müslümanlık oyunu oynayanların atabileceği en son iftira. en çirkini.
bu kadar iyi müslümansanız sadece allah'ın bilebileceği şeyler için fikir yürütmenin de allah'a şirk koşmak olacağını biliyorsunuzdur umarım.
bir de bu yönden bakın bakalım. belki cehennemdem el sallarsınız cennete giden atatürk'e.
al bu da bonus olsun senin dilinden.
nisa suresi 48. ayet meali: "doğrusu allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. ondan başkasını ise dilediğine bağışlar. kim allah'a ortak koşarsa pek büyük bir cinayeti iftira etmiş olduğunda şüphe yoktur."
devletimize, milletimize dokunduğu faydaları düşündüğümde, isterse ateist olsun, ezanlar memleketimde sayesinde okunuyor diyebilirim. cehennemde yanıp yanmayacağını da allah bilir. biz bilemeyiz.
sen ne dediğini bilmez, bok atmak için başkalarının dinine laf atan pis yobaz. çık sokağın ortasından bir adam çevir dinini sorgula sana ne diyecek bakalım. ''sanane lan'' diyecek.
herkesin dini kendinedir. bi s*ktir git çay koy şimdi.
dinibütün bir insan olarak yazmadığı aşikâr arkadaşın,
nitekim müslümanlığı bilen bir kişi, onun savunucusu olan bir kişi;
cehennemde kimin yanıp yanmayacağını allah'tan başkasının bilmediğini bilir!
atatürk'e laf atacam diye allah'a şirk koşuyor bu insanlar.
yuh ama.
atatürkün, islamiyet' ten ve hz. peygamberden övgüyle ve hürmetle bahseden, müslümanlığından dolayı iftihar ettiğini dile getiren pek çok sözü vardır. milli mücadelenin kazanılmasından sonra, çıktığı yurt gezilerinin birinde, 07.02.1923 tarihinde balıkesir zağanos paşa camiinde atatürk halka şu hutbeyi îrad eder:
ey millet! allah birdir, şânı büyüktür. allahın selâmeti, âtıfeti ve hayrı üzerinize olsun. peygamber efendimiz hazretleri, cenâb-ı hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe memur ve rasûl olmuştur. kanun-ı esâsî, cümlenizce m a l u m d u r ki, kuran-ı azîmüşşândaki naslardır. insanlara feyiz ruhu vermiş olan dinimiz, son dindir, ekmel dindir. çünkü dinimiz akla, mantığa, hakikata tamamen tevafuk ve tetabuk ediyor. eğer akla, mantığa ve hakikat tevafuk etmemiş olsaydı, bununla diğer ilahi doğal kanunlar arasında tezat olması icabederdi. çünkü bilcümle kevni kanunları yapan cenâb-ı haktır.
arkadaşlar! cenâb-ı peygamber, mesaisinde iki dâra yani iki haneye sahip bulunuyordu. biri kendi hanesi, diğeri allahın evi idi. millet işlerini allahın evinde yapardı. efendiler, amiler birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp kalkmak için yapılmamıştır. camiler, tâat ve ibadet ile beraber din ve dünya için neler yapmak lazım geldiğini düşünmek, yani meşveret için yapılmıştır (söylev, c ii, s 94)
atatürk, fransız gazeteci maurice pernonun, din hakkında sorduğu sorulara şu cevabı verir:
siyasetimiz dine aykırı olmak şöyle dursun, din bakımından eksik bile hissediyoruz. türk milleti daha dindar olmalıdır, yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır, demek istiyorum. dinime, bizzat hakikate nasıl inanıyorsam, buna da öyle inanıyorum. fiuûra aykırı, ilerlemeye engel hiçbir şey içermiyor (enver ziya karal, atatürkten düşünceler, s 73).
