dogville

entry87 galeri19
    51.
  1. Rahatsız edici gerçekten rahatsız edici bir film. Fırsatını bulduğunda insanın içindek yaratığı açığa vuruşunun leziz bir ön sunusu bu.

    Bir kere, yavaş filmlerden hoşlanmıyor, tietral sinemaya ilgi duymuyorsanız, bu filmi izlemeyin. Çok ağır ilerliyor gerçekten de. Bana kalsa, tamamen bir set üzerine inşa edilen kasabanın sıra dışılığı bile izlettirmeye yetiyor tabii. Zaten filmin sonunda, boyalarla ve hayali kapılarla süslenmiş evlerin içindeki ahali, tümden dışarıyı görebilir oluyor. Duvarların içerisinden..
    Eli mahkum gracie’nin. Belki severler beni deyip, iki ay süre alıyor kasabalıdan. Zaman hızla geçiyor ve sevilen birisi olup çıkıyor. Kendinden nefret eden adamın bile kalbini çalıyor.
    Ancak konumuz insan. Ve zaafları patlamaya hazır bir bomba gibi. Herkes kendisinin içten içe arzuladığı bir şeyi onda görüyor. Tabii, bunu tetikleyenlerin başlıcası da yine gracie’in kendisi. Ardıardına tecavüz ve iftiralar izleyici olarak siz bile katlanamıyorsunuz. Hatta ben bir ara, kapasam mı şu filmi bile dedim.
    Kurtuluşunuz olmadığında nelere katlanırsınız? Bence soru bu! Bunu düşündürüyor film. Yoksa, işlenen insan doğası, bildiğimiz nane. Öte yandan, her şeyi sigaya çeken o kadının intikamını alma taktikleri, hayalgücü de pes dedirtiyor. içi de rahat. O yapmıyor nasılsa.
    0 ...
  2. 52.
  3. Filmi izlemeyenler için söylemek istediğim ilk şey; film baştan sona tiyatro sahnesine benzeyen bir şeyde ve dekorların içinde geçiyor, film başladığında ve bunu görünce önce bir hayal kırıklığı yaşadım fakat film ilerledikçe realiteden koptum ve o dekorların içine girdim resmen. Film oldukça ağır, uzun ve yorucu bir film -izlediğim diğer Lars von Trier filmleri gibi- fakat izlediğim diğer iki Lars von Trier filmine göre bu filmi daha çok beğendim ve etkilendim. Film baştan sona nerdeyse hep ağır bir tempoda ilerliyor fakat film ilerledikçe hem insan doğasının ne kadar iğrenç olduğunu gösteriyor ve filmdekilerden nefret ettiriyor ve siniriniz bozuluyor ayrıca filmin tiyatro gibi dekorların içinde geçmesi de sanki hiçbir yere kaçılamayacak dipsiz bucaksız bir yermiş gibi gösteriyor Dogville kasabasını ve bu daha da çaresiz kılıyor başrolü. Film ilerledikçe kendine çekiyor izleyeni, gittikçe sinir bozmaya başlıyor ve insanların nasıl diğer bir insanın zaafını kendi pis istekleri için kullandığını seyircinin gözüne sokuyor. Ben normalde bir filmi izlerken sesli tepki pek vermem fakat bu filmi izlerken olanları izlerken baya sesli tepki verdim hatta küfür bile ettim dediğim gibi gerçekten sinir hoplatan bir film. Oyunculuklar başarılı Nicole Kidman'ın o vurdum duymaz tavrı aslında beni daha da sinir etti. izlemeden önce bilin ki bu film dram filmi ayrıca oldukça ağır bir film fakat insan doğasını sinir bozucu bir şekilde anlatmayı başaran etkileyici ve herkese hitap etmeyen de bir film. Son olarak ben filmi beğendim fakat dediğim gibi herkese hitap etmiyor ağır, dram-psikoloji ve farklı bir film izlemek isteyenlere tavsiye ederim.

    7.5/10
    0 ...
  4. 53.
  5. tarkovsyky izleyen birinin çok sıkıldığı filmdir. bir tiyatro oyununu ekrandan seyretsek ne kadar keyif verici olabilirse öyle bir film. tiyatro oyunu diye seyretsen olmuyor, film diye seyretsen yine olmuyor.
    0 ...
  6. 54.
  7. izlenmesi gereken muhteşem bir film. fazla iyilik ahmaklıktır.
    0 ...
  8. 55.
  9. **** ufak tefek spoiler olabilir ****
    dünyamızın aslında ne kadar ince bir çizgide gittiğini gösteren bir film.
    dogville'i yaşadığımız dünya sayarsak acaba içinde yaşayan erdem sahibi insanların toplamı grace'in o kasabaya oranıyla doğru orantılı mı? eğer öyleyse bunun sebebi nedir? insanın doğasının aslında filmde bahsedildiği kadar kötü olduğunu gerek günlük yaşamda, gerekse haberleri izlerken görüyoruz. bu duruma küfrediyoruz, o insanları lanetliyoruz.
    peki ya hepimiz onlar gibiysek. buna inanmasakta hangimiz 'öyle değilim' diye içten bir şekilde bunu söyleyebilir

