dinden çıkanları öldürün

entry30 galeri2
    1.
  1. guzel bir hadistir. muslumanlik gibi hosgoru dininden cikanin sonu kotu olur.
    hadis:

    --spoiler--

    "Dinini değiştiren kimseyi öldürünüz" (Buhârî, Cihâd 149, itisâm, 28, istitâbe, 2; Ebû Dâvud, Hudûd 1; Tirmizî, Hudûd, 25; Nesaî, Tahrîm,14); "Müslüman bir kimsenin kanı ancak üç şeyden birisi ile helal olur. Zina eden dul, cana karşılık can ve cemaatten ayrılıp dinini terkeden kimse" (Buhârî, Diyât, 6; Müslim, Kasâme, 25, 26; Ebu Davud Hudûd 1).
    --spoiler--
    6 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. 4.
  5. gerçek olmadığına, ya da o günden bu güne çok değiştirildiğini düşündüğüm hadis.
    islam hoşgörü diniyse bu hadis ne ?
    1 ...
  6. 5.
  7. hadisler dinde belirleyici unsur değildir. kuran-ı kerim de yazıyorsa doğrudur yazmıyorsa safsatadan öteye gidemez. olayı abartmaya gerek yok. arap milliyetçiliğinin örneğidir hadisler.
    4 ...
  8. 6.
  9. çoğu hadis aslında söylenmemiştir. sonradan uydurulmuştur.
    peygamber efendimiz asla bir kafir kadını, müslüman kadını öldürülmemesi gerektiğini söylemiştir.
    gerek başka dinden olsun gerek sonradan dinini değiştiren olsun.
    1 ...
  10. 7.
  11. eğer kuran-ı kerimde apaçık geçiyorsa bizimle paylaşılması gereken durumdur. bende okudum görmedim, eğer kuran-ı kerim de bu yazıyorsa ben yalan söylüyorum yoksa ben okumayalı yenisi çıktı bunun. *
    2 ...
  12. 8.
  13. allah kuranda savasmayan muslumanlara kizar.

    niye korkuyorsunuz der.

    ayrica maide ayetinde muslumanlara kendisinden korkmalarini tembihler.

    simdi soruyorum size sizce siz lord of the ringsteki sauran a tapmiyor musunuz.
    1 ...
  14. 9.
  15. 10.
  16. --spoiler--
    Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla

    1- Ey iman edenler! Akitleri titizlikle yerine getirin.(1) Size dört ayaklı tüm otlayan hayvanlar(2) helâl kılındı, ancak size okunanlar ve ihramlıyken(3) avlanmayı helâl kılmamamız başka. Şüphesiz Allah dilediği hükmü koyar.(4)
    2- Ey iman edenler, Allah'ın şiarlarına,(5) haram olan ay'a, kurbanlık hayvanlara, (onlardaki) gerdanlıklara ve Rablerinden bir fazl ve hoşnutluk isteyerek Beyt-i Haram'a gelenlere sakın saygısızlık etmeyin.(6) ihramdan çıktınız mı artık avlanabilirsiniz.(7) Sizi Mescid-i Haram'dan alıkoyduklarından dolayı bir topluluğa olan kininiz, sakın sizi haddi aşmaya sürüklemesin.(8) iyilik ve takva konsunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada yardımlaşmayın ve Allah'tan korkup-sakının. Gerçekten Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
    --spoiler--

    maide ayeti.
    3 ...
  17. 11.
  18. Ridde'nin Mânâsı

    Lugatta ridde, bir şeyden başka birşeye dönmek anlamına gelir. Ridde'nin ıstılahî mânâsı ise islâm dininden çıkmak (irtidat etmek) de­mektir. Ridde (islâm'dan dönmek), küfrün en çirkin, hüküm ve sonuç itibariyle en ağır çeşitlerinden biridir. Şu ayet buna delâlet eder:

    içinizden kim diniden dönüp kâfir olduğu halde ölürse; işte onların dünyada da ahirette de amelleri ziyan olmuştur. Onlar ateşin ashabıdır ve orada ebedî kalacaklardır.

