din çok iyi bir kavramdır. din kesinlikle olmalıdır. insanı huzura kavuşturur.
üstteki yazım 2 kelime okuyup entry'imi değerlendirecekler içindi. gerçek entry'm ise okuyacaklar için ve şu şekildedir; bir insan ya ilim ve bilimle eğitilir ve eksik taraflarını gerçekçi tamamlar. hayvani duygularını da törpüler yani tıpkı ileri medeniyet seviyesine ulaşmış müreffeh toplumlar gibi yaşar ya da din adı altında eğitilmeye çalışılan ancak ödül ceza yöntemiyle hayvani duygularını törpülemeyip sadece bastıran insanlar yaratır. bu hayvani duygularını törpülemeyen insanlarda hayvani yönleri ne zaman ve nasıl dışa vuracağı bilinmez. kimi zaman toplumsal olarak dışa vurur (bkz: işid). bu bile başlı başına din'in insanlara bir şey veremediğinin kanıtıdır. ancak bize çocukluktan beri öğretilmeye çalışılan din'in iyi güzel ve hep iyiyi vermeyi amaçladığı söylenir. halbuki insan'ın imanı kendi iradesidir. yani sen kötü olduktan sonra din sana hiç bir şey vermez. iyiysen de iyi olmak için din denen olguya ihtiyacın yoktur. bundan dolayıdır ki japonya gibi %60-70 i non-teist yani dinsiz olan ülkeler medeniyet ve gelişmişlik açısından en önde gelen ülkelerdir. şimdi o ülkelerde hiç mi kötülük yok diyenler olacaktır hemen söyleyeyim tabi ki vardır. ama neredeyse hiç bir zaman orta doğu gibi koyu inançlara sahip ve hayatını dine adamış ülkeler gibi din için adam öldürme kafa kesme yoktur. ister kabul edelim ister etmeyelim bu böyle. tüm istatistikler ve bilgiler de bu yönde.