyle dolu olmasına rağmen açıp, oflayıp puflayarak kapattığım dolaptan özür diliyorum. Hiçbir şey yok lan ne yiyeceğim ben? Bir de bu amk evine benden başka kimse neden bir şey almıyor? o da ayrı bir sorunsal ama neyse şu an konumuz bu değil açım ben.