insanı türk yapan alışkanlıklardandır.
zira, millet olarak pek bir meraklıyız dizi oyuncularını yolda durdurup,
dizide ne yapması gerektiği hakkında öğütlerde bulunmaya.
(bkz: hey allahım yaa)
(bkz: monk)
yıllarca üst üste "en iyi erkek oyuncu" seçilmesi buna bir örnektir. kendisinin reel hayatta öyle olup olmadığını izlerken seyirciye hissettirmez. 7/24 o şekilde yaşıyormuş izlenimine kapılırsın.
türk lere has özelliklerinden biri. bunun en önemli örnekleri olarak;
zamanında erol taş ve nuri alçonun sokak ortasında dayak yemesi, kurtlar vadisinde çakır ın öldüğü bölümüm ertesi günü cenaze merasimi yapılması gibi gülünç durumlar söylenebilir.
kurtlar vadisindeki çakır karakteri öldükten sonra cenazeler düzenlenip, onu sözde öldüren oyuncunun öldüresiye dövülmesiyle birlikte nasıl yani demenize neden olan olaylar gibi olaylara neden olur. ****
türkiye deki dizilerin süreleri 90-100 dakika arası değişmektedir.
her dizinin her gün tekrarını görmek mümkündür.
bunlara ek olarak bu dizileri izleyen eğitimsiz, hayatı televizyon olmuş, dizi karakterleri ile yatıp, dizi karakterleri ile kalkan insanların, sokak ortasında dizi karakterini gördüğünde, gözümüzde canlandırabileceğimiz manzaraların ortaya çıkması olasıdır.
özellikle kötü roldeki kişilerin büyükler*tarafından hiç sevilmemesi durumudur. oyuncuya gıcık olur ve gerçek hayatta bile görse onu yine kötü sanıp sokak ortasında aşalar.
ananemi aklıma getiren bir başlıktır. zira kendisi diziyi izlerken karakterlerle beraber o dizinin içinde boğulup gidiyor.
- citmaaa, citmaaa, sana goyaçak o zabık edam, citmaaa kijuum!
- uy uy ha geliyi geliyi , furacak şimdi kiju, uyy!
- dötten bacakli bu oğlancuklarun nesuni seviysinuz pilmem ki! *
- uyy şu kancuğa bak, olmayan memesuni göstereyi, azduracak oğlani!
diger kadınları bilemem muhtemelen aynıdır ,turk kadınının temel özelligidir .8 numaradaki ayşe hanımın 4 numaradaki hasan beyin dedikoduları tükendiğinde günlerde açılan tek konudur .zamanla tv karşısında karakterlerle kavga etme aşamasınada gelir
gibi tepkileri duyabiliriz onlardan.Bazen oyuncu olduğunun farkında olsan bile içinde kapılabiliyosun.Ancak dizi karakterleri tamamiyle bilinç altına işlemekte bunda da başarılı oldukları bir gerçek.
çocuklar duymasın dizisindeki psikolog sinan rolünü canlandıran Nejat Birecik'ten seans isteyen halkımızın yaptığı, dizilerin bazı insanların hayatında ne kadar büyük yer kapladığının kanıtıdır.