    (Bakara/217)

    Ridde Nasıl Meydana Gelir?

    islâm'dan irtidat etmek üç şekilde meydana gelir:

    1. Dinde zaruri olan, üzerinde ittifak edilen bir hükmü inkâr etmekle

    Meselâ zekâtın, orucun, haccın farziyetini, içkinin, faizin haramlığını inkâr eden kişi islâm'dan çıkmış (irtidat etmiş) olur. Bunlar her müslüman için bilinmesi zaruri olan hükümlerdendir. Burada âlimler ile diğerleri eşittir. Bu nedenle de bunların inkâr edilmesi, mürtedliğin sebeplerindendir.

    Üzerinde ittifak olmayan veya ittifak olmakla beraber halkın ço­ğunluğunun bu ittifaktan haberdar olmadığı hükümleri inkâr etmek, mürted olmayı gerektirmez. Meselâ kuşluk namazının meşruiyetini inkâr etmek veya boşanmış bir kadının iddetini bitirmeden önce evlenmesinin haram olduğunu inkâr etmek mürted olmayı gerektirmez.

    2. Kâfirlerin özelliklerinden olan bir fiili işlemekle

    Meselâ bir puta secde etmek, kâfirlerin ibadetlerinden birini yapmak veya bir mushafi kasden pisliğin içine atmak kişiyi mürted yapar. Hadîs ve tefsir kitapları da mushaf gibidir. Ancak bütün bunları -zorlama olmaksızın- kendi isteğiyle yapması halinde mürted olur.

    3. islâm dinine bağlılığa ters düşen bir söz söylemekle

    Bunun inanç, inat veya istihza şeklinde meydana gelmesi hükmü değiştirmez. Meselâ islâm'a. Allah'a, peygamberlerden birine küfreden kişi mürted olur veya islâm, insanlığın ilerlemesine, terakki etmesine mânidir' veya 'Bir yaratıcı yoktur' veya 'Zekât sosyalizmin ilkelerine aykırıdır' veya 'Kadının örtünmesi gericiliktir' diyen kişi mürted olur. işte bu sözlerin tümü, mürted olmaya sebep olur. Kişinin bu sözleri inanarak veya öfke esnasında veya inat olarak söylemiş olması meseleyi değiştirmez. Meselâ dine küfredenlerin çoğu öfke anında küfretmektedir, Allah'a küfredenlerin çoğu tartışma esnasında kızgınlıkla küfretmektedir veya sadece insanları güldürmek, onları eğlendirmek için dinî bir mesele ile alay etmektedirler. Meselâ kişi, kendisine nasihat eden bir arkadaşına 'Eğer sen cennete girersen kapısını kapat, beni içeri sokma1 demektedir.

    islâm'dan Çıkmaktan Sakınmak

    Yukarıda bahsettiğimiz hususlardan anlaşılmıştır ki insan bazen basit ve mânâsız bir kelimeden ötürü veya söylemekle fikir ve ifade özgürlüğünü kullandığını zannederek bir hakikati yalanlamaktan dolayı islâm'dan çıkmakta, mürted olmaktadır. Oysa böyle bir kimse tarafından söylenmiş basit bir söz veya umursanmayan bir konuşma, onun varacağı nokta hususunda ciddi bir neticeyi tevlid etmektedir. Böylece kişi, bütün günahları bağışlanacak bir müslüman olmaktan çıkarak, Allah'ın rahmetinden ümit kesen bir kâfir olmaktadır. Bu durumdaki bir kişi, ne kadar iyilik ve hayır işleri yaparsa yapsın sonuç değişmez. Ayrıca islâmî bir toplumda bu tür kişinin hakları elinden alınır. Bu hakları şöyle sıralayabiliriz;

    a. Hayat hakkı. Çünkü kişinin idamı gerekecektir.

    b. Mülk edinme hakkı. Çünkü mülkiyeti düşmüştür.

    c. Şer'î muameleleri ilga edilir. Meselâ evliliği, mirası ve benzerleri ilga edilir. Bunun tafsilatı ileride gelecektir.

