doksanlı yıllarda yaşanan yılbaşı geceleri

entry2 galeri0
    1.
  1. 1994 yılbaşını hatırlıyorum. gazeteler 3 boyutlu gözlük dağıtmıştı akşam hülya avşar'ı salonunuzdaymış gibi izleyeceksiniz filan denmişti. çocuktum pek bir şey anlamamıştım gerçi.

    onun haricinde anamızın babamızın arkadaşları gelirdi veya biz onlara giderdik çocuklarıyla evlerin koridorlarında maç yapardık. bilgisayarı olan bilgisayarından diğer çocuklara kadın memesi amı gösterirdi hayretle bakardık filan güzeldi.
    2 ...
  2. 2.
  3. 365 günde 1 içilen alkolün günü geliyordur ebeveynler için.

    çerezler, meyveler bir gün öncesinde stoklanmış kestaneler de unutulmamışdı.

    - tabii kestane o zamanlar 30 tl değil -

    Milli Piyango Yeni Yıl Özel Çekilişi yaklaştıkça tatlı bir heyecana teslim olan ortadirek Türk ailesi ya çıkarsa? mottosuyla nesrin topkapı yı izlerken bir taraftan da sırayla çıkan izel çelik ercan, aşkın nur yengi, harun kolçak gibi dönemin popstarlarını heyecanla bekliyor olurdu.

    evdeki genç nufus tombala karıştırırken, büyükler keyifli bir sohbet içinde olurlardı.

    saatler 12’yi gösterdiğinde kah birbirlerine balon atarak, kah konfeti yağmuru eşliğinde hep bir ağızdan umut, barış ve mutluluk mesajları aşılayan bir şarkı seslendirilirdi.

    (bkz: hayat bayram olsa)

    95 yılında ise devrim niteliğinde bir şey oldu.

    3d gözlüğü sayesinde hülya avşar ın memelerini daha yakından görebileceksiniz!

    evet piyasada bir tarafı mavi, diğer tarafı kırmızı olan gözlükler peydah oldu. herkes bir nümayiş, bir heyecan show tv ye kenetlenmiş şu programı bekliyordu:

    https://www.youtube.com/watch?v=agdX28_p_bU

    alkole alışık olmayan bünyeler zar-zor çekilişi bekler, 3 ün 1 ini alınca herkese iyi seneler, iyi geceler deyip yatağına çekilirdi.
    ortalarda kalan portakal kabukları, kestane çöpleri ve masanın üzerinde milli piyango bileti gecenin özeti olur, umutları bir sonraki seneye ötelediğimizi müjdelerdi.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük