2.Ayına girdiğim hastalık. Burada anlatıldığı kadar korkunç bir hastalık olmadığını anladım. Aslında şeker hastalığı sadece dengeli beslenmekle ve iğnelerle gayet kontrol edilebilir bir şey. Ayrıca şeker hastaları için zararlı olan şeyler normal insanlar içinde yararlı değil. Gün içinde o kadar çok yağlı ve katkı maddeli yiyicekler tüketiyoruz ki 50 60 yaşına gelince vücut her açıdan çökmüş oluyo. Ben çikolata bile yiyorum rahatlıkla tabi bunu yaparken glukoz şurubu gibi maddeleri içermeyen çikolataları yiyorum.
işbu hastalıkla mücadele eden insanlar için online olarak erişilebilecek bir külliyatımsı şöyle bir site var ve faydalı bilgiler içeriyor gibi duruyor.
ciddiye alınmalıdır. bu hastalığa karşı farkındalık yaratmak için öyle bir kısa film yapılmıştır ki öyle böyle değil. hastalıkla, sağlıkla uzaktan yakından alakası olmayanlar bile kendilerini kampanya filmi değil de uzun metraj, kaliteli bir filmden 12 dakikalık heyecanlı bir sahne izliyormuş gibi bulabilirler.
bugün itibariyle hayatıma girmiş olan hastalık. hayatımda aksiyon eksikliği var derken böyle bir şey kastetmemiştim oysa. tanrı ile anlaşamıyoruz anlaşılan.
Şekerim düşüyor şu zamanlar ,
böyle içiniz aşktan titriyormuş gibi bir his .
hiç böyle hisseden oldu mu bilmiyorum ama ben hissediyorum ,tek farkı bayılacak noktaya gelmeniz .
ilaçlar önemli ihmal etmeyiniz.
Bulunduğumuz çağların epidemiklerindendir. Neredeyse her 11 kişiden 1isinde bulunan bir hastalıktır (diyabet cemiyeti istatistiklerine göre). Şeker hastalığı genetik bir hastalıktır. Ailede varsa büyük olasılıkla şeker hastası olma riskiniz artar lakin, illa şeker hastası olacaksınız diye kesinlik yoktur. Kilolu iseniz tabi şekerli, unlu ve nişasta bulunduran Yiycek tüketiminize dikkat etmeniz gerekir. Bilindiği gibi, her şeyin fazlası zararlıdır, burada odaklanmamız gereken kelime "ölçülü" tüketim. Her şeyi ölçülü bir şekilde tüketip ve kilonuza dikkat ederseniz riskinizi azaltabilirsiniz.
Diyabet teşisi konulsa bile yine diyet ve sporla sağlıklı bir yaşam sürdürebilirsiniz. Çaresizliğe kapılmamak gerekir. Her hastalıkta olduğu gibi, moral çok önemlidir. Ne kanser hastaları gördüm "ben sağlıklıyım kanser olmama rağmen" diyen. Gerçekten moraliniz ve kendinize inancınız önemli unsurlar.
Tip iki çeşidinin iyileşebilir olması sevindiren hastalık. Bende var mı yok mu bilmiyorum. Ancak sürekli yorgun ve halsiz hissediyorum, dudaklarım çok çabuk kuruyor ve bir çok belirti daha. fit bir vücuda sahibim. Düzenli olarak yürüyüş yapar bisiklet sürer ve ip atlarım.
Tahıl tüketmiyordum şimdi artık tahıl da tüketerek tamamen kurtulabilirim.
Ama bende diyabet var mı yok mu bilmiyorum. Sadece şüpheleniyorum. Şu son bir aydır çok burnum kanadı kansızlık da olabilir.
vücudumda varlığını sürdürmekte olduğunu öğrendiğimden itibaren derin bir oh çekip sonunda benim de bebek taraflarında elit bir kafede otururken adını telaffuz edebileceğim antin kuntin bir hastalığım var diye düşündüğüm hede. bir de esprisini buldum bunun, çok şeker bir kızım ondan oldu diyorum herkese.
şaka bir yana bu kerata ile yaşamak oldukça zor. tatlı görmesin ne yapar ne eder aklına sokar onu, bir şekilde bir ısırık aldırır sana. iyiliğinizi istemediği kesin. bol bol susatır, bol bol çişinizi yapmanızı sağlar ve çişiniz genelde açık renkli olur. hastalığımdan haberim yokken yediğim poşet poşet çikolataların hesabını bayılarak ödediğim olmuştur. amaaan bana bir şey olmaz gencim daha diye düşünüyorum ama bir yandan da biliyorum ki insülin tedavisine başlarsam geri dönüşü yok.
kendi ellerimle yakalanmaya meyilli olduğum hastalık.
belirtiler tip 2 olarak gözükmekte. bunun sebebi de aşırı su içmem ve son zamanlarda kilo almam olduğunu düşünüyorum. ideal kilom 65 iken, son 3 ayda 75 oldum. gecenin bir yarısı yemek yemem, şekerli yiyecek ve içecekler içmem falan buna hep etken. gözlerimde ise buğulu görme gibi sorun çıktı.
o yüzden siz siz olun bu hastalığı küçümsemeyin, bu rahatsızlığın yaşı yokmuş. yemenize, içmenize, hayat şartlarınıza dikkat edin derim.