    Bu bakımdan ne kadar öfkelenmiş olursa olsun bir müslümanın mürtedliği gerektiren söz ve hareketlerden kaçınması vacibdir. Müslü­man, öfkesini dizginlemeli, kendisini dinden çıkaracak kelimeleri söylememek için kendisini zorlamalıdır. Aksi takdirde hem dünyası, hem de ahireti harap olur.

    irtidat'in Cezası

    irtidat hususunda kadın ve erkek arasında fark yoktur; her ikisi de irtidat etmenin cezasını çeker. Âkil ve baliğ olduğu halde irtidat eden erkek veya kadına tatbik edilmesi gereken hususlar ve ceza şudur:

    1. irtidat eden kadın veya erkeğin derhal tevbeye davet edilmesi vacibdir. Zira o kişi, kafasına takılan bir şüpheden veya aklî dengesini bozan bir öfke krizinden ötürü irtidat etmiş olabilir. Bu nedenle onun uyarılması, hakikatin kendisine gösterilmesi gerekir. Bu da ancak nasihat etmek, tevbeye davet etmek, üzerinde bulunduğu durumun batıl ve tehlikeli bir yol olduğunu göstermek ve onu bu hususta ikna etmekle olabilir.

    2. irtidat eden erkek veya kadın mürted olmakta ısrar etmenin kötü neticelerinden sakındınlmahdır; yani tevbe etmediği takdirde öldürüleceği kendisine söylenmelidir. îrtidat eden kişinin, mürted olmakta ısrar etmesi;

    ister inat, ister inanç, isterse de alay nedeniyle olsun hüküm değişmez.

    3. Mürtedlikte ısrar eden erkek veya kadının katledilmesi vacibdir. Çünkü Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

    Dinini değiştiren (islâm'dan dönen) kişiyi öldürün.[1]

    Allah'tan başka ibadete layık hiçbir ilah bulunmadığına ve benim de Allah'ın muhakkak bir elçisi olduğuma şehadet eden müslüman kimsenin kanı helâl olmaz, ancak şu üç sebepten biri ile helâl olur; Evli olduğu halde zina etmekle, haksız yere bir nefsi öldürmekle, islâm dinini terkedip cemaatten ayrılmakla![2]

    Cabir'den şöyle rivayet edilmiştir: 'Ümmü Rûman isimli bir kadın irtidat etti. Hz. Peygamber, onun tekrar islâm'a davet edilmesini, kabul etmediği takdirde öldürülmesini emretti',[3]

    Mürted'e Ceza Tatbik Etmenin Şartları

    Mürted'in cezasının, öldürülmek olduğunu yukarıda söylemiştik. Ancak mürted olan kişinin öldürülmesi için şu şartların mevcut olması gerekir:

    1. Mürted olan kişi âkil ve baliğ olmalıdır.

    Çocuk veya delinin irtidat etmesine itibar edilmez. Çünkü onlar mükellef değildir. Ancak irtidat eden çocuğun velîsinin çocuğu terbiye etmesi, onu bu işten uzaklaştırması, yaptığı işten veya söylediği sözden dolayı onu tevbeye davet etmesi gerekir:

    2. irtidat eden kişi tevbeye davet edilmelidir.

    îrtidat eden erkek veya kadın, tevbe teklif edilmeden öldürülmez.

    Rivayet edildiğine göre Yemen valisi Ebu Musa el-Eş(arî'nin yerine vali tayin edilen Muaz b. Cebel Yemen'e geldiğinde Ebu Musa ona bir minder atarak şöyle dedi:

    - Otur, istirahat et.

    Muaz b. Cebel bir kişinin bağlanmış olduğunu görerek onun kim olduğunu sorduğunda Ebu Musa el-Eş'arî şöyle dedi:

    - O bir yahudi idi, müslüman oldu, sonra tekrar yahudiliğe döndü,

    - Onu öldürmedikçe oturmam.

    Muaz b. Cebel bunu söyledikten sonra Allah ve Rasûlü'nün hükmünün bu olduğunu üç defa söyleyerek ısrar etti. Bunun üzerine Ebu Musa el-Eş'arî onun öldürülmesini emretti.[4]

    3. irtidat eden kişinin mürtedliği, kişinin kendi ikrarıyla veya iki adil şahitle sabit olmalıdır.

