keşfedemediğim için çok üzgün olduğum, huzur içinde olduğuna inandığım yazar. uludagsözlük sayfasını sürekli yenileyerek, onu biraz daha tanımaya çalışıyorum. biliyorum, çok geç.
tanismadigim,
sol cercevede adinin yaninda bu sabah (98) gordugum,
sonrasinda vefat ettigini ogrendigim,
sol cercevede adinin yaninda az once de (255) gordugum icin beni yazmaya iten.
'turk', hic degismeyecek mi?
oldukten sonra, istersen milyon tane entry gir.
kendisini hiç tanımıyorum, buradaki bir çok yazarı tanımadığım gibi, dünya'nın yüzde 99.9999'unu * tanımadığım gibi.
ama nasıl ülkemize katkıda bulunan insanların ölümlerine üzüldüğüm, şehit olan askerlerimize üzüldüğüm gibi * bu arkadaşın sözlüğe yaptığı katkıları görüp onun vefat etmesine üzüldüm hatta bırakın katkıyı hiç entry girmese bile bir insanın ölümü ister istemez insanı üzer.
tabiki sözlüğe katkı yapmak şehit olmak kadar ulvi bir şey değildir bu ikisini karşılaştıracak değilim. ama eğer sıradan bir yazar olarak bir yazarının ölümü hakkında yazı yazmak karma hesabı içinde olmaksa o zaman ben tanımadığım bir insan için gerçekten üzüldüğüm için yanlış birşey yapıyorum.
merhuma da yaptığı katkılardan dolayı teşekkür edip şöyle güzel bir popülistlik yapayım sonra hadi şimdi beni eksileyin deyip tepki artılarını toplayayım şöyle karmamı 2ye katlayayım oh be iyiki ölmüş adam ne güzel karma sahibi olduk. *
yazdıklarım kendisinin yakın arkadaşlarına, gerçekten onu sevenlere değil.
244 entry girilmiş bugün kendi başlığına, bütün entryleri yazanlar tanıyormuş gibi, çok yakınıymış gibi, üzüntüden, acı çekmekten bahsediyorlar.
tanımıyordum, hala da tanımıyorum, ve ancak onu tanımayan birinin üzülebileceği kadar üzülebilirim. bu başlığa üzüntümü ifade eden herhangi bir şey yazmam durumunda olaydaki samimiyetin sulanacağını bildiğim için de, böyle durumlarda kimse için başsağlığı dilemiyorum, mekanı cennet olsun, nur içinde yatsın vs. gibi entrylerle kimsenin vaktini almıyorum.
yaşarken kaç kişinin umrundaysa, bugün de o kadar insanın umrundadır tahminimce.
karmanızı başka yollarla yükseltmeyi deneyin, belaltına vurmayın.
aynı ortamda yazdığımız ancak tanımadığım birinin vefatına ne kadar üzülebilirim ki? içim burkuldu nihayetinde. Ölen birinin ardından son görev ''Allah rahmetini esirgemesin'' demek. Şimdi arkandan fatiha okusam faydası olur mu sana bilemem ancak şefaatçin çok olsun.Allah günahlarını affetsin.
''Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle. Hamd o âlemlerin Rabbi, o Rahmân ve Rahim, o, din gününün maliki Allah'ın. Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti. (Ya Rab!), hidayet eyle bizi doğru yola, o kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil. ''
birkac mesajla$ma, birkac konu$ma.. tani$lik bu kadardi. kucuk iskender okudugunu bilirdim, muhabbet etmi$tik oyle.
neyse, bilmedigim bir yerde mutlu olsun isterim.
edit: o biliyormu$: http://www.uludagsozluk.com/goster.php?id=3542497
bakıyorum da; nickaltı taziye defterine dönmüş. ulan manyak mısın, hiç görmediğiniz, tanımadığınız bir adam hakkında 1500. kez aynı şeyi yazıyorsunuz. ''allah rahmet eylesin, çok üzüldüm kardeşim. nazara geldin'' ne lan bu. 250. nick altı olacak birkaç tane sonra. yetmedi mi hala! tabi topic up oldukça, oylanıyorsunuz di mi, tilkiler sizi! allah rahmet eylesin bu arada.
sözlükte varlığından bile haberim olmadığı halde artık yokluğunun haberi beni bile bu kadar üzdüyse yakınlarına sabırlar diliorum. allah rahmet eylesin..
tanımadığım bir insanın ölüm haberini duyunca içimin bu kadar cız edeceğini hiç tahmin etmezdim.allah rahmet eylesin.ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı dilerim.