diyarbakır cezaevi

    7.
  1. cehennemin yeryüzündeki tezahürü olarak bilinir.cezaevindeki uygulamalara maruz kalan tutuklular hitlerin nazi dönemi uygulamarının daha gelişmişlerini üzerine denendiklerini ifade eder.
    o dönemde cezaevinde bulunan yılmaz sezgi'nin anlatımı buna canlı bir örnektir.
    ben yakalandığımda 17 yaşındaydım ve sıkıyönetim vardı. ardından darbe oldu. sabahın erken saatlerinde gardiyanların mazgallara vurmasıyla uyandım. durumu çözemiyordum. darbe sözlerinden, hep bizi kurşuna dizeceklerini düşünüyordum. arkadaşların yanından ayrılmak istemiyordum ve korkuyordum. ardından işkenceler başladı. koğuşlardan hücrelere alındık. hücreler, işkencehane olarak kullanılıyordu. mahkumları demirlere bağlayarak, kalaslarla, zincirlerle vuruyorlardı. mahkumların ağzından ciğer parçaları gibi kanlar dökülüyordu. özellikle mustafa karasu'ya yapılan işkenceler çok ağırdı, hepimiz onun öleceğini düşündük. mahkumların o işkenceleri izlemesi için baskı yapıyorlardı. gözlerini bile kırpanlar, aynı işkenceye maruz kalıyordu. karasu'ya, türk olduğunu söylemesi için ağır işkenceler yaptılar, o bunu kabul etmeyince en son "ah de seni bırakalım" dediler, ama o yine kabul etmedi ve bırakmak zorunda kaldılar. bunu unutamıyorum.benim kaldığım koğuşta insanlar işkencelere dayanamayarak kendini asıyordu. cinsel organlara ip bağlayarak mahkumların boynuna bu ipi asıyor ve günlerce koğuşta böyle dolaştırıyorlardı. cinsel organlarını boyuyorlardı. tabii bunun utancı çok ağırdı. herkesi çırılçıplak halde üst üste yığıyorlardı. irak'taki görüntüler, bunların yanında neredeyse hiç kalıyor. havalandırmalarda herkesi soyarak, makatlarını mahkumlara açtırıp, demir tellerle not olup olmadığını kontrol ediyorlardı. günlerce birbirimizin yüzüne bakamıyorduk. artık kolay yoldan ölümün yolunu arıyorduk. mahkumlara cop sokmalar, yere yatırıp ağzına idrar yapmalar sıkça yapılan işkence türleriydi. yine mahkumlara, su içtiğimiz bidonlara tuvalet ihtiyaçlarını yaptırıyorlardı. bu bidonlar, su verilmediği için günlerce koğuşta kalıyordu. sayıma gelen gardiyanlar bizim paramızla aldıkları parfümleri sıkarak içeri giriyorlardı. tabii ardından yine dayanılmaz kokular... suyu kısa süreli açıyorlardı ve biz bidonları yıkayıp tekrar içinde su içiyorduk. bu nedenle birçok mahkum bulaşıcı hastalıklara yakalandı. daha önce ölüm orucuna girenleri hiç görmemiştim. ölüm orucundan aylar sonra ilk kez hayri durmuş'u duvar dibinde gördüm. önceki halini hatırladım ve sanki içimden bir parça koptu, çünkü görüntüsü beni korkuttu. sadece kemiklerden ibaretti. o aklıma her geldiğinde aynı duyguları yaşıyorum ve bu bana acı veriyor. anlatamıyorum, yaşananlar kelimelerle dile getirilemiyor.
    esat oktay, saat 03.00'te sarhoş halde gelerek, rum çocuklarını kıbrıs'ta nasıl doğradığını anlatıyordu. diyarbakır zindanının yarattığı izler ömür boyu silinmez. mazlum (doğan) arkadaş kendi mendiliyle çatıdan akan suyu konserve kutularına sıkarak bize dağıtıyordu. bu yoldaşlık, bizi vahşete karşı yaşattı. bu vahşet, bugüne dek dünyanın hiçbir yerinde yaşanmamış. ama insanlar, cezaevlerine karşı duyarsız kalmaya devam ederek bu suça ortak oluyor. türkiye kendisini artık bu utançtan kurtarmalıdır!
    18 ...
  2. 84.
  3. selimiye.
    sağmacılar.
    mamak.
    fatsa.
    fatsa da et-balık kurumu tesisleri işkencehaneye dönüştürüldü.
    yakın akrabalarım da dahil onlarca tanıdık abilerimiz işkencelerden geçti.
    kimi sonradan öldü, kalan sağlar da zaten aklını kaybetti.

