ülkedeki yobaz sayısı artar.
ülkedeki yobaz sayısı arttıkça sözlükteki yobaz sayısı da artar.
sözlükteki yobaz sayısı arttıkça da şöyle başlıklarda inanılmaz olaylar gelişir. (bkz: türkan saylan)
bir insanı sevmezsin anlarım ama ölmüş birisine yalan yere iftira atmak, hakaret etmek nedir çözebilmiş değilim.
imamlar kuran kursu hocaları 2 yıl görev yaptıktan sonra kurumlar arası geçiş yaparak, karayolları genel müdürlüklerine, devlet su işleri idari amirliklerine, çalışma ve maliye bakanlıklarının üst düzey yönetimine vb. bölgelere geçerlerken bu işin okulunu okuyanlar boşuna yarıdırır durur kpss lerde. kimse sormuyor mu her yıl sınıf öğretmeniniden çok kurankursu hocası ve imam atanıyor,nereye gidiyor bu kadar imam bilimum din adamı diye.
- çiftçiye "ananı da al git" denirdi.
- israil'e posta konulur daha sonra yalakalık yapılırdı.
- madende ölen işçilerimiz için "güzel öldüler" denilirdi.
- ülke bölündükçe bölünürdü.
- cemaat yönetimin her kademesinde koğuşlanırdı.
- herkesin telefonu dinlenirdi.
- uydurma darbe planları yapılır ve muhalif kesim haksız gözlatılarla süründürülürdü.
- demorkasi ve cumhuriyetin olmazsa olmazı "güçler ayrılığı" japon yapıştırıcısıyla birleştirilirdi.
- adalet sistemi sorgulanırdı.
- din adeta pazarda satılan bir meyva gibi iyicene parlatılıp satılırdı.
- ülkedeki tüm kar eden kurumlar 3-5 kuruşa peşkeş çekilirdi.
- en dandik dış gelişmeler sanki bir zafer kazanılmış gibi halka sunulurdu.
- sadece seçim zamanı kömür, suyu elektriği olmayan köylere beyazeşya yardımı yapılırdı.
- başbakanımızın isviçre'de 8 tane hesabı olurdu.
- başbakanımızın pek muhterem oğlu italya'da askerlik yapar. diğer gençler doğuda şehit olurdu.
- şehitlerimizin cenaze törenlerinde "askerlik yan gelip yatma yeri değildir" denirdi.
- terör örgütü liderlerine "sayın" diye hitap edilirdi.
Dinimi her ne kadar yaşasamda, vaktim olduğunda namaz kılsam da, ne bilim dinimin bütün gerekliliklerini yerine getirmeye çalışsamda; olmaması gereken bir durum olduğunu açık ve net söylüyorum. Laiklik deyip durduğumuz 7 harfli, tek kelimeden oluşan yapı, bizim kavrayamayacağımız yapılar arasında başı çekmektedir. O sebeple hiç kimse bu ülkedeki kurulan düzeni bozmaya çalışmasın (Sözde Demokrasi düzeni) ve değiştrimeye de kalkmasın. Hepimiz herşeyi ötekileştirmeye başladık. Ülkemizde olmayan sorunlar ortaya çıkardır. Artık yeter. Kimse dini kullanarak ben yazarım, ben şuyum buyum ben BAŞBAKANIM demesin. yemezler yavrum. kendi yandaşlarını çekersin kendine; başkada bir boka yaramazsın. Af edersiiniz. Saygılar..