dinler arası diyalog

entry216 galeri18 video3
    26.
  1. dinlerin birbirlerine giydirip üstünlük elde etme ve ayar verme çabası şeklinde cereyan edecek karşılıklı konuşmalardır. Fitbol maçı kibin.
    2 ...
  2. 27.
  3. dinler arası diyalog ve hoşgörü her zaman vardı. islamiyet geldiğinden beri vardı.

    ancak fethullah gülen'in dinler arası diyalogtan kastı, papanın elini öpmek, kelime-i tevdihidi eksik sölemek ve dinden çıkmaktır. tüm dünyayı hristiyanlaştırmak için yapılmış bir plandır. yazıktır, günahtır.

    dinler arası hoşgörü ve diyaloga evet, ama fethullah gülen'in dediği gibi değil. tuzağa düşürmek istediği gibi değil...
    4 ...
  4. 28.
  5. Papalık Dinlerarası Diyalog Kurulu Başkanı Kardinal Jean-Louis Tauran'a göre imkansız olan şey.
    ne demiş kendileri:
    "Müslümanlar, Kuran'ı Allah kelamı olarak gördükleri için Kur'an'ı derinlemesine tartışmayı kabul etmiyorlar. Bu yaklaşımla inancın içeriğini tartışmak zor".
    Kardinal Tauran ayrıca, Hıristiyan ülkelerde camilerin inşa edildiğini ancak Müslüman ülkelerde kilise inşa edilmediğini ileri sürerek bunun da tartışılması gerektiğini ileri sürdü.
    2 ...
  6. 29.
  7. Geçtiğimiz günlerde Londra'da, Fethullah Gülen düşüncesi,dinler arası diyalog dandinisi hareketi üzerine bir konferans yapılmış.

    --spoiler--
    Haber ve izlenimleri başta Zaman (ve tabii Today's Zaman) gazetesi olmak üzere, muhafazakâr yazarlardan okuyoruz.

    'Gülen'den bahsedilmeden islam dünyası araştırılması yapılamaz'mış,

    'Huntington'ın çatışma gördüğü yerde Gülen barış imkânı arıyor'muş.
    'Gülen ve barış inşasına yaptığı küresel katkı' ne kadar önemliymiş.

    Ne barışı, ne küresel katkısı? Hangi barış, ne katkısı? islam coğrafyası işgal, savaş, savaş tehdidinden yıkılıyor. Söz konusu konferansın yapıldığı ingiltere'de temel hak ve özgürlükler Müslümanlar söz konusu olduğunda askıya alınmış vaziyette. Tüm bunlardan bahsetmeden kimle ne diyaloğu kurulacak? Bu olsa olsa başını kumdan çıkarmayan devekuşu barışı, devekuşu diyaloğu olur.

    ingiltere'nin yeni Başbakanı Gordon Brown, görevi devralır almaz, haziran ayında yaptığı bir konuşmada yeni Soğuk Savaş ilan etti.

    Soğuk Savaş döneminde kullanılan ideolojik mücadele, benzeri metotlara ihtiyaç duyulduğundan söz etti.

    Fethullah Gülen düşüncesi, hareketi denilen yapı, bu tür bir mücadele için bulunmaz araçlardan biri olabilir.

    Nitekim, Londra'daki konferansın yayımlanan bildirilerinde, Gülen'in barışçı mesajlarının 'öfkeli' Müslümanları yatıştıracağı yönünde görüşler dile getiriliyor.

    Müslümanların yaşadığı coğrafya işgal edilecek, henüz işgal edilmeyenler tehdit edilecek, ama Müslümanlar öfkelenmeyecek, barış, diyalog söylemiyle uyutulacak öyle mi?

    Dahası, Batı dünyasının tehdit olarak gördüğü islam kökenli şiddet, öfkeli Müslümanların silaha sarılmasıyla başlamadı. Afganistan'da Sovyet işgaline karşı, radikal islam ideolojisinin ve cihat hareketinin ABD başta olmak üzere müttefikleri tarafından desteklenmesi, bakılıp büyütülmesiyle başladı.

