muhteşem bir bölümdü. eğer içinizde vakti zamanında klasik seriyi izlemiş olanlar varsa benim kadar, belki de benden daha çok duygulanmıştır. doctor'ların her birini bir arada görmek gerçekten muhteşemdi. david tennant'ı çok özlemişiz. ama ben en çok 9. doctor'u seviyordum, bir ayrı seviyordum onu. sadece 2 saniye görebilsem de çok mutlu oldum.
artık yeni sezonda doctor who daha farklı olacak, doctor gallifrey'i arayacak, belki bulacak ve o zaman dizinin tek kusuru olan londra'da takılıp durmayacağız sürekli. çok heyecanlı görünüyor buradan.
2 yıldır beklediğim son 4 aydır gelsin diye ağladığım bir bölüm olduğu için beklentiyi fazla tutmuşum demek zorunda kaldım. david tenant yeterdi yine de. görüntülerini alıp fes başıma fes başıma capsleri yapmak istiyorum.
--spoiler--
moff allah belanı versin, gallifrey kadar taş düşsün başına.
--spoiler--
50. yıla yakışmış bir bölümdür. ne güzeldi. bence daha daha uzun olmalı hatta hiç bitmemeliydi. yeni sezonu sabırsızlıkla beklemekteyim.
--spoiler--
en çok 9. doktoru özlemişim 3-4 saniye görmüş oldum. david "i don't wanna go" dedi ya bir şeyler bekliyorum ama hadi bakalım. bir de rose sen ne çirkinleşmişsin be kızım.
--spoiler--
tek kelimeyle muazzam bir bölüm olmuş yeni izleme fırsatım oldu. gelecek ile geçmişin muhteşem bir harmanı olmuş özellikle olayların birbiriyle bağlantısına resmen aşık oldum.
"...artık bir hedefim var. sizinkiyle, herhangi birininkiyle aynı. bunu bulmam için çok yıllar, çok ömürler geçti. ama en azından nereye gideceğimi biliyorum. her zaman nereye gittiğimi biliyorum. eve gidiyorum...ama uzun yoldan."
