o dönemin hükümdarlarına bağlı olmaları,
bir insanın tanrı olduğunu veya tanrı ile görüştüğünü iddia ederek ortaya atılmaları,
tanrıya ait olduğu iddia edilen kanıtsız istek emir ve arzular
ve elbette buna itaat etmeyenlerin kızartılma tehditleri.
o dönemler din adı altında insanları tanrı maskesi arkasından yönetmek bir trend idi,
dinler yayıldığı imparatorlukların sınırlarından çıkamıyor, yoksa tanrı hükümdarlar mıydı.
Kadına verilen değerin erkeğe verilenden az olmasıdır.
iyi ya da kötü sorgulamak amacında değilim fakat görünen köy kılavuz istemez. Tüm kitapları okuyarak islamda karar kılmış biri olarak söylüyorum. Şöyle ki tüm dinler zaten aynı amaca ve yaratıcıya sahiptir. Neredeyse tamamı ortaktır. Zira her gelen peygamber kendinden önce gelen peygamberi red etmemiştir. onun varlığının ve öğretilerinin üzerinden gitmiştir. Kutsal kitaplara bakarsanız; öğretiler aynı örnekler farklıdır..
Dinlerin ortak noktası, ahlaklı ve inançlı bir toplum oluşturmaktır. ortadoğu'da gördüğümüz gibi dinin siyasallaşması ise bizzati dinin özünün çarpıtılmasına, siyasi çıkarlar ve anlayış çerçevesinde yorumlanmasına, meselelerin akıl ve mantık çerçevesinde çözülmesini engeller, farklı mezhep ve yaşam tarzlarının dışlanmasına yol açar. dinin siyasallaşması, eleştirel düşüncenin ortadan kalkmasına yol açar. zira kendisini siyallaşan dinin temsilcisi olarak gören yönetici sınıfı eleştirel düşünceyi, dini ve manevi değerlere bir saldırı olarak algılar. halbuki yöneticilerin savunduğu görüşlerin temelinde, dar ideolojileri ve yaşam biçimleri vardır. bu nedenle dinin siyasallaşması dine, toplumsal gelişime ve toplumun bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehdit unsurudur. modern devlet ve toplum anlayışını ret eden bir görüş sistemidir.