    Artık, radikal islam'a ve cihada gerek kalmadığı bir döneme girilmesi ve işlerin kontrolden çıkması ile sorun islam'a veya Müslümanlara ilişkin bir sorunmuş gibi takdim edilmeye başlandı.

    Sanki mesele islam'a ilişkin bir mesele imiş de, ılımlı, barışçı yorumlar öne çıkarsa sorun çözülecekmiş gibi davranmanın hiçbir anlamı yok.

    Küresel çatışmanın diyalogla çözüleceğini iddia etmek için, peşinen sorunun islam'ın iyi anlaşılmaması gibi bir nedenden kaynaklandığını düşünmek gerekiyor.

    Oysa, konu bu kadar basit değil.

    Dahası, sorunun kaynağı, sadece Müslümanlar falan değil. Batı dünyasının çıkarları peşinde, onlarla işbirliği yapan islamcı hareketlerden şikâyet etmek için bile, hangi Batı politiklarının bu istikamette yapılar ürettiğini sorgulamak gerekiyor.

    ABD önderliğindeki Batı ittifakı, Soğuk Savaş dönemi boyunca, Müslüman coğrafyada Sovyetler ve sol tehdide karşı islami hareket ve çevreleri destekledi.

    Bu işbirliği Soğuk Savaş'ın son perdesinde, yani Sovyetler'in çözülüş sürecinde doruk noktasına çıktı.

    Bu noktada, Afganistan'daki Sovyet işgaline karşı radikal islam, iran islam Devrimi'ne karşı ılımlı islam hareketini desteklemek gibi iki yönlü bir politika izlendi.

    Fethullah Gülen hareketi, ılımlı islam kanadının bir unsuru olarak desteklendi. Yoksa, dünyanın dört bir yanında okul açmak, faaliyet göstermek, kendi halinde bir sivil hareketin tek başına başaracağı şey mi?

    Şimdi, belli ki, bu hareket benzer bir rol üstlenme hevesinde.

    Bu hareket içinde yer alan insanların birçoğunun iyi niyetle barıştan, diyalogdan yana olduğuna hiç kuşkum yok.

    Ancak genel tablo içinde ne rol oynadıklarlarını sorgulamalarını beklemek durumundayız.

    Yoksa, yeni Soğuk Savaş'ın bir uzantısı olmaya devam edecekler.

    Barış istiyorlarsa önce Irak işgaline karşı çıksınlar, diyalog istiyorlarsa, bir de Iraklı direnişçilerle konuşmayı veya onları dinlemeyi denesinler.
    --spoiler--
    (alıntıdır)

