bir dolandırıcının bir daha kimseyi dolandırmayacağım demesi üzerine karşısına çıkagelen bir keriz yüzünden sözünü bozma durumudur.
hikaye şu şekildedir;
istanbul'a yeni göç etmiş bir kişi boğaz köprüsünü görür ve şaşkın şaşkın bakar. oradan geçen arabalara hayret eder ve ufak bir matematik ile,
bu köprünün sahibi ne şanslı be araba başına para alsa zengin olur der.
o sırada oralarda dolanmakta olan yeminli dolandırıcımıza denk gelir, ve masum bir şekilde "ağa bu köprü senin mi, ne kadara satarsın" der.
böyle bir kerizi bulan dolandırıcı söz möz hatırlamaz. bu durumda da;
dolandırıcının yemini kerize rastlayana kadardır sözü ortaya çıkar.