    ama onların hiç bir yakını sonradan dağa çıkmadı!
    30 ...
  4. 157.
  5. bu vatana saygısı olmayanın ölüsüne saygı duymaya gerek yoktur.
    11 ...
  6. 8.
  7. duvarlarında hala çığlıkların duyulacağı, kan kokusunun hiç eksilmediği, insanlıktan nasibini almamış kişiciklerin tüm sadistçe işkencelerinin vuku bulduğu yer...
    13 ...
  8. 1.
  9. 12 eylül 1980 askeri darbesi sonucu yakalanan suçlu - suçsuz tüm mahkumlara yapılan akıl almaz işkenceler ile hafızalara kazınan cehennem. işkenceden geçirmek için kürt olmak bile son derece yeterli bir mazeretti. tutuklulara bok yedirmek,copla makat zorlamak, filistin askısı nda saatlerce bekletmek, 24 saat dayak atmak, marş söyletmek, ayaklardan duvara asıp bekleterek dövmek yapılan sadistliklerden sadece birkaçı.

    bilindiği gibi o dönem doğu ve güneydoğuda örgütlenmiş sol fraksiyonlara yapılan sindirme politikaları ters tepmiş, yapılan yoğun iskencelere tepkili olan yüzlerce insan beraber sürükledikleri onlarca akrabası ile silahlı mücadele yanlısı pkk yı yoktan var etmişti.

    vahşetin baş aktörü için. (bkz: esat oktay yıldıran)

    öldürülen mahkumlardan ilk akıllara gelenler.

    (bkz: bedii tan)
    (bkz: necmettin büyükkaya)
    (bkz: kemal pir)
    (bkz: mazlum doğan)

    ek : abdullah öcalan bir röpörtajında " ben pkk yı ,diyarbakır cezaevin de ki işkenceleri protesto etmek için kendilerini yakan 4 tutukludan, 4 kibrit çöpünden yarattım" demişir. şiddetin şiddeti doğurduğunun en önemli göstergesidir bu mapushane. ibret alınması gereken bir yerdir.

    (bkz: Ferhat Kurtay)
    (bkz: Eşref Anyık)
    (bkz: Necmi Öner)
    (bkz: Mahmut Zengin)
    21 ...
  10. 19.
  11. suçsuz insanlara işkence görülmesi nasıl mazur görülür anlam veremiyorum. bu cezaevinde işkence görenlerin çoğu sadece ve sadece kürt oldukları için işkence gördüler. bunu bu insanlara nasıl reva görebilirsiniz, bu kadar şerefsiz bu kadar haysiyetsiz nasıl olabilirsiniz anlam veremiyorum. içinizde zerre insanlık yokmuş bunu anlıyorum. o şehit haberlerine de zerre üzüldüğünüzü sanmıyorum. kalpleri taşlaşmış yaratıklarsınız. anaların çektiği acıları anlayamayacak kadar taşlaşmış kalpli birer canavarsınız. size en kötü şeyler layıktır, en kötüleri.
    13 ...
  12. 142.
  13. Kürt ajitasyonun en büyük simgesi haline getirilen cezaevidir.

    Yok efendim burada kürtlerin götüne cop sokmuşlar, aletlerine sanayi elektiriği bağlamışlar da onlar da bu yüzden PKK yı kurmuş, siktirin gidin ihanetinize daha esaslı bir neden bulun 80 darbesi kürtlerin üzerinden Diyarbakır cezaevinde geçerken Türklerin üzerinden de bayrampaşa da mamak ta geçti.
    10 ...
  14. 144.
  15. kürtlerin ağlama duvarı . foşik tc sok düzdü bizi.
    10 ...
  16. 33.
  17. özellikle sol örgütlerin elemanlarının üzerinden silindir gibi geçildiği fakat içeride apocu olarak bilinenlere fazlaca dokunulmamıştır çünkü o dönemde bu grubun etkisi fazla yoktu. buradaki kürtler sadece kürt oldukları için değil aynı zamanda o dönem solcu oldukları için işkence gördüler. yoksa kürt diye tutulup toprak ağaları atılmadı içeri. her neyse konu o değil. konu buradaki işkenceleri savunma gafletinde bulunanlar. orada yapılan işkenceler insanlı onuruna aykırıdır. nasıl verilen şehitler haince pusularda kaybettiysek, bir insanı potansiyel suçlu olarak görmekte aynı hainliktir.
    7 ...
  18. 20.
  19. olayı halen kürde indiren şerefsizlerin halen efsanelerini okuyup, bir güzel otuzbir çektikleri cezaevidir. bu şerefsizler bu korkunç yerin anılarından orgazmik bir zevk duyarlar. "ulan p.ç kürtleri ne güzel de öldürmüşüz lan" diye övünürler. bu şerefsizler olayı hiç insan boyutuna indirimezler, çünkü onlar insanlıktan nasibini alamamışlardır. kendisi insan olmayan, karşısındakini insan olarak göremez, kabul edemez.
    15 ...
© 2025 uludağ sözlük