    haydi şu küçücük örneğe bakalım :

    erkeksen sana çok aşık bir kızı düşün. tapıyor sana ve kaybetmekten delicesine korkuyor. gitmemen için her şeyi yapacak ve seni cinsel yönden sırf onu terk etme diye istediğin her şekilde doyuruyor. evet, evet gururunu bırakıyor ve hem cahilliğinden hem aşkından yalan sevdayı yaşarken aslında ne kadar ağır bir darbe yiyebileceğini düşünmüyor. düşünmek istemiyor.
    evet şimdi söz sende düşün! o beyninin derinliklerinde bir kadına yapmak istediklerinin hepsini yapıyor, istediğin yerde, istediğin şekilde, istediğin kadar....
    onu sevmesende buna devam edermiydin ??? ne kadar süre yapardın bunu? senin menfaatlerin , zevklerin en üst seviyedeyken karşındakini ne kadar düşünürdün ?

    bu örneğin çoook çeşitli halini grace isimli bir karakterle bize sunan film fırsatını bulduğunda tüm insanların (bkz: egosu baskın birey) haline geleceğini ve tüm bunları yaparken bir şekilde kendi vicdanını rahatlatacağını öne sürüyor.

    yoksa bizim dogville gibi bir yerde yaşamamamızın sebebi kolluk kuvvetleri ve yargılanma korkusumu? eğer gerçekten ceza alma korkusuysa adalet olmasa bile adalet korkusu hep bizimle olsun...
    0 ...
  10. 56.
  11. insanların ne kadar şerefsiz varlıklar olduğunu anlatan şahane film.

    --spoiler--
    fakat bana kalsa finalde daha işkenceli şeyler yapardım. mesela öldürmek yerine çocuklara annelerinin önünde işkence etmek, ya da kasabadaki bütün erkeklere tecavüz etmek vb.
    --spoiler--
    0 ...
  12. 57.
  13. kesinlikle son izleyişim olmadığına emin olduğum bir film. tek kelimeyle mükemmel.
    0 ...
  14. 58.
  15. insan dogasinin islendigi nadide filmlerden birisi. izlenmesinin, insana katki saglayacagini dusunuyorum.
    0 ...
  16. 59.
  17. insanların sadece zaaf ve düşkünlük kusur olarak adlandırılamayacak kadar kötülük barındırdığını ve fırsatını bulduğunda sıradan bi şekilde devam eden hayatında kötülükten hiç te kaçınmayacağı apaçık gösterilmişti filmde.

    doğru ya da yanlışı bilerek değil sadece belli kabullere göre yaşayan en ufak bir değişiklikte huzuru kaçan bir başka insana ve farklılığa tahammülü olmayan bir canlı insan.
    geçirdiği değişimle mutlu olduğunu düşünüp onu değiştiren tek şeyin yine kendi olduğunu düşünecek kadar kibirli.
    finalde tam da bundan söz edilir. merhamet kılığına bürünmüş kibirden..
    nietzsche nin bahsettiği hristiyan ahlakıdır bu merhameti yücelten.
    bunun eleştirisi yapılır.
    insanları yine başka insanlara uyguladıkları yanlışlarının sorumluluğunu alacakları şekilde cezalandırmazsanız bu sizin ne kadar yüce gönüllü biri olduğunuzu göstermez sadece yüce bir affedici olduğunuzu gösterir.
    affedicilik zırhına bürünmüş bir kibire sahip olduğunuzu gördükten sonra bu kibirden sıyrılarak gerçek iyi ve kötüyü farketmeniz mümkün olabilir.
    1 ...
  18. 60.
  19. neden feminist, hatta erkek düşmanı ve hatta toplum düşmanı olunması gerektiğini kanıtlayan filmlerden biri.
    1 ...
  20. 61.
  21. yorumlari okuyunca bi hevesle actim ama gitmiyor efendim bunaldim daraldim gerildim kapattim. yorumlar filmden anlamadigimin gostergesi.cok mutsuzum.
    1 ...
  22. 62.
  23. yarın izleyecegim film çok güzel diyoralr umarım dogrudur.
    1 ...
  24. 63.
  25. finali çok iyidir bu filmin.

    sikerim merhametini. az bile yaptı kız.