    ekleme: "gavurun atına binen, gavurun kılıcını sallar" sözünden haraketle: fethullah gülen kişisi gavurun verdiği at ve silahları bu topraklar üzerine savurmakta hem de en acımasız şekilde! şakird, cemaat üyesi,sempatizanı artık her neysen... eğer ki bu yapılanları göremiyorsan: senin gözün kör olmuş! ve sen halen daha bu yapılanlara karşı "ben müslümanın" diyebiliyorsan: yazıklar olsun senin müslümanlığına,yazıklar olsun senin insanlığına... sen ki allah yolunda ilerleyeceğini sandığın bu düzenekte ancak ve ancak amerika'nın köpeği ve orta doğu'daki maşası olursun! ama unutma ki bu ülke ve türklük için yaptığın her hainlik cezasını er ya da geç bulacaktır.
    3 ...
  8. 30.
  9. harettin karaman'ın
    "son yıllarda dinler arası diyalog toplantılarını daha çok belli bir cemaatin mensupları yürüttüğü için işin geçmişini bilmeyenlere, bu faaliyette kötü bir niyet bulunduğu zannı verilmeye çalışıldı. Aynı cemaat Abant toplantılarını da tertip ediyordu ve buraya yalnızca bir dine inananları veya ilahiyatçıları değil, ülkenin kanaat önderlerini, kamu oyunu etkileyen ve önde gelen düşünür ve yazarları, bunların dine inananlarını ve inanmayanlarını -her yıl listeyi değiştirip daha çok ve çeşitli katılımcı çağırarak- toplantıları sürdürüyordu. Son yılda yurtdışına da taşarak ABD ve Brüksel'de Abant platformlarının benzerlerini tertiplediler. Bu faaliyetin de altında çapanoğlu arayanlar oldu, oluyor. Benim bizzat şahit olduğum gerçek odur ki, tertip heyeti her defasında şunu tekrarladı: "Biz başlattık; istedik ki, kavga yerine barış, kaos yerine düzen ve huzur, güvensizlik yerine güven, birbirini anlamamak ve dinlememek yerine anlamak ve dinlemek; paylaştığımız tek ülke ve tek dünyada bütün insanların zarar gördüğü olumsuzluklar yerine bazı olumlu gelişmeler.. olsun! Sizler isterseniz biz size hizmet etmeye devam ederiz; ama başka bir gurup, heyet, sivil toplum örgütü bu işi üstlenirse memnun ve yardımcı oluruz." Ama bu işe sahip çıkan bulunamadı, hizmet yine aynı heyetin omzunda kaldı." diyerek anlattığı durumdur. devamı linktedir.

    http://www.hayrettinkaram...azi/laikduzen/4/ek-04.htm
    1 ...
  10. 31.
  11. papaya papa hazretleri diyen birinin, onderliğini yaptıgı proje muslumanlar indinde menfii olamaz,zira bir kafire ""hazret"" diyerek hitap etmek dinden çikıma sebebidir.ha bide papaninelini open fetullah muritleri vardır.
    diyalogdan papanın istediği şudur: tamam siz la ilahe illallah deiyin ama muhammeden resulallah demeyin ,diyalog yapalım... oldumu be papa ... tamam feto saf da bizede aynı muameleyi yapma kırıyosun bizi ama .
    (bkz: fetullah gulen)
    1 ...
  12. 32.
  13. nedenini tam olarak bilinmeyen kaypak bir projenin adıdır. insanlar arası dialog halloldu da dinler arası mı kaldı?
    1 ...
  14. 33.
  15. bakınız: dinler arası diyalog ile dindarlar arası diyaloğu karıştıranlar
    0 ...
  16. 34.
  17. --spoiler--
    "Zalimlere asla meyletmeyin. Aksi takdirde cehennem ateşi size dokunur. Sizin Allah'tan başka dostunuz yoktur. Sonra yardım görmezsiniz."
    Hud:113

    "Onlardan bir çoklarının kafirleri dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin kendilerine takdim ettiği şey ne kötüdür. Allah onlara gazab etmiştir. Onlar ebedi olarak azab içinde kalacaklardır."
    Maide:80
    --spoiler--

