--alıntı--
Bizim araştırmamıza göre, Türkiye'de muhafazakârlık görünürde artıyor.
------
Devlet dairelerine ve resmî kurumlara gittiklerinde düne kadar günaydın, merhaba diyenler, bugün ''selamünaleyküm'' demeye başladılar. Böyle yaşamadıkları halde, iktidarda muhafazakâr bir partinin bulunduğunu ve kamuda işlerinin daha kolay halledileceğini düşünerek böyle davranıyorlar. Bizim araştırmamızdan çıkan sonuca göre, Türkiye'de muhafazakârmış gibi davrananların yani görünürde muhafazakâr olanların sayısı arttı. Bunlar sadece 'dilde' muhafazakâr oluyorlar.
------
Türkiye'de muhafazakârcılık oynayanların oranı arttı!
------
Muhafazakârmış gibi görünenlerin sayısı AK Parti iktidarıyla arttı ama bu şunu da gösteriyor. AK Parti iktidardan gitse ve yerine tam zıddı bir parti gelse, bunlar, muhafazakârlıklarını derhal terk edecekler.
--alıntı--
bakın kalkıp da taraflı basından yayınlıyorsunuz demeyesiniz diye bilhassa taraf'ın röportajını koydum. ben görüneni söylüyorum. birbirimizi kandırmanın alemi yok beyler, kral çıplak.
ikiye ayrılan kadınlardır:
1- bağımsız ve onurlu genç laik demokratik türkiye cumhuriyeti'nin dindar kadınları.
2- yobazlığın pençesindeki çevrelerin ve islam devletlerinin dindar kadınları.
dindar kadınlar çok sevimli de olabilen kadınlardır. anneannemi, halamı o bembeyaz tülbentli başlarıyla fısır fısır kuran okurken hatırlarım da nur yüzleriyle bana gülümsemelerini de hiç unutamam rahmetlilerin.
ancak ''dinci''lerin eşleri yani dindar kadınların bu bölümü hiç de hoş görüntü vermiyorlar. yükek seviyede olanları son avrupa modası ile tesettürü harmanlayıp yönettikleri ülkede 30 milyon fakir 10 milyon aç varken 70 milyarlık yüzükleriyle uzaylı gibi medyada karşımıza çıkıyorlar. ** günümüzde öyle rahmetli halam gibi nur yüzlü insanlar nerdeyse hiç kalmadı, zaman çok değişti, herkesin dini imanı para, kapitalizm ve onun çocuğu emperyalizm dünyayı ele geçirdi, romantik ve idealist devirler kapandı, globalizm'in kıskacındaki küçük ve orta ölçekli ülkeler esir edilip dünya haritaları yeniden şekillendirilmeye başladı, küresel enflasyon ile astronomik şekilde artan hammadde fiatları çokuluslu şirketlerin ağzını feci şekilde sulandırmaya devam ederken, sömürge hükümetleri vasıtasıyla halkın başına bela edilen kan emici sülüklerin* fakir halk sınıfları üzerindeki baskısı, ve de etkisi çok arttı.
bu şartlar altında din olgusu da kompradorların elinde emperyalist bir oyuncak halini aldı. dini bir yaşam şekli olarak benimseyen bireyler emperyalistlerin rahatlıkla yönetebildiği robot oy depoları haline geldiler.
dinin bu çirkin yüzü bu kadınları da çirkinleştirdi.
bu kadınlar ne istediğini bilmeyen aptal kadınlara dönüştüler birden : doğuracakları kız çocuğunu 8 yaşında evlendirmeyi normal karşılayan kadınlar oldular, akıl ve mantıktan uzak, ve ikinci sınıf vatandaş sayılmayı ''göze alır'' hatta öyle olmak için eylemler yapar oldular, kapanacağız diye kıçlarını yırtan abd ya da kanada vatandaşı türk türban eylemcileri türbanlarından fedarkarlık etmek yerine ingilizleri bile başımızda ister oldular. onur'un yerini kör inanç aldı. sermaye bunları yaptırdı insanlara böyle bir şekil verdi emperyalizm, hedeflerine ulaşmak için.
komşuları açken tok yatan dinci müteahhitler ve tek taş yüzüklü eşleriyle caka satan parti başkanları, başbakanlar, milletvekilleri, islamın asıl şartını türban olarak algıladılar, algılattılar, dikkatleri çevrelerinin, oğulların, damatların, akrabaların ''aniden gelen'' zenginliklerinden kaçırdılar.
eğer varsa bir öbür dünya, cehnnemde asıl yanacaklar dini çıkarlarına alet edip dünyayı kana, memleketi istikrarsızlığa sürükleyenler olacaktır.
genelde akp, daha dindar olanları ise fazilet partisini destekler. başlarını örterler, hayatla barışık değillerdir. islam dini adına kendi özğürlüklerinden vazgeçerler. çocouklarına hayatı zehir ederler (o günahı, onu giyemezsin, bunu giyemezsin falan filan)her yaptıkları işte "acaba bunda bir haram var mı, dinimize uygunmu" diye düşünüp dururlar. Erkeklerle konuşmazlar ve bir çoğu hayatlarını bir erkeğin gerisinde yaşarlar... bu hayat kendi seçimleriyse şaşılacak durumdur, kocalarının isteğiyse hemen boşanmalarını tavsiye edilir.
not: pek begenmediniz yazdıklarımı sanırım herkes eksi oy veriyor. benim burdaki dindar kadınlar derken kastettiğim hani bizim anneannelerimiz değil... Kendini herkesten daha iyi müslüman zanneden kadınlardan bahsettim...