ikisi de değilim ancak sen götünde pireler uçuşarak uyurken bu adamların ebesi dürtülüyordu. hı? Ona ne didin?
Sonra da vay efendim şöyle vay efendim böyle. Diyecekler tabi. Mına koduğum sanki uzaya uzay mekiği gönderdi de beğenmiyor. Sigaranı al da git balkonda çay iç sen.
Böyle dibine karınca yuvası yerleştirdiklerim deli ediyor sözlük, kusuruma bakma canım.
yeni avukat olmus biri olarak denilen o egoyu inkar etmemekle beraber aslinda toplumunda bu mesleğe ayri bi saygi duydugunu belirtmekte yarar var. şöyle ki stajyer ya da öğrenci oldugum zaman memurlar ya da kurumdaki görevliler hatta mahkemedeki katipler bile sizin yüzünüze bakmıyor adam akilli. Ulan telefonda konusurken bile avukat bilmen ne diyince adam meramini dinliyor adam gibi cevap veriyor öbür türlü kisadan kesip atip ters ters cevap verip kapatıyorlar. öte yandan avukat kimliğinizi göstererek didis didis edilmeden, x-ray cihazindan bile geçmeden direk gecme imkanini hanginiz olsa kullanmak istemez. bunun gibi nice örnekler sayabilirim .
- Merhaba ben doktor x. Doktor olduğumu söylemiş miydim? Hadi meşgul etmeyin beni, ameliyatım var.
- Geçen yine adliyedeyiz. Giydim cübbemi çıktım hakimin karşısına. Bakınız cübbe giyiyorum, neden? Çünkü avukatım ben. Pis cahiller sizi.
Ben avukat olsam söylerim. Bunu da kibirden yapmam. Sonuçta tanışilan insanlar sizin müşteriniz. O değilse onun akrabası komşusu vs potansiyel müşteri.
Isportaci değiliz ki şu elimde görmüş olduğunuz jilet diye tanıtım yapalım.
valla kendi adıma şunu söyleyebilirim, yeni tanışılan ortam/insan ile girilen diyalogda konu bir şekilde ske ske oraya geliyor ve belirtiyorsunuz haliyle. spontane gelişen bir şey yani kasıt aramak yersiz.
