dini değil namusu olan kaybeder daima. namusu olan her zaman namuslu davranır, hak yemez, yalan söylemez, çalmaz, ah almaz. ama her dini olan böyle değildir.
bugün en büyük iş adamlarin hristiyan veya yahudi oldugunu düsünürsek tam tutmayan bir tespitdir, ayrica namus islamdan gelen bir terimdir, ama namus yerine şerefde diyebiliriz..
burdaki açıklamaya istinaden din ve namus açıklamasının doprusunu bilmek gerekmektedir. çünkü devamlı her işlerde din ve namus u ortaya koymak insanları bir çok gerçekten geriye götürmektedir. yani su anda başımızda iktidar olan parti gibi veyahut her yapılan harekette '' bu batının gençliğmizi değiştirmek açacıdır '' diyip de herşey de namus ve ahlak gibi ( bazı durumlar hariç ) konuları ortaya atmasıdır.
gerçekten atatürk'ün sözü müdür bilemem ama haklı olduğu kesindir. adam namussuz olalım demiyor. son derece gerçekçi bir tavırla çok haklı bir tespit yapıyor. uzun vadede aksini gören çok azdır.
atatürk'ün sözde din düşmanlığı üzerinden prim yapmaya çalışılan başka konu. mesele devletin ideolojisi. halkın inancıyla veya namusuyla alakası yok.
namussuz bir vatandaşı hangi yönetici ister allasen? mal mısınız? o ülke yönetilebilir mi?
bu durumda inönü'nün ''Bir memlekette namuslu insanlar da en az namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memleket için kurtuluş yoktur.'' sözünü nerenize koyacaksınız?
Bu fikriyat önyargılı. üstelik de art niyetli ve yanlı. insanları töhmet altında bırakan cinsten. Doğrusu şu; Dünyalık elde ederken yukarıdaki unsurları muhafa edebilenler ve edemeyenler vardır. Dünyayı ve ahireti talep eden Tüm insanlar imtihan olurlar. Pek azı sınavı geçer. Kişiye helâl dairede çalıştığı kâfi gelir aslında. Kaybedenler kimdir peki? Belirli niteliklere haiz olmadığı halde hırsla ve ısrarla dünyayı isteyenler.