bence de. inanana da saygı duyalım inanmayana da. Sen adama laf yetiştirince veya onun açığını kapatınca adam müslüman mı olacak veya aynı şekilde ateist mi olacak?
tartışılan din değil zaten küfürdür, saygısızlıktır diyerek katılacağım önerme.
içinde dini konuların ve kavramların geçtiği hiçbir konu tartışılmıyor sadece saldırıya dönüşüyor. hal böyle olunca da eşşeğin amına su kaçıyor maalesef.
nereden nereye. satır aralarını da okuyunuz bu arada. manadan kopuyorsunuz.
tartıştığınız kişi ile aynı dini inancın farklı yorumlarını tartışıyorsanız ve karşınızdaki kendi bildiğini ya da yorumunu veya tabi olduğu cemaat liderinin görüşünü mutalk doğru olarak görüyorsa tartışmanız bir yere varmaz. hele ki karşınızdaki din konusunda her bildiğini, her düşündüğünü doğru zanneden kibirli biri ise zamanınız boşa gider sadece.
din konusunda bilimsel tartışma yapmak istiyorsanız ve karşınızdaki kişi inandığı inancın kutsal kitabında yazılı olan bilgileri delil olarak kullanıyorsa bu şekilde de tartışma bir yere varmaz.
örneğin:
agnostik kişi: tanrı nın varlığı ya da yokluğu bilinemez abi.
inanan kişi : nasıl bilinemez ya? kuran da yazıyor allah vardır ve birdir diye.
dini tartışmaktan anladığımız inanmak veya inanmamaksa bu din değil inançtır.inançlı insan inanması gerektiğine inanan, inançsız insansa inanmadığına inanan insandır. bu bağlamda aslında ikiside birşeylere inanıyordur. bu savla başlık kendini doğrular.
benim fikrime göre çok doğru bir söz. tanrı sen inandığın için vardır, sen inanmadığın için yoktur. inandığının daha doğru olduğuna kimseyi inandıramazsın. bu tamamen duygusal bir durum. onun için tartışmak gerçekten anlamsız. sadece birbirimizi üzeriz. başka da bir şey olmaz.
ne din ne de ateizm gereksiz değildir. asıl gereksiz olan tek şey dinin ya da dinsizliğin tartışılması, düşüncenin karşı tarafa zorla kabul ettirilmeye çalışılmasıdır.
dini tartışmak gereksiz değildir hatt gerekli bir durumdur. bir insan bir şeyi inanıyorsa inancını savunmak ve açıklamakla yükümlüdür. ateist olsun dindar, müslüman olsun budist olsun her ne olursa olsun, kendi inancını sorguladığı gibi başkalarının inançlarınıda eleştirebilir.
inanç gerçeklikle kesiştiği noktada toplumlar daha iyiye gider. o zaman cahiliye döneminde bebeklerini toprağa gömen anne babalar hakkında da yorum yapmayın çünkü o da neticede bir inanç. veya daha bereketli bir yıl için bakire kız kurban eden yerli kavimler hakkında da konuşmayalım o da bir inanç.
insanın kitlesel inançları hayatlarını değiştiriyorsa, hatta bu değişiklik başkalarının hayatlarınıda etkiliyorsa o düşünce yapısı irdelenebilir. bu irdeleme elbette bir saygı çercevesinde yapılır. 100 yıl önce kadınların okuma yazma oranı bu ülkede yüzde dokuz bile değilken şu anda yüzde seksen dört ise toplumun inançlarını tartışn insanların sayesindedir. din ile toplum ancak tartışılarak paralelliğe oturtulabilir. aleviliğin bile islamın farklı bir reaksiyonu olarak tazevur etmesinde ki neden bu irdeleme ihtiyacıdır.
dini tartışmak allah'ın varlığı ya da yokluğu üzerine kutsal kitapların varlığı ya da yokluğu üzerine ise bunun bir sonuca varması zaten beklenemez ve gayet saçma olur. çünkü inanamak ve inanmamak iki keskin uçtur. ortası yoktur. allah'a %50 inanıyorum diye bir şey söyleyemezsiniz. ya varlığını kabul eder hayatınızı buna göre idame ettirirsiniz ya da kabul etmez buna göre bir yaşayış tarzı benimsersiniz.