    copy paste nin birer marifeti de olsa konuya kuran isiginda bakmak gereklidir.
    0 ...
  18. 35.
  19. araştırmadan bilip bilmeden herkesin bişeyler salladığı konudur.
    0 ...
  20. 36.
  21. sonu senin inancın sana, benim inancım bana şeklinde biten diyaloglardır.
    0 ...
  22. 37.
  23. - suudi arabistan da güzelmiş, çöller falan filan. iyi olduğu ülkenize geldiğim.
    - evet güzel oldu, yarın sizi kabe'ye götüreyim.
    - yok ben girmiyeyim ya ateistim.
    - hanım hançerimi getir.
    2 ...
  24. 38.
  25. imam/ lan edward, sizin eşref için çoluk çocuk peşinde koşuyor diyorlar, kadın yasak diye iyice bozdunuz niyeti ha.. ahaha..
    haham/ ehehehe..
    papaz/ kardeşim cahil cahil konuşup adamın asabını bozmayın, ben ortodoksum bir kere öyle bir yasak durumu yok.. ayrıca bir kaç uçkuru düşük bir halt yedi diye bütün hıristiyan aleminin lekelenmesi de son derece ayıp..
    imam/ haha hadi lan kıvırma.. siz cima yapabiliyormusunz yani lan bilmiyordum ben..
    papaz/ tabii ki olum, ayıpsın..
    imam/ hey koçuma benim be helal olsun.. ama bizim veletlere yaklaşma da sen yine de..
    haham/ hehehe..
    papaz/ hasan abi ayıp ediyorsun ama..
    haham/ şşt edo o değil de benim bir 40 kağıt vardı eğer verebilirsen çok kral olur lazım şimdi bana da..
    papaz/ eh be haimciğim be kaçmıyoruz ya sen de ne çamur adam çıktın iyi ki bir borç aldık vereceğiz tamam..
    haham/ yok abi ayıpsın ne zaman istersen.. ben hatırlatıyım da..
    imam/ olm bunların huyu böyle sende ne alırsın yahudi adamdan para burada hasan abin varken..
    papaz/ abi senden de rica etmiştim hatırlıyorsan vermemiştin.. şu an durumum yok demiştin..
    haham/ bunların huyu böyle edo biz en azından veriyoruz sonra kitliyoruz adamı.. hehe..
    imam/ tamam ulan ayar etmeyin adamı.. hayret bir şeysiniz ha.. şşt bakın lan şu budist herif geliyor, biraz makara yapalım.. lan keeel!!!... o ne lan öyle turuncu fistan giymişin karı gibin..
    papaz/ ahaha.. aha kaçıyor adam..
    ....
    6 ...
  26. 39.
  27. bilim ve liberalizm nedeniyle hızla güç kaybeden semavi dinlerin yardım çığlıkları. biraz güç kazansınlar birbirlerini düdüklemeye devam ederler.
    2 ...
  28. 40.
  29. Kur'anda yer alan "Allah katında din islam'dır" ayetinden şüphesi olanların başlattığı ve kimin işine yarayacağı dünden belli olan "monolog".

    Bu kavramı ortaya atanlar,"dinlerarası hoşgörü" isimli bir başka kavramın da müdafiidirler.Lakin "hoşgörü"denen şey,birilerinin aman dilemesi ya da muhtaç olması sonucunda gerçekleşebilecek bir olgudur.örneğin,çocuklara hoşgörü gösterilir,çünkü çocukların zekalarının çok da olgunlaşmadığı varsayımıyla hareket edilir.

    osmanlı'nın diğer dinlere hoşgörüsünden bahsedilir,doğrudur.nitekim kendi topraklarında mutlak bir otoriteye sahip olan osmanlı,azınlık olarak adlandırılan gayrimüslimlere karşı oldukça hoşgörülü davranmışlardır,hatta ortadoks kilisesinin ekümenik olması durumunu muhafaza ederek bunu siyasi bir koz olarak da kullanmıştır.osmanlı'nın hoşgörülü olarak değerlendirilmesinin bir diğer sebebi de,osmanlı topraklarında yaşayan müslümanların ve tüm devlet erkanının islam dininin üstünlüğünden emin olması ve diğer dinlerin hiçbir şekilde taraftar bulmasının imkansızlığı sebebiyle diğer dinleri hoşgörmesidir.

    malum bir çevreden yayılan "dinlerarası diyalog,dinlerarası hoşgörü" anlayışının saçmalığı da burada yatmaktadır.hoşgörü,ancak kuvvetli olan cenah tarafından gösterilebilecek birşeydir.oysa dünyanın sair coğrafyalarında yaşayan müslümanların haline bir bakın;ırak tozduman,afganistan içler acısı,filistin'de tecrit tam gaz,doğu türkistan müslümanları çin mezalimi altında bitap vaziyette,iran'ın tepesine amerika bindi binecek,çeçenistan'da rus zulmü sürüyor,kosova'da akıtılan müslüman kanı yeni durdu ve bölge yeni katliamlara gebe olabilir,vesaire vesaire...netice-i kelam,müslümanlar hiç de birilerine hoşgörü gösterebilecek kuvvette değiller.bütün bunlar gözümüzün önünde cereyan ederken,kalkıp da "müslüman"ların "biz size hoşgörü göstermek istiyoruz" diye ortaya çıkmaları oldukça trajikomik ve zavallıca bir anlayışın tezahürü olarak beliriyor.biz hoşgörü mavalları anlatır ve dinlerken,yukarıda saydığım müslüman coğrafyalarda bombalar inmeye devam etsin,tecavüzler gırla gitsin,guantanamo'lar zulmü artırarak sürdürsün,müslümanlar fişlensin,islam=terörizm olgusu kuvvetlensin,ama biz hoşgörü diyelim,diyalog diyelim.

