önce kokusunu sevdim. sonra kendimle savaş verdim.
"-alıyım lan bi çok güzel kokuyordu meret.
+oğlum sen sigara içmeyen adamsın ne işin olur.
-lan ama fenaydı be.
+bi paket lan. " diyip aldığım ilk paket. kervan pasajına öyle bir girdim ki sanarsın bütün paketleri alıcam. cebime koyup durağa gittim. otobüs gelene kadar içerim bi tane diyodum ki tiryaki olmadığım için çakmağım yoktu. izmir'in sıcak insanına güvenerek birinden istedim ve tabi boş çevirmedi beni. hemen bi yanındaki banka oturdum. her dudağımın değişinde sanki beni iç diye fısıldıyordu. bu sırada çakmak istediğim sıcakkanlı izmir insanı seslendi. nedir o içtiğin çok güzel koktu diye. işte o an paketin hepsini paylaşabileceğim bir andı. ilk paketim hatta ilk tekim olmasına rağmen djarum bu black. karanfilli dedim uzattım. bi tane aldı yaktı dedim bi tane daha alın aldı marlbora paketine koydu. nerden alıyosun diye sordu. sanki 40 yıldır kervan pasajına gidermişim gibi tarif ettim. otobüsümün gelmemesini istediğim anlardan biriydi. biliyorum yavaş içilir. zevkine vara vara. ben de öyle yaptım. şubattı fakat izmir'in havası djarumun çıtırdamasına engel değildi. onun gözümün önünde yavaş yavaş bitmesi sanki daha önce yaşadığım bütün zevklerin önündeydi. otobüsüm geldiğinde ikinciyi yakmayı düşünüyordum. o paketi yaklaşık 1 ayda bitirebildim. sonuçta tiryaki değildim. fakat ardı kesilmedi bu paketlerin. şimdi ise çevremdekileri zehirliyorum bununla. her yaktığımda merak eden elbet çıkıyor ki onlara hak veriyorum onları kendime daha yakın hissediyorum herşeyden önce. çünkü onlar da benimle aynı zevki tadabilen insanlar. arada djarum cherry, djarum super gibi çeşitlerini denesem de. djarum black bir numaradır benim için. çünkü ilk göz ağrımdır. ve biraz da djarum black supersmooth mentol'e göre daha kolay ve ucuz bulunabildiği için. ben bu yazıyı djarum'a yazdım.
aynı tezgahtan alınan iki paketin birbirinden farklı çıkmasıyla beni dumurlara uğratmış kretek...
paket ve sigaraların görünürde birbirlerinden en ufak farkları olmamasına rağmen, iş koku, aroma ve içim kalitesine geldiğinde; paketlerden birisinden çıkan sigara etrafa buram buram karanfil kokusu yayıp çıtır çıtır yanarken, diğer paketten çıkan sigara bildiğiniz tekel 2001 gibi kokmakta ve ağızda bombok bir tad bırakmaktadır...
lanet olası şey.
güzelliğine denecek bir şey olmayan, bağımlılığa giden yoldaki ilk adımların atıldığı tüttürgeç olması halinde ilk göz ağrısı niteliği taşıyabilen şey.
ele alındığı ilk an korkulan, sonra çok benimsenen şey.
o, ara sokaklardaki akşam yemeğini hatırlatan şey.
"hiç almamalıydım" lafını sarfettirebilen şey.
o, çok nefret ettiğim; ama en güzel kokulu olduğunu zaman zaman düşündüğüm şey.
pislik, kötü, zararlı şey.
şey şey ş...
paketimde kalan son 2 tekin biri kırıktı biri yamuk. ben öyle dumanı pek içine çekip içmeyi seven biri de değilim hani. kafa yapıyo bu black falan diyorlar ben içerken tam dumanı çekmediğim için olmuyorum falan diyodum. kırık teki aldım içtim filtresiz bi değişik oldu lan dedim filtredendir dedim geçtim. sonra aklıma dumanı çekme mevzusu geldi. aldım yamuk teki düzelttim falan bi güzel yaktım. dolu dolu çektim hııfff diye bi de ciğerlerimin dibine kadar çektim ki vay anasını o nası bişiydir. ben dumanı değil duman beni çekti sanki içine. asıldıkça asıldım ciğerlerimin ebesine görmeye niyetlendim. yağmur var bugün izmir'de bilenler bilir. pek zevkliydi dedim lan bi tane çok sağlam içicem. çektim çektim dumanı önce sonra bir nefes daha akciğerimde mahşer alanı yaratırcasına. ardından bir öksürük ki anlatılmaz. (bkz: how high) filmde nasıl cigaradan sonra öksürüyosa bu puştlar aynı öyle öksürme aldı beni de. lan dedim uggly shit dedim. işte bu oğlum dedim. bitirdim bi güzel akciğerimin ebesini tersten görene kadar. şimdi mi? kafam kıyak gibi lan çok hoş. bir iki tane daha olsa da içsem be. bunları niye yaptığıma gelince; ağır roman, lalelide bir azize ve gemide filmlerini arka arkaya izleyip bir tanacik bile sigara yakmayacak adam tanımıyorum. izledim yaptım.
not: çok sikimsonik oldu farkındayım.
not2: önemli lan bunu okuyun. djarum black bir iki aydır bulunamıyordu orjinali ki artık var en azından izmir için var yani. kervan pasajına gidin alın. dikkat edin kazıklanmayın hala sahtelerini satan var. ares var orda burhan tekel var onlar orjinal satar.
kesinlikle devamlı içilmemesi gerekir.
arada bir tane içmek hem tebdil-i mekan ferahlığı verir, hem devamlı ergen özentisi gibi göstermez, hem de boğazı tarumar etmez.
gerçekten mükemmel bir içimi olan sigaradır. insanın gırtlağını okşar. lakin sağda solda ergenlerin elinde görüp saçma sapan yerlerde içildiğine şahit olmak beni derinden üzmektedir.
görüklede şans eseri orjinalini bulduğum sigaramsı. yani bu demek oluyor ki orjinalini görüklede bulabileceğiniz sigaramsıdır kendisi. iki gündür çekirdek çıtlatır gibi çıtır çıtır içiyorum. djarumdan sonraki aşama için kuveti sütle doldurup, götünüze buzlu badem sokabilirsiniz.
hiç sigara sevmeyen insanı maalesef kandırabilen sigara. siyah olması psikolojik olarak tam sigara değilmiş de bambaşka bir tütün ürünüymüş hissi uyandırır...
bir nefes çekerken çıtır çıtır sesler geliyor bu sigaradan, ağzında nikotin değil karanfil tadı, evde kül değil karanfil kokusu bırakıyor. lakin sert bir sigara, çokça içince öksürtüyor.
