hey at üstüne bir zenci gördüm diye repliğinin olduğu beni müthiş etkilemiş filmdir yalnız şu silahla adamlar vurulunca neden kamyonla kan fışkırıyordu onu pek anlamadım.
gece saat 4 te başlayıp anca bitirdiğim harika bir kurgusu olan akıcı bir tarantino filmi. dişçi rolündeki kelle avcısı bana joker karakterini anımsattı. izlemeyen varsa tavsiye ederim. bu film kaçmaz. zenci kâhya'nın nasıl öldürüleceğini çok merak ettim ve kavuşan çiftler sevişsin diye bekledim ama olmadı. sadece öpüştüler. orada yatak vardı ama sadece öpüştüler. olsun o da yeter. muhakkak izleyin. güzel öpüştüler.
en merak ettiğim ise filmin sonunda birbirine kavuşan köle siyahilerin nasıl bir seks döndürdüğüydü. bunca yılın açlığı, özlemi var. fena, çok fena.
--spoiler--
oyunculukları, sürükleyiciliği ve konusu ile hayatımda izlediğim en güzel filmlerden. imdb puanını fazlasıyla haketmiş.
ayrıca içinde barındırdığı" beyazların dünyası hayvanlık dünyasıdır. eğer iyi ve güçlü bir hayvan olabilirsen yaşarsın" anafikri mükemmel.
quentin tarantino'nun son filmidir. 2012 yapımı olan bu film western , aksiyon türündedir. quentin tarantino'dan beklendiği gibi bir yapım aslında. kan , vahşet ve o sahnelere uygun müzik seçimi.
christoph waltz'un oyunculuğu çok iyiydi. gerçi çok geç fark edildi. soysuzlar çetesi olmasa tanıyamayacaktık neredeyse. üçkağıtçı , zeki ve silahşör rolü kendisine çok yakışmış. chris brown'ın kankası jamie foxx yani esas oğlan da fena sayılmaz. ama çok abartılı bir rolü üstlenmiş. gerçi o da senaryo gereği ama ne bileyim kötü dersem bir o yüzden derim. ve bir de klasik bir leonardo dicaprio performansı vardı. yani ne eksiği ne fazlası.
tarantino'nun diğer filmleriyle kıyaslayacak 2000 sonrası filmleri içinde üst sıralara koyarım ama 2000 den önceki filmlerine yetişecek düzeyde değil.
Türkçeye "Zincirsiz" olarak çevrilmiş filmin esas adıdır.
Eski zamanlarda zencilerin hangi şartlar ve zulümler altında yaşadığını, araya bazı komik sahnelerde serpiştirerek (bilhassa django'yu yanına alan alman adamın bulunduğu sahneler ve onun replikleri) anlatan filmdir.
Bu arada önemli bir not; Django'daki "d" harfi okunmaz. Filmin sonlarındaki repliklerden biri de budur...
Butun karakterler abartisiz, cuk diye oturmus. Oyuncular ve performanslarina diyecek bir laf yok zaten. Neredeyse uc saatlik bir film fakat eglenceli, su gibi akip geciyor. Tarantino yine vermis gazi.
benim için samuel l. jackson'ın blues söyler gibi konuşmasıdır en çok akılda kalan. öncelikle christoph waltz olmak üzere neredeyse herkesin oyunculuk dersi verdiği filmdir
quentin tarantino'nun "klişe"lere düştüğü için eleştirilmemesi gerekn film. tarantino her zaman kendisinin klişelerden yararlandığını ancak bunu farklı bir yoldan, bayağılaşmadan ve klişeleri klişeye düşmeden verdiğini söyler. bunu da çok başarılı yapar. dolayısıyla bu filminde de klişeleri kullanarak klişelerle dalga geçmiş ve bunu da gayet iyi yapmıştır. bahsedilen film 2 saat 45 dakika olsa da bir kere bile sıkıldığımı, filmin durakladığını ve monologların uzadığını hissetmedim. son derece başarılı ve çarpıcı bir film.