    Mürtedliğin Üzerine Terettüb Eden Hükümler

    Bir müslüman irtidat eder tevbe de etmezse öldürülmesi dışında onun üzerine şu hükümler terettüb eder:

    1. Mallarının tümüne hacr konur. Yani irtidat eden kişinin mallan halifenin veya vekilinin tasarrufu altına girer. irtidat eden kişiye bu mallardan sadece nafakası verilir. Eğer kişi tevbe edip tekrar islâm'a dönerse hacr kalkar, tevbe etmez de öldürülürse, irtidat ettiği andan itibaren o malların sahibi olmadığı meydana çıkmış olur.

    2. irtidat eden kişinin alışverişi, hibesi, rehin vermesi ve benzeri muamel el erdeki tasarrufları batıl olur. Çünkü irtidat eden kişi, bu hu­suslardaki ehliyetini kaybetmiş olur.

    3. irtidat eden kişi ile akrabaları arasında miras kesilir.

    Kişi irtidat ettiğinde müslüman bir yakını ölürse, onun mirasını alamaz; zira Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

    Müslüman kâfire, kâfir de müslümana mirasçı olmaz.[5]

    4. irtidat eden kişi hanımından ayrı tutulur.

    irtidat eden bir müslümanla müslüman hanımı birbirinden ayırılır. Ancak bu, boşanma şeklinde bir ayırma değildir. Sadece nikâh akdi askıya alınmış olur. En sahih görüşe göre tevbe eder de iddet müddeti içinde islâm dinine dönerse, yeni bir nikâh akdi yapılmaksızın, eski akidle karısına döner. Eğer iddet müddeti içinde tevbe edip islâm'a dönmezse, nikâh akdi fesholur ve akdin, kişinin mürted olduğu andan itibaren fesholduğuna hükmedilir. Kişi, bundan sonra tevbe edip islâm'a dönerse, ancak yeni bir nikâh akdi ve yeni bir mehirle karısına dönebilir.

    Öldürülen Mürtedle ilgili Meseleler

    1. Öldürülen mürtedi yıkamak, kefenlemek ve onun cenaze na­mazını kılmak haramdır. Çünkü o kişi islâm dairesinden çıktığı için -başka bir sebepten ötürü değil- öldürülmüştür. Ancak islâm dinine boyun eğip hükümlerine sarılan kişiler öldükten sonra yıkanıp kefenlenir ve namazları kılınır. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

    içinizden kim dininden dönüp kâfir olduğu halde ölürse, işte on­ların dünyada da ahirette de amelleri ziyan olmuştur. (Bakara/217)

    2. Öldürülen mürted, müslüman mezarlığına defnedilmez.

    Mürted olduğu için öldürülen kişiye, müslümanların mezarlığından uzak bir yerde çukur açılarak oraya atılır ve üzeri toprakla kapatılır.

    3- irtidat eden kişinin yakınları ona mirasçı olamazlar.

    Çünkü. verasetin temeli olan 'din birliği' ortadan kalkmıştır. Bunun delili ise yukarıda zikrettiğimiz hadîs-i şeriftir. irtidat eden kişinin mül­kiyetinde bulunan mallar, onun irtidatıyla birlikte onun mülkünden çıkmış olur. Ancak bu hüküm, o kişi mürted olarak ölünce kesinleşir. Çünkü onun ölmesiyle, o malların irtidat ettiği itibaren onun mülkü olmadığı anlaşılır.

    --------------------------------------------------------------------------------

    [1] Buhari/2854, (tbn Abbas'tan)

    [2] Buhari/6484. Müslim/1676, (Abdullah b. Mes'ud'tan)

