ekmeği komple bırakıyoruz arkadaşlar öyle yulaflı alayım felan yok kanka komple bırak.
sigara etkiliyor bazılarına kilo aldırırken bazılarına verdiriyor ama genel tanı metabolizmayı hızlandırdığı yönünde kilo verme aşamasında kesinlikle sigarayı bırakayım demeyin alt üst olur herşey.
şeker kesinlikle yok. ayrıca tuz da yok tuz ödem yapar.
akşam 6 dan sonra yemek yok tatlı krizi durumu olursa meyve yiyin.
geçen diyet yapmaya çalıştım taş çatlasın 6-7 saat sürdü
diyet yapacaklara tavsiyelerim (ben yapamasamda)
- sık ve az az yiyin
- yulaflı şeyler yiyin
- tarçın yiyin yoğurta falan atın öyle yiyin
birde diyet yapacaklara tavsiyeler bunlar olabilir.
yada belkide enerji lazımsa yeşilçay ve yeşilkahve gibi şeyler.
Şimdi arkadaşlar geçen sene 15 kg kadar yağ kaybettim, 1 senedir de rutin sporlu hayatımı sürdürüyorum, 98 kg’den 83 kg’ye düşerken yaptıklarımdan bahsedeceğim, sizi tok tutacak ve makrolarınızı sağlamanızda yardımcı besinlerden başlayacağız.
Diyet yaparken tok tutan yiyeceklere gelelim:
2011 yılı gibi de 30 kg vermiş bir sporcu kökenli bir arkadaşınız olarak yazıyorum: ilk önce diyetisyenlerden ve doktorlardan yardım alın kan değerlerinizi vs ölçtürün.
Kendi diyetimde beni tok tutan ve gereken makroları aldıran besinlerden bahsedeceğiz:
Yumurta, haşlanmış/mangalda tavuk, et, balık.
Sabahları çift yumurta/2 yemek kaşığı lor peyniri ve domates salatalıktan oluşan kahvaltıyla başlardım. (Şekersiz çay sınırsız serbest)
Öğlenleri: sabah ile öğle saatlari arası 1 adet americano(yine şeker ilavesiz) öğlenleri ise bol bol brokoli 150 gram haşlanmış et çeşitlerdinden biri ve yarım kase yoğurt ile kapatıyordum.
Ara öğünlerde ise tercihim: 100 ya da 200 gr soğan( soğan 100gr’mı 30 kalori olan doyurucu bir yiyecektir yüzde 10 da protein içerir) 5-6 adet badem, 1kase (yaklaşık 200 gram olur bu da) yağlı ya da yağsız yoğurt size kalmış tercihiniz.
Akşam yemeğinde mercimek çorbası 1 kasesi 90 kalori civarı olur ve tok tutar. Yanına yine et çeşitlernden biri belki de 1 dilim ekmek.
Bunun dışında diyetinizde yiyebileceğiniz salatalık, salatalık turşusu bunlrın da 100 gramının neredeyse kalorisi yoktur ve tok tutar.
Benim amacım karnımın mümkün olduğunda dolu ve az kalorili yiyeceklerle kaplı olması idi.
Soğan, salatalık, yumurta benim için en kritik yiyeceklerdi, hala öyleler, brokoliyi de zevkle tüketiyordum.
Sporsuz bu şekilde rahatça kilo verebilirsiniz. Spora başladığınızda ise amacınıza göre diyetisyen ve doktorlarınız bir diyet hazırlayacaktır.
aa bak börek yaptım emeğe saygıdır bu diyenlerin oyununa gelmemek.
aburcubur raflarından uzak durmak.
ve diyetle birlikte spor yapılırsa daha etkili olur.
bazı tavsiyelerde bulunabilirim diyeceğim başlık. dikkatli okuyunuz;
diyet yapmak öncelikle psikolojik olarak hazır olmayı gerektirir. dünyanın en zor bireysel aktivitelerinden biridir çünkü. kendi iradenizle baş başa kaldığınız bir durumdur. çoğu insanın iradesi zayıftır. veya her insanın iradesinin gücü, farklı kulvarlarda (iş hedefi, spordaki hedef, sigara içmemek hedefi, sınava çalışmak hedefi gibi) olmak üzere bireyin kendine koyduğu hedefi gerçekleştirebilecek motivasyona, maddi durumuna, hayatındaki sorunlara, yaşayış şekline, eğitimine, sosyal çevresine, işine (vb) göre değişir. çok değişkenli bir dünyada çok çeşitli insanlar vardır. ancak insanları diğer canlılardan ayıran temel faktörlerden biri şudur ki işte diyete genel olarak engel olan şey de budur : psikoloji.
psikoloji diyet yapacaklar için en önemli olgudur. psikolojisi bozuk birisi bırakın diyet yapmayı hayatında çoğu şeyi düzene kolay kolay koyamaz. bozuk psikolojiden kastım tabi ki saiko olmak değil. huzursuzluk, anksiyete, ailevi sorunlar, işsel sorunlar, sevgili ya da eşten ayrılmak, yakınını kaybetmek ve türlü binlerce insan doğasını etkileyen faktör. bu faktörlerle başa çıkmak her insana göre değişkenlik gösterir. örneğin para sıkıntısı çeken her insan aynı psikolojiye sahip değildir. parası kısıtlı olan insan mutlu olabildiği, hayatına devam edebildiği halde, para sıkıntısı yaşayan bir başka insan intihar bile edebilmektedir. sigarayı, alkolü bırakmayı istese bile bırakamayan insanlar olduğu gibi, ben sigara, alkol içmeyeceğim artık diyen ve anında tek bir kararla bırakıp hiç ağzına sürmeyen tiryakiler, alkolikler de vardır.
