gümbür gümbür gelen gençlik.
bakın sizlere reisin yerli ve milli, dindar, imanlı, ihlaslı gençliğini takdim ediyorum.
işte dindar gençliğin matematik ile imtihanı. https://streamable.com/zznhv
işte dergahlarda, medreselerde alınan eğitimle bu gençlerimiz bizi uzaya taşıyacak(!) inşaallah...
islam'ı anlamayan akp hükümetinin yaratmaya çalıştığı gençliktir ki bu gençliğin alnı secdede bedeni haramdadır.Hükümet din din diye tuttururken Kur'an-ı Kerim'i hiç idrak edemediği açıkça ortaya çıkıyor ki maun suresini okuyanlar bu durumu anlayacaklardır. (bkz: #13003573)
Dindar gençlik yetiştirmek isteyenler necip fazıl'ın gençliğe hitabesini neden okumazlar,görmezden gelirler.Bu hususta üstadın gençliğe hitabesini yayınlamayı borç bilirim.
gençliğe hitabe
devlet ve milletinin 7 asırlık hayatında dört devre... birincisi iki buçuk asır... aşk, vecd, fetih ve hakimiyet... i̇kincisi üç asır... kaba softa ve ham yobaz elinde sefalet ve hezimet... üçüncüsü bir asır... allahın, kur'ân'ında 'belhüm adal-hayvandan aşağı' dediği cüce taklitçilere ve batı dünyasına esaret... ya dördüncüsü? .... son yarım asır! .. işgâl ordularının bile yapamayacağı bir cinayetle, madde plânında kurtarıldıktan sonra ruh plânında ebedî helâke mahkûmiyet... işte tarihinde böyle dört devre bulunduğunu gören... bunları, yükseltici aşk, süründürücü satıhçılık, çürütücü taklitçilik ve öldürücü küfür diye yaftalayan ve şimdi, evet şimdi... beşinci devrenin kapısı önünde nur infilâkı yeni bir şafak fışkırışını gözleyen bir gençlik...
gökleri çökertecek ve son moda kurbağa diliyle bütün 'dikey'leri 'yatay' hale getirecek bir çığlık kopararak 'mukaddes emaneti ne yaptınız? ' diye meydan yerine çıkacağı günü kollayan bir gençlik...
halka değil, hakka inanan; meclisinin duvarında 'hakimiyet hakkındır' düsturuna hasret çeken, gerçek adâleti bu inanışta bulan ve halis hürriyeti hakka kölelikte bilen bir gençlik...
emekçiye 'benim sana acıdığım ve seni koruduğum kadar sen kendine acıyamaz, kendini koruyamazsın! ama sen de, zulüm gördüğün iddiasıyla, kendi kendine hakkı ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcılara yakanı kaptırmakta başı boş bırakılamazsın! ' diyecek... kapitaliste ise 'allah buyruğunu ve resûl emrini kalbinin ve kasanın kapısına kazımadıkça serbest nefes bile alamazsın! ' ihtarını edecek... kökü ezelde ve dalı ebedde bir sistemin, aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrâkine sahip bir gençlik...
bir buçuk asırdır türlü buhranlar içinde yanıp kavrulan ve bunca keşfine rağmen başını yarasalar gibi taştan taşa çalarak kurtuluşunu arayan batı adamının bulamadığı, türk'ün de yine bir buçuk asırdır işte bu hasta batı adamında bulduğunu sandığı şeyi, o mübarek oluş sırrını, her sistem ve mezheb, ortada ne kadar illet varsa devasının ve ne kadar cennet hayâli varsa hakikatinin i̇slâmda olduğunu gösterecek ve bu tavırla yurduna, i̇slâm âlemine ve bütün insanlığa model teşkil edecek bir gençlik...