    hoşgörü masalları okuyanlar,geçenlerde ingiltere parlamentosunda tartışıldılar;fethullah gülen hareketinin islam dünyası'na olumlu katkıları"ydı konu başlığı.aynı ingiltere parlamentosu'nun ırak işgaline bayıla bayıla onay vermesi ve o parlamentoya başbakanlık eden tony blair'in "ırak savaşı kararı'nın alınmasında haçlı duyguları oldukça yoğundur"mealinde bir cümle sarfetmiş olması,ingiltere'nin islam ve müslümanlar adına hayırlı bir işe vesile olamayacağının açık bir göstergesi olsa gerektir.

    oldukça netameli olan bu konu üzerine milyonlarca şey daha söylenebilir,rand cooperation raporları örneğin..meraklısı araştırsın,zaten herşey ortada.tek ihtiyacımız olan şey,doğru bir kavramlar muhasebesi yapmaktan geçiyor kanısındayım.
    1 ...
  30. 41.
  31. bop'un * manevi ayağını oluşturtan oluşum. din gibi dünya halklarının çoğunun hassas olduğu noktalara dokunarak kirli siyasi emellere ulaşmayı hedeflemektir asıl amaç. bu hareketin içinde bulunanları göz önünde bulundurunca işin içinde maneviyattan çok siyasetin olduğu rahatça anlaşılacaktır. diğer taraftan dinlerin dünya tarihinde nelere malolduğu akla getirilirse "keşke amacına ulaşsa" diye umut edebiliriz; ancak bu kadro ile aldatmacadan öteye gitmesi mümkün görünememekle birlikte, bazılarının keselerini daha çok doldurup gözümüzün içine baka baka takiyye yapmasından başka bir sonucu olmayacaktır.
    0 ...
  32. 42.
  33. dinler arası diyalog dandinisini savunan kişilerin önce diyalog nedir onu bilmeleri gerekmektedir. Fransızca'dan dilimize katılmış bu terim "Karşılıklı konuşarak belirli husularda Anlaşmak ve uyum sağlamak ve de bu yolda çalışmak" anlamına gelirmiş. şimdi islam dini hangi din ile konuşarak karşılıklı uyum sağlama yolunda emin adımlar atacaktır? hangi husular konusunda ortak kara vereckler? ne katacaklar acaba islam dini içine başka dinlerden? ayrıca, fethullah efendi bunu bütün islam alemi adına yapmaktadır ama tüm islam alemi fethullah efendiye aynı şekilde katılmakta mıdır?
    hem dil bilmi açısından hemde bir sosyolojik kavram olan din açısından bu işte bir terslik olduğu belli. kesinlikle bir terslik var ama okyanus ötesinde oturan ağalak peygamberlerine sonsuz biat etmiş kullarının bu tersliği idrak etmeleri imkansız. yazık!
    1 ...
  34. 43.
  35. bir cok insanin "ambivalent" bir goruse sahip oldugu sorunsal. diyalog, insanlar icin, ve hicbir sekilde kacacak, sakliyacak, eksik kalacak bir tarafimiz yok hem dini, hem medeni, hem kulturel vs vs bakimdan. Fakat karsidaki muhattapimiz bizi "evil"olarak goruyorsa, "ne diyalogu kardesim, biz dini ve kulturel bir zeminde catisma olduguna inaniyoruz" diyerek kendilerini bizim zittimiz olarak niteliyorlarsa, bizim en azindan bizden bazi hosgoruculerin "diyalog diyalog" diye ellerini ovusturarak bir araya gelme cabalari tam bir ACZIYET goruntusu olusturmakta maalesef. hem hangi diyalogdan bahsediliyor anlamakta guzluk cekiorm acikcasi: belki evinde aile bireyleriyle, sokaginda komsulariyla saglikli bir iliski kurmak gibi bir amaci olmayipta, bu diyalog elcilerimizin (!) "the others"larla girmeye calistiklari ortak zemin, ortak payda arayisi ne buyuk tezat, ne buyuk paradoks.
    0 ...
  36. 44.
  37. al-i imran 19'u tanımayan yani yüce yaratana şirk koşan ama bizden daha dinci olan fetoş hocanın ve nurcu tayfasının ortaya attığı islamiyet düşmanlığıdır. al-i imran 19 ne diyor; allah katında din islamdır.
    hakkın gelip batılın haram olduğuna "inanmayan" ey müsürman fetoşcular (küfüre girdiniz müslümanlıktan çıktınız tövbe ediniz) , hak ile batılı nasıl diyaloğa sokarsın! onu allah kabul etmez, bunu allah kabul etmez der durursun.. peki ya allah bunu kabul eder mi? sana göre edecek çünkü din de tekelinizde değil mi?... peki ya din tekelleştirilir mi? sorun kendi hocalarınıza (kapalı alanda) dinleri diyaloğa sokmak sizce caiz midir hocam! sizi gidi hokkabaz hocalar sizi...
    dinler arası diyalog yahudilerin safsatası islamiyeti yıpratma politikalarından birisidir, amerikanın yanlışlıkla camiiyi bombalayıp bizlere bunu izletmesi gibi birşeydir bu da, nabız yokluyorlar. yahudileşiyorsun ey diyalogçu! islam toprakları oldu kan gölü, bu diyalogçular sanki mezarda ölü, akan bütün kanlar hak için aksa, esir mi olurdu mescid-i aksa!!! durmak yok diyaloğa devam...
    1 ...
  38. 45.
  39. siyonizm'in ve emperyalizmin yeni oyunudur. amaclari toplumlarin dinleri hakkindaki bilgisizliklerinden faydanalarak, butun dinleri kendi cikarlarina hizmet eder duruma getirmektir.

