diş fırçası ve diş macunu üreticilerinin özenle gizlemeye çalıştığı, en iyi kazananlar listesinin üst sıralarını sürekli zorlayan diş hekimlerinin de çıkarları gereği, ettikleri hipokrat yeminini çiğnemek pahasına görmezden geldiği yalın gerçek.
fırça denen alet bir nevi eğe ya da zımpara işlevi görür. dişleri beyazlatmak ya da güya temizlemek maksadıyla fırçalamak mine tabakasını zayıflatır ve diş çürümelerine yol açar. kalsiyum, hidrojen, fosfat, gliserin gibi maddeler ihtiva eden diş macunlarının olumsuz etkilerini tahmin edebilmek için ise müneccim olmaya gerek yoktur. s.ke sürülecek kadar dahi aklı olan herkes bu yıkıcı etkileri kolayca anlayabilir.
büyük şehirlerde yaşayan çocuklar bebek denilecek yaşta diş hekimlerinin müdavimi olurken; diş fırçalama alışkanlığının gelişmediği kırsal kesimde yetişen insanların dişlerinin daha sağlıklı ve sağlam olduğu yadsınamaz bir gerçektir.
arkeolojik kazılarda gün yüzüne çıkan iskeletler de bu gerçeği teyit eder niteliktedir. üçbin, beşbin yıl önce yaşamış ve ölmüş insanların dişleri, sabah akşam diş fırçalayan saf insanlara nazire yaparcasına iskeletin üzerinde sapasağlam durmaktadır.
bunca sağlam kanıta rağmen diş fırçalamanın iyi bir şey olduğunu hala tekrarlayıp duranlar, -bilerek ya da bilmeyerek- diş macunu ve fırçası üretip pazarlayan vahşi kapitalistlerin ekmeğine yağ sürerken sağlıksız bir neslin yetişmesine katkıda bulunan gafillerdir.
fırçalamamak daha zararlı olacağından gözardı edilmesi doğal karşılanabilecek gerçektir. madonna'nın 50. yaşgününü manşetlere taşıyan bir ülkede bu gerçeğin gündeme gelmesi ihtimalini düşünmek bile istemiyorum.
doğru olma ihtimali kuvvetlidir. dişleri fırçalamak değil dişleri temizlemek gerekir. ayrıca dişleri ve diş etlerini güçlendiren yiyecekler tercih edilmelidir.
ishguzar, yazar arkadaşımızın damping şeklinde ortaya attığı, gerçekliği yıllardır, bilinip saklanan sırdır.
işler de durgundu bayadır.
(bkz: aferin çok iyi düşünmüşsün)
balta girmemiş ormanda yaşayan afrika yerlilerinin dişleri döküldüğü zaman öldüğü gerçeğini hatırlamamıza neden olan aslında gerçek olmayan gerçek.
mevzu şudur;
afrika yerlileri genelde et vb. şeylerden başka bir şey yemedikleri için dişleri döküldüğü zaman yemek yemek eylemi icra edemeyip öteki dünyaya göçerler. yani adam dişlerini günde 2-3 defa fırçalasa ne dişleri dökülür ne de ölür. demek ki neymiş diş fırçalamak zararlı değilmiş.
ishguzar adlı yazarın eksik kalan tespitidir. diş fırçalamanın yanında dolgu ve kanal tedavisi de aslında çok zararlı şeyler. dişlerin diplerinden sinirler alınıyor, dişin üstüne yama filan yapılıyor. gerek yok bunlara da bana bir şey olmaz, baksana eski zamanlarda yaşayanlara hepsi turp gibi.
bu başlığı açan şahsı ciddiye almış oluyorum malesef bu cevabımla ama olsun. birincisi diş hekimleri mezun olurken hipokrat yemini etmezler. ikincisi diş fırçasıyla mine tabakasını zayıflatmak mümkün değildir. macunlardaki flor maddesi diş minesini güçlendirir. dişin anatomik formunu ve diş çürümesinin mekanizmasını bilmeden bu kadar atıp tutmak nasıl bir kafayla olur onu da anlamadım. bu arada geçmiş zamanlardaki beslenme farklı olduğu için o zamanlar diş hastalıkları da daha azdı. demek ki neymiş vakıf olmadığın konu hakkında bu kadar yazı yazarsan adama cevabını verirlermiş.