'kim var? ' diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert 'ben varım! ' cevabını verici, her ferdi 'benim olmadığım yerde kimse yoktur! ' fikrini besleyici bir dâva ahlâkına kaynak bir gençlik...
can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gözü kara ve o nispetle usûle, stratejiye uygun bir gençlik...
büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle, zifirî karanlıkta, ak sütün içindeki ak kılı farkedecek kadar gözü keskin; ve gerçek kahramanlık mâdeniyle sahtesini ayırdetmekte kuyumcu ustası bir gençlik...
bugün komik üniversitesi, hokkabaz profesörü, yalancı ders kitabı, demagog politikacısı, çıkartma kâğıdı şehri, muzahrafat kanalı sokağı, takma diş fabrikası, fuhuş albümü gazetesi, mümin zindanı mâbedi, temeli yıkık ailesi, hâsılı kendisini yetiştirecek bütün cemiyet müesseselerinden aldığı zehirli tesiri üzerinden atabilecek, kendi öz talim ve terbiyesine memur vasıtalara kadar nefsini koruyabilecek, destanlık bir meydan savaşı içinde ve bu savaşı mutlaka kazanmakla vazifeli bir gençlik...
annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa, gelmiş ve geçmiş bütün eski mümin nesillerden hiçbirini beğenmeyecek, onlara 'siz güneşi ceplerinizde kaybetmiş marka müslümanlarısınız! gerçek müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başımıza gelmezdi! ' diyecek ve gerçek müslümanlığın 'nasıl'ını ve 'ne idüğü'nü her haliyle gösterecek bir gençlik...
tek cümleyle, allahın, kâinatı yüzü suyu hürmetine yarattığı sevgilisinin fezayı bütün yıldızlariyle manto gibi saran mukaddes eteğine tutunacak, ve o'ndan başka hiçbir tutamak, dayanak, sığınak tanımayacak ve o'nun düşmanlarını ancak kubur farelerine lâyık bir muameleye tâbi tutacak bir gençlik...
işte bu gençliği, bu gençliğin ilk filizlerini karşımda görüyorum. şekillenmesi, billurlaşması için 30 küsur yıldır, devrimbaz kodomanların viski çektiği kamış borularla kalemime ciğerimden kan çekerek yırtındığım, paralandığım ve zindanlarda süründüğüm bu gençlik karşısında, uykusuz, susuz, ekmeksiz, başımı secdeye mıhlayıp bir ömür allaha hamd etme makamındayım. genç adam! bundan böyle senden beklediğim şudur: tabutumu öz ellerinle musalla taşına koyarken, anadolu kıtası büyüklüğündeki dâva taşını da gediğine koymayı unutma ve bunu tek vasiyetim bil! allahın selâmı üzerine olsun...
Beş vakit namazında adamların 12 yaşındaki kızlarını beş bin liraya sattığı Dini bütün devlet memurlarının çocukları yaşında kızlara tecavüz ettiği Savcıların kız çocukların kendi rızalarıyla şiddet gördüklerine inandığı Nüfusunun yüzde 99u Müslüman diye iddia edilip, övünülen ve çocuk gelinleri 5,5 milyonu aşan bir ülkede Başbakan, Dindar gençlik yetiştireceğiz diyemez.
insanları rahatsız eden gençliktir. 2012deyiz. Başka ülkelere bakalım. Kilise okulları var mesela. Çocuklar anasınıfında bile olsalar, dua etmek, hırsızlık yapmamak vs. temel şeyleri öğreniyorlar. Bir tiyatro düzenliyorlar mesela, her çocuk bir hayvanı temsil ediyor, hoş bir şekilde nuhun gemisine biniyorlar, ebeveynleriyle birlikte. işte bu tarz şeyler bile, o çocuklara öğretilebiliyor. Bizde? Bir imamhatip mevzunu öğrenci polis olamıyordu bir zamanlar. "şuşu okuldaki öğrenciler namaz kılarken yakalandı..." aaa ne kadar ayıp dimi ama?