    bu anlamda 3 semavi din olan hristiyanlik, musevilik ve islamiyet'i "ibrahimi dinler" adi altinda yeniden tanimlayarak bu dinlerin mensuplarini yahudilerin kontrolu altina almaktir butun amaclari. hedef uzun vadede tum dunya halklarini adina yeni dunya duzeni denilen zirvaligin yani kuresel kralligin kolesi yapmaktir.

    "ibrahimi dinler" tanimlamasini kullanmalarindaki amac, butun tek tanrili dinlere mensup insanlarin zaman icinde bu durumu sorgulamaya baslamalari, ve tum insanlarin ayni tanri'ya inandiklari gerceginden hareketle milli ve irksal degerlerini onemsememeye baslamalaridir.

    bu sayede milletleri mikro olculerde parcalayarak uzun vadede kendi karsilarinda bir guc olmaktan cikaracaklardir.

    bu baglamda turk irki'na dusen gorev, genlerine ve kromozomlarina kazinmis olan karakteristik ve ulusal ozelliklerine ve turkluk bilincine sahip cikmaktir.
    4 ...
  40. 46.
  41. -Demek isminiz Musa, diye gülümsedi Hıristiyan misyoner. Siz çok akıllı ve aydın bir beyefendiye benziyorsunuz. Yanılmıyorum değil mi?

    -Yanılmıyorsun da, sen önce dilinin altındaki baklayı çıkar bakalım, dedi Musa Dayı.