diyete bu açıdan yaklaşmazsanız yapamazsınız.
diyet yapacaksanız acı çekmeye, mutsuz olmaya hazır olmalısınız. tıpkı bir sigara alkol bağımlısının ilk günlerde gergin, sinirli olmasıyla aynıdır. yoksunluk sendromu anında etkisini gösterir ve beyin her zaman almaya alışık olduğu dozda nikotini, alkolü, yiyeceği ısrarla ister. verilmediği takdirde insanın psikolojisine direk etki eden sıkıntılar baş gösterir. elbette sigara, uyuşturucu ya da alkol bağımlılarındaki yoksunluklar farklı olduğu gibi yiyecek şeklini değiştirip vücuda alışık olmadığı yiyecek miktarını veren insan aynı belirtileri yaşamaz. ancak sonuç mutsuzluktur. bu kesindir.
burada diyette ortaya çıkan yoksunluk belirtilerinin sigara veya alkolden en önemli farkı gözle görülür bir değişim gerçekleşmesidir. sigarayı bırakan birinin vücudunda gözle görülür bir değişim gerçekleşmez. ya da alkoliklerin. sadece daha sağlıklı bir hale gelir bu insanlar. ancak uzun süre diyet yapan birisinde görüntü olarak 180 derece farklılıklar olur. bizi diyet yapmaya iten de budur. kısa sürede oluşan (2-6 ay) büyük fiziki değişim.
psikolojiye tekrar dönelim. diyetin alkol ve sigara tiryakiliği gibi yoksunluk belirtilerinin olduğunu yazdık. bu yoksunluk belirtileri ilk 1 hafta çok zorlar sizi. atlattığınızı ve iradenizle diyete uyum sağladığınızı düşünelim. vücudunuz artık bu yeni duruma alışmaya, önce su kaybı ile birlikte ihtiyacı olan enerjiyi sağlamak için zamanla fazla olan yağları kullanmaya başlayacaktır. yani kilo vermeye başlayacaksınız. ama ya psikoloji? evet . psikolojiniz burada en büyük düşmandır. irade dediğimiz şeyi mağlup eden tek düşman bozulan psikolojidir. ağır etmenleri saymazsak (boşanma, ayrılık, ölüm vs büyük felaketler) bile diyetten koparacak çok etmen bulabilir insan kendi beyninde. sonra yaparım, bu gün yiyim de yarın devam ederim gibi çok tehlikeli fikirler gelir aklınıza. bu aslında psikolojinizin darmadağın olduğunun göstergesidir.
bunu yenmenin ve sağlam durarak ipleri ele almak . işte kilit nokta, sırat köprüsü budur. iradenize bir gün yenilseniz dahi yarın daha azimli olmalısınız. kendinizi kilo vermiş şekilde hayal etmeyi bırakmamalısınız. kilo olarak örnek aldığınız kim varsa resimlerini başucunuzdan, cep telefonunuzdan ayırmamalısınız. ve bu sırat köprüsü gibi geçecek, kabus gibi geçecek 2-3 haftanın sonunda artık yemekten değil, yememekten keyif almaya başlayacaksınız. daha fazla yürüyüşler, spor aktiviteleri canınız isteyecek, daha az yemeye kendi rekorunuzu kırmayı isteyeceksiniz her geçen gün. karşınızda tatlı yiyen insanlara yutkunarak bakarken 2-3 hafta sonra o insanlara acıyarak bakacaksınız. 'kilo alıyor aptal farkında değil' diyerek o insanlara acıyacaksınız. o insanlar arkadaşınız ise, size ya bir seferden bir şey olmaz ne zamandır diyettesin bu seferlik ye' diyecekler ama asla yemeyeceksiniz. siz saatinde ve dozunda yiyeceksiniz.
2 ay sonra ise artık bambaşka biri olduğunuzu zaten aynalar söyleyecek. işte o andan sonra vücudunuz sanki sizin oyuncağınız gibi olacak. diyete 2 ay daha mı yoksa 5 ay daha mı devam edip etmeyeceğinize rahatlıkla, kendinizden emin şekilde 'sadece siz' karar vereceksiniz. diyete devam ettiğinizde hiç zorluk yaşamayacaksınız.
işte psikoloji dedik ya; psikolojinizin ciddi anlamda uzun zaman sonra ilk kez düzelme belirtileri gösterdiğini anlayacaksınız. insan kendisiyle barışık olmadan hayatın zorluklarının üstesinden gelemez dostlar.
kilo sorununuz varsa hemen zihnen hazırlık yapın ve diyete başlayın.
günde 3 litre su, bol hayvansal protein, az karbonhidrat-az yağ, bol lifli gıdalar mümkünse yeşil yapraklı sebzeler, meyveyi de azaltmak şart komple karbohidrattır. sıfır şeker, az tuz, bol baharat bol acı. şekersiz türk kahvesi, yeşilçay ve spor ile de desteklendiğinde 42 kiloya bye byeee diyebilirsiniz. (bkz: mutluyum sözlük)