ancak dini tartışmak eğer dini anlamak, dinin getirdiği emir ve yasakları düşünmek, bunları irdelemek, bazı tam anlaşılmamış ve kişiden kişiye değişen şeyleri kafada oturtabilmek adınaysa her şekilde tartışılır din. allah'ın verdiği aklı her şey için kullanıpta gönderdiği insanların daha iyi bireyler olmasını sağlamaya çalıştığı dini anlamak için mi kullanmayacağız? elbette kullanacağız. din anlaşıldığı zaman daha güzeldir. daha doğru yaşanır.
namazınızı kılarken yat kalk kılmak yerine gerçekten ibadet ettiğinizi anladığınız zaman gerçek bir namaz olur o. oruç tutuyormuşu haydi hurraa diyip aç kalmakan ibaret olduğunu sanmak yerine, açlığı, nefsi kontrolü, zekatı anladığınız zaman bunların çok daha fazla değeri olur.
dini tartışmak böyleyse varsın tartışılsın. herkes aynı allah'a inanıyor aynı peygamberi kabul ediyor. allah ile aramıza birini sokmadan, zaten gerekli olan peygamber ve kutsal kitaplarla, ve kul olarak birbirine yardımla din anlaşılır. her şey gibi, dinin de başına ne geldiyse anlamadan savunan adamlar yüzünden gelmektedir. bu müslümanlık olsun, hristiyanlık olsun hiç farketmez.
cahil insanların düşüncesidir. dini tartışın araştırın. hristiyanlık nedir, ateizm nedir, yahudilik nedir diye. cahil kalmayın böylece kendinizi savunabilin. dinde keşfedilecek o kadar çok şey var ki, belki aklınıza sığar o şeyler.
not: şüphesiz ki allah, araştıran ve çalışanı sever.
doğrudur zira din tamamen bir inanç meselesidir. inanmayan biri ile dini tartışmalara girmek yersizdir. herkesin tuttuğu kendine felsefesinden yola çıkarak herkes istediğine inanmakta özgürdür.
aynı dine inanan ancak farklı yorumlara sahip iki kişinin tartışması. bunun benzeri birçok tartışma belki başınızdan geçmiş, belki tv de izlemişsinizdir.
- kuran da namaz diye bir kelime yok, salat diye bir kelime var. onun anlamı da dua-yakarış demek.
+ e ne yani namaz kılmak yok mu diyorsun islam da?
- diyorum ki dua etmek var islam da, allah a yakarmak var.
+ yani tekbir, kıyam, rükü, secde, selam gibi hareketler yok mu?
- bence yok çünkü olsaydı allah kuran da açıklardı.
+ iyi de hadisler var. onları yok sayamazsın.
- hadisler dinin emir ve yasakları konusunda delil değildir. bu hüküm kuran da geçiyor. kitap size yeter, allah ın emir ve yasakları dışında şeyler uydurmayın mealinde ayetler var. üstelik hadisler peygamberin ölümünden yıllar sonra derlenmiştir. içlerinden kuran la, akılla çelişen binlercesi var. hadisler gerekli olsaydı peygamber zamanında yazdırırdı ve bu kitap da dinde kaynak olarak görülürdü.
+ iyi de peygamber de zaten kuran ı yaşamıştır, kuran ı anlatmıştır. bu durumda hadisleri nasıl inkar edebiliriz?
- anlattım ya arkadaşım.
+ bence sen yanlış yoldasın. hadisleri yok saymak peygamberi din dışına itmektir.
- ne alakası var yahu? peygamberin asli görevi zaten kutsal kitaba aracı olmasıdır. hadislerden islam tarihini öğrenebilirsin veya peygamberin hayatını öğrenebilirsin ancak hadis dinde delil teşkil etmez. dinin emir ve yasakları için bakılacak tek yer kuran dır.
+ tamam sen bildiğin gibi yaşa. ama bence yanlış düşünüyorsun. o kadar din aliminden daha mı iyi biliyorsun?
- din alimi dediğin kişiler yalnızca tek bir görüşe sahip, yalnızca aynı yorumları yapan insanlar değiller ki. meden o kadar çok sayıda mezhep çıkmış sanıyorsun? dini eğer aileden, çevreden, okumadan, incelemeden öğrenmeye kalkarsan sadece geleneklere göre şekillenmiş dini öğrenirsin ki bunun içinde çok sayıda yanlış bilgi ve uygulama vardır.
+ ya tamam arkadaş, sen bildiğini yap.
- peki, sen de bildiğini yap.