16 mart 1923te adana türk ocağında yaptığı konuşmada ise atatürk dinimiz hakkında şöyle der: görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep din kisvesi altındaki küfür ve melanetten gelmiştir. halbuki elhamdülillah, hepimiz müslümanız, hepimiz dindarız.... bilhassa bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçü vardır. bu ölçüyle hangi şeyin dine uygun olup olmadığını kolayca takdir edebilirsiniz. hangi şey, akla, mantığa, halkın menfaatine uygundur, biliniz ki, o bizim dinimize de uygundur. bir şey akıl ve mantığa, milletin menfaatine, islamın menfaatine uygunsa kimseye sormayın, o şey dinidir. eğer bizim dinimiz aklın, mantığın tetabük ettiği (uygun düştüğü) bir din olmasaydı, ekmel (en mükemmel) olmazdı, âhir(son) din olmazdı.
--
dolmabahçe sarayında, tercüme bir kitabın kendisine arz edildiği bir mecliste, atatürk şu sözleri sarfeder: hz. muhammedin bir avuç imanlı müslümanla mahşer gibi kalabalık ve alabildiğine zengin kureyş ordusuna karşı bedir meydan muharebesinde kazandığı zafer, fâni insanların kârı değildir, onun peygamberliğinin en kuvvetli delili işte bu savaştır. (ahmet gürtaş, atatürk ve din eğitimi, s 26-27).
efendım ataturk alkol kullanıyormuş, vay efendım ataturk dul bır kadınla mektuplasıyormus, yok efendım ataturk müslüman degılmiş..
sana ne hacı, sana ne? atatürk müslüman olsa sana ne, alkol yüzünden ölse sana ne, çapkın bir adam olsa sana ne? sana bir giren çıkan mı var ki bu kadar peşine düştün bunun?! hala bunun ayrımını yapamayacak zihinyette insanlara yazıklar olsun! atatürk de senin benim gibi bir 'insan'dı. bir insanda olabilecek her türlü zaaf, alışkanlık onda da olabilirdi. var veya yok noktasında değilim olayın bak, beyninin kıvrımlarını kullan, algını aç birazcık. Atatürk'ün beni, seni ilgilendiren kısmı bu ülke için yaptıklarıdır. cesaretidir, onurudur, elindeki imkan yetersizliğine rağmen kararlılığı, azmi, milletine inancıyla başardıklarıdır. Atatürk büyük bir liderdir. geri kalan şeyler onun özel hayatıdır. kimsete de bu konuda ahkam kesmek düşmez.
(bkz: sözlükteki zebaniler cehennemliklerin listesini açıkladı)
iftiralarla, yalanlarla insanları karalayan kişilerinin kendilerini cennetlik görmesi kadar saçma başlık ve entry bütünlüğüdür. (bkz: yazar bu başlıkta sadece sıçmakla kalmamış)
1 - atatürk islamiyetin değil islamı kendi kötü amaçları için kullananların ülkeye ve halka zarar verdiğini söylemiştir. (bkz: lafı olduğu şekilde anlamak)**
2 - macarlara hitaben söylediği laf bir birimizi din uğruna öldürüp, ayrılıklarımızdan dolayı düşman olacağımıza, ortak paydalarımızı birleştirip dost olup, farklılıkları bir kenara bırakmanın ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktır.
3 - allah eğer ki insanı hop diye gökten indirecek olsaydı neden bunca yıllık evrim sürecini gerçekleşmesi için akışına bıraksın. eğer sadece insanlığın bir anda yer yüzüne inmesini isteyecek olsa bunca hayvanı, bitkiyi ve insanı çok daha önceden, dünyanın yaşanabilir koşullara gelmesinin ardından gerçekleştirebilecek kudrete sahipken bu çaba neden? ne yazık ki körlemesine inanan dincilerimiz* bunları görmezlikten gelmeye inatla devam ediyorlar.
4 - 'gökten indiği sanılan'la sadece bilenmediği dolayısıyla öyle olduğunun düşünüldüğü; 'gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan'laysa insanlar adına bir şey yapmak için insanlardan esinleniyoruz denilmeye çalışılmıştır. fakat her zamanki gibi düz mantık kelimelerin esas anlamının görülmesini engellemiş, çoğu kişinin hala darwinist evrimi tamamlayamamış olduğunu göstermiştir.
