zaman zaman boş konuşsalar da aslında anlatmak istedikleri fikirler açık ve net olan yazarlardır, gecenin körüne canlı yayında konuşmak pek kolay olmasa gerek.
hiç de yerden yere vurulmayı hak etmeyen kişilerdir, gayet özgüvenli, fikrini onca kişinin içinde savunabilen, mantıklı konuşan alnından öpülesi arkadaşlardır. hepsini tebrik ediyorum özgüvenleri için.
facia olarak da görmedim şahsen.
aralarından biri de albüm tartışması esnasında demedi ki parası olan alsın olmayan almasın olayı ''kardeşim verirsin internete albümünü, isteyen parasını öder, isteyen ödemez. bak radiohead böyle yaptı çılgın gibi para kazandı. sanatçıların plak şirketlerinden kurtulup kendi özgürlüklerini ellerine alıp birşeyler çıkarttıkları zaman sanat yapacaklarını bildikleri halde plak şirketlerinin onlara reklam, ün ve para verecekleri vaadleriyle şirketlerin istediği müziği yapıyorlar''
okan bayulgen uludag sozluk olarak fikriniz nedir diye sordugunda mikrofondan kose bucak kacanlardan daha cok saygi duyulmasi gereken insanlardir. sanki araniza el bombasi atildi da aman aman kac diye bagiriyorsunuz. oraya gidip te tek kelime etmeyenlerin elestirme hakki olmayan yazarlardir.
ister göt olsunlar, ister göt etsinler, ayar versinler ya da ayar manyağı olsunlar, yahut hiçbir şey yapmadan ot gibi dursunlar; her zaman birilerinin mutlaka çıkıp "şunu şöyle yapmalıydılar" ya da "ben daha iyi yaparım" modunda eleştireceği insanlardır. bunu da göze almışlardır oraya çıkarken sanıyorum ki.
"sözlük yazarı" deyince insanlar büyük beklentiler içine giriyor haliyle, otisabi mevzusunda da herkes "aha şimdi herkese ayar verip öldürecek" beklentisi içine girmişti. ama onun da normal bir insan olduğu görülünce çok şaşırılmıştı nedense.