    [3] Darekutnî, IH/118

    [4] Buhari/6525

    [5] Buharî/6383, Müslim/l6l4, (Usame b. Zeyd'den)
    1 ...
  19. 12.
  20. 13.
  21. dine çamur atarak kendini bu dünyada rahat ettirimeye çalışan insan söylemidir. hiç dinden peygamberden haberiniz var mı bilmiyorum ama peygamberimiz zamanında hristiyan, yahudi, müslüman hepsi bir arada yaşıyordu. araştırnız hz google doğru cevapları size vericektir.
    1 ...
  22. 14.
  23. "aklın varsa çıkma. aklın yoksa zaten dinle imanla da alakan yok" dedirten emir.
    1 ...
  24. 15.
  25. Oldukça kısa bir şekilde fikirlerimi söyleyeceğim... O zamanlar devletler dinle yönetiliyordu. Bizans hıristiyan mesela en basit ornek bu. Öncelikle o donemin zihniyetini anlamamız lazım lakin tam anlayamayiz bayağı araştırmak lazım.. Mürtedleri öldürme konusuna gelirsek. O zamanlar da devletteki her insan kendi topraklarını, kalelerini ve hassas noktalarını bilirmiş ve o yüzden o devletteki herkes kardeş sayılırmış -günümüzde böyle birşey yok herkes kendi yaşadığı yerden bihaber- bu yüzden birinin bir dinden çıkıp başka dine geçmesi demek mesela hıristiyan olup bizans devletine yardım etmesi demek. Öncelikle dinden çıkan kişi yanı murted bir hapse kapatılır çünkü devlet sırları kaçırmak vatana hainliktir. Bir ay boyunca her gün ıslama davet edilir eğer bu kişi ısrarla istemezse öldürülmesi gerekir. Bugün için doğal karşıladığınız seyi o zamanlar için de normal görmelisiniz o zamanlar din demek devlet demek. Hem bu din hoşgörü dini olmasaydı bir ay davet bile edilmez anında kellesi alinirdi.
    1 ...
  26. 16.
  27. (bkz: laiklik düşmanlarını öldürün) zihniyetindekiler tarafından eleştirilen cümle.
    2 ...
  28. 15.
  29. Bunları diyenleri asıl asacaksınkı saf aklı yeterli olmayan insanlar inanmasın kuranda öldürün diye bişey yok adam diyor zina edeni öldürecekmişsin hadis diyormus hatta ayet gelmişte peygamber unutmusta tövbe ya kuranda acık hadıse fılande gerek yok zina eden erkek kadına 100 sopa fuhuş yapana hapistir rejm die bısey yok.sakal kesmek yasakmısta dinden cıkarmışta bunu diyenlerin cehennemde hallerini merak edıyorm acıkcası allahın kıtabını degıstırmeye calısmanın cezasnı cekecekler
    0 ...
  30. 15.
  31. hangi kapısından sorusunu sorasım getiren önermedir.
    0 ...
  32. 16.
  33. Kafası güzel mümin içki içip oruç tutsana.
    0 ...
  34. 15.
  35. hangi din olduğu belirtilmediği için havada kalan konu başlığıdır. zebur, tevrat, incil ve kuran'dan her hangi birisine inanmayanları mı yoksa bir yaradan varlığına inanmayanları mı yoksa kısmi kısmi hepsine azar azar inanları mı öldüreceğiz sorunsalı yaşanır. öte yandan götlerinden bir dini kendilerine uyarlayıp kitlesine benimsetenlere ne yapmamız gerekir? üstelik tüm dinler öldürme derken hangi şuursuz bu emri verebilir. şimdi duvarın köşesine geçip tek ayak bekle.
    0 ...
  36. 17.
  37. Hoşgörü dininden çıkanları öldürün baya hoşgörü tavan bu tezde.
    1 ...
  38. 18.
  39. Din zorla sevdirilmez bu gönül işidir,zorla dinde tutarsan münafık olur bu daha tehlikeli.bu din çete mafya değilki giren çıkamaz diye ni kuralı Yok hesabı Allah'a ait.
    5 ...
  40. 19.
  41. 20.
  42. Hadis nedir ve kaynak olarak hadislerin durumu nedir bu ciddi bir tartışma. Ben ilahiyatçı değilim ve detayını bilemem.

    Sonuçta devleti yönetiyorsunuz ve sizin vefat ettiğiniz yerde devlet bölünecek. Sahte peygamberler çıkacak. Kılıç korkusu ile dine girenler bölücülük yapacaklar vs.

    Buradan bakarsak mantığı belli ama bugün bu geçerli mi diye bakarsak islam devletinde şeriat ile yönetilmiyoruz. Devlet başkanı vefat ederse türkiye batmaz. Savaş çıkmaz.
    0 ...
  43. 21.
© 2025 uludağ sözlük