(bkz: hadi canım artık çayları getir)
tanrı : cehennemde yanacaksın mustafa kemal .
atatürk : neden tanrım ?
tanrı : sen değilmisin böyle bağnaz ve kıt beyinli insanları yedi cihan devletinin elinden kurtarıp dinini serbestçe yaşamasını sağlayan ?
atatürk : evet tanrım .
tanrı : ozaman yanmayı hakediyorsun !
atatürk : neden ama , fenamı sana inanan kullarını kurtardım hemde müslümanlar .
tanrı : müslümanlıkta riya ,şer ,iki yüzlülük , iftira , arkadan vurma ve bunun gibi şeyler yoktur ! bunlarmı müslüman ?
atatürk : özür dilerim tanrım ama ben bu millet için sizinde dediğiniz gibi yedi cihan devletine savaş açtım ve ben yine bu insanlar için cehennemde yanmayı göze alırım !
tanrı : aptal herif ...
zaten dünyada ki tüm bilim adamları, mucitler, akil insanlar, sanatçılar cehenneme; fetoş, hüseyin üzmez, adnan oktar vb. gibileri cennete gidecek di mi?sizin cennete de bunlar yakışır zaten ne işi var atatürk'ün...
hem atatürk'ün anısına iğrenç bir saygısızlık yapması hem de dine küfür etmek için fırsat kollayan sırtlanlara bekledikleri fırsatı vermesi sebebiyle bariz kötü niyetli olarak değerlendirdiğim önerme.
nedir bu sözlükteki atatürk düşmanlığı? fransız, ingiliz, italyan sömürgesi olmadığınız için mi bu hırçınlığınız? ülkenin dört bir yanından ezan sesinin yükselmesi mi sizin karnınızı ağrıtan? edirne'den kars'a kadar dalgalanan türk bayrağı mı içinizi acıtan? annenizin, eşinizin, kız kardeşinizin, ablanızın özgürce yaşaması mı sizi böyle öfkelendiren? cehennemde kimin yanacağı bilinmez ama dini kullanarak, atatürk düşmanlığı yaparak, devlet dairelerinde kadrolaşarak, ülkeyi bölen al bayrağa ihanet eden tarikat ve cemaat liderlerine ve bu insanların sapkın yandaşlarına cehennem bile fazla.
"iyi de sana giren çıkan ne?" diyerekten tıkladığım başlık. yukarıda kim ne yazmış, kim neyi savunmuş, kim ne saçmalamış hiç bakmadım bile. sadece şunu sormak isterim; ulan dini bütün kişi madem o kadar çok şey biliyorsun da kimin müslüman kimin kafir olduğunu sadece kurban olduğum allah ın bilebileceğini bilmiyor musun? hadi onuda geçtim, harbiden sana giren çıkan ne?
bazı değerler vardır dokunulmaması gerekir. bazı değerler vardır yanlış olduğunu bilsende saygı göstermen, ses çıkarmaman gerekir. din gibi, gelenek-görenek gibi, düşünce gibi, atatürk gibi.
açtında kalbine mi baktın münafık.
sen kendi donunda ki yanlış taharetten kalan bokları temizle önce sonra konuşuruz.
sen kimsin ki, bir insanın imanı, hatta mahşerden sonra belli olacak kararını tespit etmeye kalkıyorsun.
sen kimsin ki bu konuları irdeleme cüretini gösteriyorsun.
bu haddini aşmış terbiyesizliğini derhal düzelt.
bu yaptığın yüzünden senin kesin münafık olduğunu ispatlayan bir çok hadisi şerif hatta hadisi kutsiler var.
yazar kendisiyle çelişki de, dokunmayın garibana, aklı karışmış.
zira bakınız: (#8323268)
yukarıdaki entry de kimin cennetlik kimin cehennemlik olacağına karar verebilen gerizekalılarla dalga geçmiş ama kalkmış aynı şeyi yapmış.
yine de;
kanısınca cehenneme gidecek atanın, elini mi tutacaksın ? diye sormak istiyorum. ne dert oldu anlamadım ki.önümüze binlerce kanıt dökseler ne fayda, bize ne. yazık.