daha dün gibi aklımda
bir patırtı kopmuştu sokakta.
o annenin gözyaşları hala aklımda,
haykırıyordu, yalvarıyordu, rabbim diyordu, onu bana bağışla.
ben çocuktum. ateşin içine düşen benden daha çocuktu.
herkes çok konuştu bir annesi sustu.
bütün kabahati kendinde arayan bir suskunluktu.
insanlar kader dedi o yine sustu.
her ölümlünün kaderi gibi bu ölüme de alışıldı.
üzerinden çok yıllar geçmişti bir ziyarete gitmiştim ölülerin dünyasına
bir mezar gördüm büyüyemeyen bir çoçuğun mezarıydı.
birden o güne döndüm, o sesleri duydum kulağımda.
adı fatih ti. yaşasaydı kime, neye benzerdi acaba merak ettim.
allah ona sekiz yıl biçmişti, doğduğu gün ölen kısa ömürlü fatih...
her yıl o gün hatırlanırken doğduğu gün de hatırlanacak fatih...
doğum gününü kutlayacak iken ölümünden kendisini sebep kılan bir annenin evladı fatih...
yasadigimiz ve artik gecmiste kalan olay.. Allah dusmanimin basina vermesin.. tam da dogdugu gun caninin yarisini topraga vermek.. collectorun hissettiklerini aynen hissetmis biri olarak diyebilirim ki...
tamı tamına şahit olmuşluğumuz vardır. insanın canı kucağında ki kayayı azrailin kafasına vurmak istiyor ama hikmetinden de sual olunmuyor ki be kardeşim.