    --spoiler--keşke köpeği de öldürseydi. ama kasabada ona zarar vermeyen tek şey o köpekti. ondan herhalde. --spoiler--
    1 ...
  26. 64.
  27. midemi bulandıran film, realitenin etkisi herkese göre değişebiliyor çünkü. bana tokat etkisi yaratmadı insanı rahatsız eden 10 film listesi yapsam bunu da içine koyardım.

    --spoiler--
    çünkü intikam olayını tecavüzden sonra sevmiyorum sen benim sakalımı kestin ben senin kolunu keserim olayı güzel ama tecavüz bundan farklı tabi. yani nicole'ün dediği gibi dünya üzerinde bir kasaba yanmalıysa o da burasıdır değil de dünya üzerinde bir kasaba hiç varolmamalıysa o da burasıdır.
    --spoiler--
    1 ...
  28. 65.
  29. yine bi lars v. trier klasiliği. farklı konsepti ilk başlarda biraz sıkıcı gelebilir; ama alışınca seviyor insan. kısaca, izlenmesi gereken orijinal bi yapım.
    2 ...
  30. 66.
  31. baş rolünü nicole kidman'ın oynadığı lars von trier'in açık ara en iyi filmi.
    0 ...
  32. 67.
  33. insanlara karşı yaklaşımım(son sahneden spoiler vermemek için böyle diyorum) hakkında filmin en sonunda resmen bana giydirdi film. affediciliğim ve kibrim hakkında hiç böyle düşünmemiştim. yavaş bir filmdi fakat sonundaki mesajı fazlasıyla aldığımı düşünüyorum.
    0 ...
  34. 68.
  35. kurgu,senaryo,özellikle mekan anlamında çok farklı bir film.
    0 ...
  36. 69.
  37. Toplumsal "ahlak" ın güzel bir yorumu, tavsiye edilir.

    türkiyede pek çok olayda akla gelir.
    0 ...
  38. 70.
  39. Kasaba çomarlarının nasıl insanlar olduğunu çok güzel ve açık bir biçimde anlatmış başarılı Lars von trier yapımı.
    2 ...
  40. 71.
  41. izleyeli bayağı olan ve unutmadığım filmdir. demek ki etkilenmişim zamanında.
    1 ...
  42. 72.
  43. çok uzun geldiği için izlemeyi hep reddedip, kaçamadığım bir lars von trier filmidir. toplumsal ahlak, kibir ve ego üzerine inşa edilmiş mükemmel bir sorgulamayı içerir. bu tarz filmlere aşina olmayanlar için tahammül eşiği 15 bilemedin 20 dakikadır ancak sizi düşündürten filmleri seviyorsanız bolca sabır takviyesi yapıp bunu izleyin derim. zaten bir süre sonra kendinizi kaptırıp ' ulan grace gerçeği söylesene, kendini savunsana, hakkını arasanaa ' diye dizlerinizi döver bir hale geliyorsunuz.

    --spoiler--

    --spoiler--

    tom senin de amk. ibne, hiç gözüm tutmamıştı zaten seni.
    1 ...
  44. 73.
  45. Evet uykum geldi ama yine de 8/10.
    Dışardan iyi gözüken kişilerin aslın tam bir orospu çocuğu olabildiğini çok iyi göstermiştir.Gerçek hayatta da aynen böyledir.Özellikle de ezik insanları iyi göstermiş.Karşılarına çaresiz biri geçtiğinde onu ezmeye çalışan insanlardır bunlar.
    Ha bir de şu filozof bozuntusu Tom var.Bana göre o şerefsiz x şerefsiz'dir.Güya aşık olduğu Grace'ye yapılanların hepsine göz yummuş,onu gangsterlara geri vermiştir.
    Ha final de bana göre anlamsızdır.O insanlar temizlenemiyecek kadar çoktur.
    1 ...
  46. 74.
  47. tiyatro gibi bir seydi. Aklimda kalan tek sey araba sahibi adamin kadinin zor durumundan yararlanip ucreti cinsel birliktelikle ödetmesiydi.
    0 ...
  48. 75.
  49. " Bazı insanları eğitemezsiniz. Kötülüklerini suratlarına vurunca sadece inkar etmez, sizden daha da nefret ederler. Onları görmezden de gelemezsiniz. Cezalarını hak etmişlerse hak etmişlerdir. Merhamet her zaman en doğrusu değildir, en güzeli ve en ahlaklısı da değildir. Size kötülük edenleri mazur görmek, onlara anlayış göstermek, onların içindeki şeytanı ancak besler, büyütür. Affetmek belki de o insana yapabileceğiniz en büyük kötülüktür. "
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük