diyet yapan insanın temel sorunları

entry2 galeri0
    1.
  1. tanım: efendim, kalori hesabına dayanan bir diyet programıyla 2 ayda 12 kilo verme başarısı göstermiş birisinin, yani benim, bu 2 ayda yaşadığım sorunları paylaşıp hem siz gönül dostlarına açlıktan başka sorunlarla da karşılaşılabileceğini göstermek isteyişimin hem de bugünün kilolusu yarının filinta gibi deliğanlısına yol göstermeyi kendime naçizane bir görev sayışımın sonucu olarak girdiğim giri olup diyet yapacak olan insanın karşılacağı temel sorunları ele alan bir hededir.

    -dostlar ilk ve en temel sorun diyet yapıldığının anneye bildirilmesiyle başlar. bunun bildirildiği an itibariyle anne ile aranızda sessiz bir savaş başlar: o size yemek yedirmek için elinden geleni ardına koymazken, siz de yememek için destansı bir direniş sergilersiniz. bu savaş diyet yolunda en çetin savaştır, bu savaşı kazanan yiğitler yolun yüzde 50sini katetmiş demektir. en etkili saldırılarından birisi: kakaolu pastayı ortaya koyup "oğlum yiyorsan gel" diye sofraya davet etmektir sizi. "diyet yaptığımı bilmiyor musun?" gibi bir acitasyon girişiminiz ise "sen yeme canım biz yeriz" arsızlığıyla püskürtülecektir. diğer bir saldırı evde her sofra kurulduğunda ve sizin yemeğinizi az önce yemiş olduğunuz bilindiği halde, sizi sofra kalkana kadar mütemadiyen sofraya davet etmektir. ilk davetten sonra diğerlerini beklemeden kaçın evden, yürüyüşe çıkın bir yarım saat.

    ayrıca annenin, "böyle diyet mi olur, kaşık kadar kaldı çocuğun suratı, beti benzi sapsarı bir limona döndü" şeklindeki feveranları, etkisini 2 günde duyarsızlaşmaya bağlı olarak yitirdiğinden kafaya takılmaması ve sabırla karşılanması gereken küçük bir sorundur.

    -sıkı bir diyet yaptığınızı arkadaş çevrenize açıkladığınızda ise bu arkadaşların her biri dedektif kesilir .mına koyim, amansız bir takibe alınırsınız bu yavşaklar tarafından, yediğiniz her şeyin hesabını onlara vermeniz gerektiğini düşünür bu gavatlar ve bu inanılmaz bunaltır insanı. mesela öğün dışında bir kaşar dilimi alırsınız dolaptan, görürler bunu -kaçırır mı gavatlar- ve hep bir ağızdan atılırlar: "şşş! diyet yapmıyon mu olum sen? bırak bakim onu!" diye. sizene g.tverenler diyemezsiniz tabi "arada bir öğün dışı olabiliyor abi" demekle geçiştirirsiniz.

    -ilk 1 ay atlatılmış, 6-7 kilo vererek başarı sağlanmış ve ünü mahalleye yayılan falcı karılar gibi sizin de ününüz annenizin ve arkadaşlarınızın katkılarıyla herkese yayılmıştır: gelenlerin hepsi orta yaşlı kadınlardır. bu kadınlar "nasıl yaptın bize de anlat" derler, anlatırsınız, sonra saçma sapan detaya girerler, bildiğin apartman önünde oturup etrafı izleyen teyzelerin muhabbetine döner konu, "ay ben dayanamam valla" der, çözüm sizdeymiş gibi suratınıza bakar, kendinizi kadın günlerinin en kokana kadını gibi hissedersiniz. o nedenle bayanlardan, özellikle de orta yaş bayanlardan koşarak uzaklaşın.

    -sonra bu olayı sahiplenme vardır insanlarda, mesela kalabalıkta zayıflamış olduğunuz birinin dikkatini çekti ya, bittiniz. siz susarsınız, sizin diyet yaptığınıza tanık olmuş ne kadar adam varsa anlatmaya başlar, onlar yaptı ya diyeti, onlar aç kaldı ya, en doğal hakları tabi. abartırlar olabildiğince, onlara kalsa sadece su içerek bugünlere geldim, evet hiç yemeksiz sadece su(!)

    -naçizane önerilere gelince dostlar, kiloluysanız ve zayıflamak istiyorsanız; sokakta yürürken kilolu insanları gözlemleyin ve sizin de aynı şekilde göründüğünüz gerçeğini getirin aklınıza. bu güzel bir motivasyon. sonra mutlaka 3 öğün düzenli yiyin ve kesinlikle tek başınıza yiyin çünkü sofra kalabalık olunca millet hapur hupur götürürken kendinizi tutamayabilir "s.kerim diyetini" deyip kaptırabilirsiniz. son olarak annelere dikkat, aman diyim...
    0 ...
  2. 2.
  3. Normalde çiğ bile yiyeceğim tavuku şuan düşününce öğüresim geliyor.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük