doksanlı yıllar

    4.
  1. deli dolu eglencenin oldugu teknolojinin basini alip yürümediği emekleme devrinde oldugu, biraz berdus ama gecmisin tinisini tasiyan, deli dolu gecen yillardir doksanlar. ekonomik krizlerin insanlarin uzerinden silindir gibi gecmediği, radyolarda ve tvlerde matrak numunelerinin oldugu neseli vakitlerdi.

    doksanlarda dogallik önemli idi, entellektuel olarak kitap okumayana davar yahut o zamanin deyimi ile amele damgasi vururlurdu.

    simdinin starbucks ve gloriajeans gibi statu olan yerlerin yerine friday's e takilmak, dünya genclik merkezinden alisveris yapmak hatta akmerkez cepte bes kurus olmadan bile cay icebilmek yahutta avere avere dolasabilmek revacta idi.

    hatta o akmerkez bile acilis saatinde kapisinda bekleyen cok ortaokul ve lise gruhunu görmüstür o zamanlarda.

    gerci o zamanlar cicek pasaji simdiki kol gibi kazik bir pasaj değil, ögrenci bütcesi bile alem yapilacak bir yerdi.

    beyoglu simdiki lüx yer değil gayet hesapli bir yerdi.

    discolarda falan millet macerana ile cosardi.

    bir hüznü vardi o yıllarin.

    gerçi sanina layik olarak 1999 31 ocağinda cenazesi kalkti ama hala agitlar yakiliyor.

    şimdiki gibi surati bes kariş insanlarin oldugu bir devir değildi.

    sokaklar osun caddeler olsun herşeye rağmen cıvıl cıvıl.

    galiba biz büyüdük kirlendi dünya....
    5 ...
  2. 39.
  3. kenan doğulu'nun sımsıkı adlı klibinden korkmaktı.
    3 ...
  4. 37.
  5. bence 90lar günde defalarca mahalle maçları yapmaktı. çalışmayan atari kasetini üflemekti, kolonyayla silmekti. en değerli hazinelerin misket, taso ve sporcu kartları olmasıydı, iyi oynayanların çevrede itibarla addedilmesiydi.
    3 ...
  6. 5.
  7. will smith gayet hoş müzik yaptiği, tv'yi actiğinizda bunalimli arabesk rockt yahut ruhsuz teknodansa krem şokolo gibi soundlari duydugunuz vakitlerdi doksanlar.

    eski dolmuslarin cenazesinin kalktiği, huzur ve güven ortaminda koalisyondan koalisyona kosuldugu ama halkin pek tınmadiği, ahalinin barlarda simdiki gibi egleniyormus gibi yapmadigi gercek anlamda eglendiği vakitlerdi.

    sokaklar cıvıl cıvıldı. simdiki gibi site icersinde dogu alman yapilari içinde ahali hayatini yaşamiyordu. gercek anlamda yasiyordu. gerçi zırt pırt yeni bankonotlar piyasaya cıkıyordu ama ne gam...

    gamsızlıgın keyfe keder yasamanın son devresi idi doksanlar, eglence tam gaz gitmekte hemen herkesin idolu jordan'in parladiği bir dönemdi.

    otomobiller şimdiki gibi oğlan arabasi değil otomobil gibiydi.

    eğlenmek ve zevk almak esasti simdiki gibi korkmak ve altina sicmak değil.

    o yillari yasamayanlarin o yıllarin mahsulu olan kişileri anliyamamasi gayet normaldir çünkü o yıllari yasayamayanlar ne zaman gün gördüler ki?

    şimdiler de susuzluk var diye kuraklık var diye felaket tellalliği yapanlar daha 1990'da ve 1994'teki kurakliğin yaninda bu kurakliğin osuruk oldugunu bilmezler.

    apartman yönetim toplantilarinda iki konu vardi. canak anten yaptirmak ve su deposu. memurlar ve emekliler bu ikisine karsi cikarlar diger tarafta kalanlar ise bunlarla cenk ederlerdi.

    gercek anlamda gazilerin dünya gözü ile son kez görüldüğü tarihlerdi o vakitler.

    televizyon kanallari pitirak gibi cogalmamiş ekranlarda bol bol adam akıllı sözde korumacilik olan dangalalikla sivanmamişti.

    gazeteler gazete gibiydi. haber zirank diye verilirdi. (isteyen gitsin arsivleri bir tarasin ve karsilastirsin ve bugunku gazatelerin cin ali kitaplari gibi oldugunu görsün)

    velhasil kelam anlatilmaz yasanilir yillardi 90'lar.

    milenyum mu? hadi canım doksanlari gördükten sonra kim adam yerine koyar milenyumu?
    4 ...
  8. 75.
  9. Her yerde sözleşilmiş gibi uygulanan mahalle maçı kurallarıydı.
    Üç korner bir penaltıydı.
    Leblebi tozuydu.
    Sinek ilacı sıkan ilaçlama arabasının arkasından koşmaktı.
    Mavi önlüğü ilk giyen nesil olmaktı.
    Edi ile Büdü'ydü.
    Bizimkiler'di.
    Cayır cayır yanan sobanın yanına kıvrılıp uyuyuvermekti.
    Şehirler arası yolculuklarda O302'lere binmekti.
    En kötüsü de depremdi.
    3 ...
  10. 41.
  11. bence 90lar; aparmanın altında ki yeşil mercedesi bi'gün alabileceğini düşünmekti,
    bence 90lar; barış mançonun domates,biber,patlıcan kasetiydi.
    bence 90lar; mc donals'ın bedava kuponlarıydı.
    bence 90lar; aslan kraldı.
    bence 90lar; bahçıvan pantolanlardı.
    bence90lar; sanal bebği beslemek için gecenin üçünde kalkıp,onu doyurup uyumaktı.
    bence 90lar; little babiesti.(hala daha ararım ama bulamam)
    bence 90lar; kaygısızlardı,çılgın bedişti.
    bence 90lar; lessieydi.
    bence 90lar; kanal d'de yayınlanan ismini hatırlamadığım sarışın ikizleri izlemekti.
    bence 90lar; çocukluğumdu.
    2 ...
  12. 8.
  13. sürekli içine dönmek istedigim bir zaman dilimidir.

    "ah nerde 90'lar?" olarak iç geçirebilecegimiz zaman aralıgına da tekabül etmektedir.

    (bkz: ahhh ahh!)
    2 ...
  14. 33.
  15. apaçiler yoktu enazından. şehirlerarası otobüslerde sigara da içebiliyorduk.
    2 ...
  16. 3.
  17. içerisinde bol bol ''atari kültürü''nü de barındıran yıllar..
    2 ...
  18. 18.
  19. öys çılgınlığını doya doya yaşadığımız yıllardır. *
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük