kontrolsüz muhafazakarlık ve dindarlık arttıkça onunla paralel olarak artan olgulardır.
söylendiği gibi dindar nesil yetişirken ne yazık ki bazı dramlar ve trajediler ortaya çıkmaktadır.
söz gelimi dindarlık arttığı halde;
tecavüz suçu,
çocuk tacizleri
çocuk tecavüzleri,
çocuk gelinler,
çocuk hamileler,
cehalet,
imam hatip lisesi mezunlarının sınavlardaki başarısızlıkları,
sınavlarda sıfır çeken öğrenci sayısı,
atatürk düşmanlığı,
kutuplaşma,
araplaşma,
yolsuzluklar,
yüz kızartıcı suçlar,
töre cinayetleri,
kadın cinayetleri,
artmıştır.
tüm yurttaşların üzerinde anlaşmaya vardığı bir ahlak anlayışının ne kadar gerekli ve önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. bireyler bu eylemleri neden yapmamak zorunda olduklarının idrakinde olmalıdırlar.
zira, görüldüğü gibi sadece cehennem onları korkutup engellememekte, iri gözlü huriler de motive etmemektedir.
sadece ödül ve cezaya dayalı ahlak anlayışından fazlası gereklidir.
Dindardan kasıt islam dinine iman eden müslümanlar ise farklı, başka bir dine iman eden insanlardan bahsediyorsak daha farklı donelere ulaşılacaktır.
Temelde bir çok inanç sistemi insanın doğasına zarar veren eylemleri yasaklar. Başlıcası, nikahsız birliktelik, sarhoş eden her şey, adaletsizlik, cinayet, hırsızlık vs. Kısacası bunların azalasına sebep olması gerekir. Buna bağlı olarak toplum huzurunun artması gerekir.
günümüzdeki artan çocuk kayıpları ve cinayetlerini de düşünmeliyiz; madem dini duygular artıyor bunlar nasıl olabiliyor? dinin ve dindarlığın elleri temiz mi değil?