    -Hah! Ben de dinler arası diyalogdan bahsedecektim size: Hani, her dine mensup insanların kendi aralarında kaynaşmalarından. Bazı liderlerin, bu alışverişi günümüze kadar nasıl engellediğinden ve dinler arası diyaloğun nasıl kurulması gerektiğinden bahsedecektim. Hıristiyanlar ile Yahudiler zaten iç içe, kendilerine Müslüman diyen Muhammedilerin de işte bu birliğe dâhil olmanız gerektiğini anlatacaktım.

    -Ben zaten kendi oğluma öğrettim dinler arasındaki irtibatı, dedi Musa Dayı. Bunu da babamdan öğrendim. O da dedemden öğrenmiş. Peki sen kimden öğrendin?

    -Ben mi, dedi misyoner. Biz bunu Vatikan'dan öğrendik, bir önceki Papa'mızdan. Bu yeni çalışmayı bildiğinizi duymak ise şaşırttı beni!

    -iyi dinle: Dedemin ismi Davut idi. Babamın adı ismail, amcamın adı ise ibrahim. Benim ismimi biliyorsun ki Musa'dır, hanımımın adı Meryem, oğlumun adıysa isa. Bizler bütün Peygamberlere inanıyoruz; her birini seviyor ve isimlerini ismimiz biliyoruz.

    -Çok güzel, bunlar bizim kutsal isimlerimiz.

    -Fakat... islamiyet gelmeden önceki dinlerin insan eliyle bozulup değiştirildiğini siz de bizim kadar biliyorsunuz. Hazreti Meryem'den doğmuş bir insan olan isa peygambere tanrı diyor; son din olan islâmiyet'i din kabul etmiyor; bizlere yani bütün Müslümanlara dinsiz gözüyle bakıyorsunuz!

    -Aslında şöyle düzeltmek...

    -Sözümü bitireyim de öyle konuş! Bizler, tarihin her döneminde sizlerle birlikte yaşadık. islâmın o yüce hoşgörüsü olmasaydı yeryüzünde pek çok insan ırkı tükenirdi Eğer şimdi hoşgörüden, dinler arasında bir diyalogdan bahsedecekseniz; şartlar eşit olmalı: Bir kısmınız tanrı üç, bir kısmınız birdir, diyor. Allah birdir diyenler, Muhammed O'nun resulüdür, demiyor!

    Sen şimdi git ve bana bunları anlatmak için; annesinin adı Emine, hanımının ismi Ayşe kızının adı Fatma olan... Ve kendi ismi Mahmut veya Mehmet olan bir arkadaşını gönder ki; o aynı zamanda Birdir Allah derken Muhammed Resulallah da desin!
    Birlik ve dinler arası diyalog ancak böyle olur!

    (MUAMMER ERKUL/TÜRKiYE GAZETESi)
    2 ...
  42. 47.
  43. tam bi safsata, neymis dinler arasi diyalog efendim, bizden bi muftu, bi tane papaz haham falan, biri kuran okur biri incil digeri tevrat sonra bunun adi dinler arasi diylog olur. bi muslumanin diger dinlere mensup insanlarla dinsel diyalogu teblig boyutundan ote gecemez. biz deriz ki Allah bir, hristiyan teslise inanir, biz Allah her seye kadirdir deriz, yahudi hz idris in Allah i gureste yendigine inanir. hadi simdi bu sekilde bi diyalog nasil olur tasavvur etmeye calisalim.

    (bkz: bsg dedirten olaylar)
    6 ...
  44. 48.
  45. Vizigotlardan Sarafenler'e kadar Hristiyanlık dini ile temasa geçen bütün ırklar, kavimler er ya da geç Hristiyanlığı kabul etmişlerdir. Bu genel kuralın tek istisnası "TÜRKLERDiR."

