insanlar kendilerini bilmezler bildiklerini zannederler. burada yazılan dinle alakalı çoğu şey orjinal ürünler değildir. din eşittir inanç diyelim, doğuştan gelmez herkese zaruri bir ihtiyaçmış gibi insanlık tarihinde bizlere aşılanmıştır aslında biraz teknoloji gibi.
insanlık tarihini bilmeyen insanlar hatta dinler tarihini bilmeyen insanlar uzmanmış gibi yorumlar yapabilirler eyvallah ama herkesin tartışabileceği bir konuda naifçe hareketler olmuyor maalesef bundan dolayı çokta inandırıcılığı olmuyor.
bir bebeği atın doğaya hayatı boyunca değil inancı konuşmayı bile çözemez, nesiller boyunca da bilmediği algılayamadığı kavrayamadığı konularda burdakilerden çokta farklı olmadan yerine bir şey koyabilirler. benim ilgilendiğim konu ise yerine koyanlar kimler olmuştur nasıl koymuştan ziyade bundan kim fayda sağlamış yararına olmuştur sorusudur.
kimsin necisin nereden geliyorsun bir insanın yaradılış amacı vardır. kainatta hiçbir şey boş yaratılmamıştır, dünyanın niye döner evet dönerek tavaf eder. hastaneye düştün allahım bana yardım et iyileşeyim. hapisaneye düştün allahım bana buradan kurtulmayı nasip eyle diyerek, dua et. bir işiniz olduğunda hayırdır kısmetse olur gibi dini kelimeleri kullan. herhangi bir sorunun yoksa allah varmıdır, neden inanalım dine gibi yüzeysel sorularla baş başa kalır. insan bütün dinleri inceleyip inanıp inanmayacağına kendisi karar verilebilir.
toplumsal normların ördüğü duvarların dışına çıkılırsa o insan toplum tarafından dışlanır ve birçok zorlukla karşılaşır. bu sebeple insanlar dine inanır çünkü ona öyle öğretilmiştir. Aynı zamanda açıklayamadığı olayları ilahi yargıya bağlayarak işin kolayına kaçarlar. Bu bağlamda din bir kaçış noktası aynı zamanda bağlayıcı bir zincir konumundadır.
evrenin engin sonsuzluğunun karanlığında, toz zerresi kadar bir gezegende, öldüğünde yok olup gideceğini bilerek ve bu gerçeğin farkında olarak yaratılmış insanın, neden yok değil de var olduğu üzerine sorduğu tüm sorulara verilmiş en iyi cevapları, ilahi dinler vermiştir.
ister kabul edin, ister etmeyin, bunun dışında verilmiş tüm o cevaplar, kem küm etmekten öte değildir.