    1854 kardinal newman

    "Dinlerarası diyalog, Kilise'nin bütün insanları Kilise'ye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır. ... esasen misyonla ve misyonun şekilleriyle diyalog arasında özel bir bağ vardır. Bu misyon aslında Mesih'i ve incil'i bilmeyenlere ve diğer dinlere mensup olanlara yöneliktir. ... Diyalog Tanrı"nın Krallığına doğru bir yoldur ve bunun süresini ve mevsimini sadece Baba bilse de, mutlaka sonuç verecektir."

    1991 papa 2. jean paul

    Birinci bin yılda Avrupa hristiyanlaştırıldı.
    ikinci bin yılda Amerika ve Afrika.
    Üçüncü bin yılda hedef Asya' dır.

    26 Aralık 1999 Papa 2. Jean Paul

    "Diyalogtan söz ettiğimizde bu faaliyeti Kilise şartları çerçevesinde misyoner ve incil'i öğreten bir cemaat olarak yapmakta olduğumuz açıktır. Kilise'nin bütün faaliyetleri, üzerinde taşıdığı şeyleri yani Mesih'in sevgisini ve Mesih'in sözlerini aktarmaya yöneliktir. Bu sebeple diyalog, Kilise'nin incil'i yayma amaçlı misyonun çerçevesi içinde yer alır."

    1973 kardinal Pietro Rossano

    "Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog için papalık konseyi misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz."

    9 şubat 1998 fethullah gülen

    ........

    "Şehitliklerimizin üstüne kilise yapanlar hangi yüzle ve neyin diyaloğundan bahsediyorlar!"

    20 Aralık 1998 Hüseyin Simaviç - Bosna Müftüsü

    "Batılılar Afrika'ya geldiklerinde bizim topraklarımız, Hristiyanların ise incilleri vardı. Hristiyanlar bizden gözlerimizi kapayarak dua ve ibadet etmemizi istediler. Gözlerimizi açtığımızda bizim elimizde incil vardı, onların ayakları altında ise bize ait topraklar!"

    jomo kenyatta

    "Kıyamet kopmazdan önce gece karanlığın parçaları gibi fitneler olacak. (O vakit) kişi mümin olarak sabaha erer de kafir olarak akşama kavuşur. Mü'min olarak akşama erer, kafir olarak sabaha kavuşur. Birçok kimseler azıcık bir dünya menfaatine dinlerini satarlar."

    hz. muhammed
    1 ...
  46. 49.
  47. bir müslümanın hoşgörü sahibi olması için "dinler arası diyalog" fasaryalarına ihtiyacı yoktur zira müslüman zaten hoşgörülüdür. Nitekim surları aşan fatih sultan mehmed han* herkesin dini hayatında serbest olduğunu bildirmiş, bu serbestlik sayesinde gayrimüslimleri devlet-i aliyye'de bürokrasi, siyaset, ekonomi sahalarında önemli noktalarda görmek mümkün olmuştur. Buna rağmen müslüman olduğu halde hoşgörü sınırlarının dışında davrananlara bakıp "bu mu islamiyet?" diye sormak kişinin kabahatini dine bağlamaktır ki bu da bağcı dövmektir.

    hristiyanlığın ya da museviliğin bozulmamış halinin islamiyet olduğunu müslümanlara değil gayrimüslimlere anlatmak gerekir. Biz zaten tartışılmaz ve sarsılmaz biçimde iman etmişiz. Öğrenmek istersen gel sor, işte o zaman diyalog olsun. Yoksa kilisede oruç açıp, "dinler arası diyalog kuruyorum" fantezileriyle ancak papazlara çömez olursunuz.
    1 ...
  48. 50.
  49. diyaloğu, konuştugu kişilerin dinine geçme olarak anlayan zihinlerin
    şiddetle karşı çıktığı bir düşüncedir.
    diyalogtan kaçtıgımız için bizleri eli silahlı kaba saba adamlar olarak tanıttılar dünyaya.
    bizler artık kendimizi tanıtmalıyız ifade etmeliyiz cümle aleme.
    papayla, papazla, hahamla görüşmek, konuşmak, iftarda aynı masaya oturmak ne kaybettirir bizlere bunu anlamış değilim.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük