- ayetel kürsiyi oku.
+ kürsü de mi?
- yerinde.
+ söylemim mi? geliyorum öyleyse.
- yerinde oku yerinde!
+ hangi inde? peygamber de ilk mekan olarak inde okumuştu öyle değil mi?
- siktir git sınıftaaan!
+ aaa, ayıptır günahtır hocam!!
Niye ve nasil din hocasi oldugunu anlayamadigimiz fenomen bir adamla ders cikisinda...
+: Hoca
-: 3 arkadas
-hocam cenabetken ekmek yemek gunah mi?
+gecin bunlari kardesim ne ilgisi var.
+(5 dk lik abdestle ilgili bir konusma)
+(konusmanin sonunda)Ben sizin yasinizdayken elim cebimde gezerdim. Simdi okuldaki kizlari goruyorum sizin isiniz cok zor.
+düşünmek iman için gereklidir. sokrates'in dediği gibi "düşünüyorum o halde varım"
-iyi de bunu söyleyen descartes ve descartes deisttir.
+...
-...
+evet şimdi kitabımızın 28. sayfasını açıyoruz...
Lisedeyken ''hocam akşama pilavlı sohbet var gelir misiniz? '' demiştim tabi sınıf biliyor ateist olduğumu salak slak gülüyor salak sınıf. hoca ''biliyorum kamille bugün konuştuk bu hafta gelemeyeceğim öbür hafta duayı ben ederim. '' gibisinden bişey demişti.
-kütüb-i sitti nedir
- kim sitti hocam
o dönem kalmıştım din dersinden. ortalama 6 düşüyodu ama karneye kırmızı renkle 6 yazıp bırakmıştı piç. hakkaten bilmiyodum ne olduğunu. çocukluktan kalma bi alışkanlık, bişeyi anlamayınca (ne) demem (kim) derim. olay buydu aslında.
-hocam şimdi diyelim biz cennete gittik napıcaz orda sıkılırız...
-şu olucak bu olucak falandı filandı...
-başka nolucak?
-o olucak bu olucak...
-başka nolucak, yani o kadar zaman napıcaz?
(sinirli)
-sıkılmayacaksın kızım cennette!
seneyi hatırlamıyorum ancak orta 2'de olduğumu hatırlıyorum. din öğretmeni benden arabasının içinden bir çantayı alıp getirmemi istedi ders sırasında ve şu sözü sarfetti;
-silgi yiyen çocuk gel bakayım.
+efendim örtmenim.
-şu benim arabanın anahtarı. git arka tarafta bir çanta var onu al bana getir.
(yüzümde saçma bir gülümseme olmuş olacak ki)
-boşuna öyle sırıtma. arabayı kaçırmaya kalkarsan allah sana cezanı verir. sakın öyle bir şey yapma tamam mı.
+tamam örtmenim.
-bak doğru söyle. sadece çantayı alıp geleceksin. eğer bir aptallık yaparsan kaza yaparsın, ölürsün.
ne değerli arabası varmış be. ölüp gidecekti o zaman malım da malım.
hoca: ben cennete gideceğim. zaten gitmemek için bir sebebim yok. ona göre yaşıyorum ben. herkes ne yaptığını bilir hayatta. bende biliyorum. cennete gidicem ben.
O an almanca dersinden çıkmıştık din dersine girdik , Esmaül Hüsnayı dinliyoruz..
Hoca: Evet çocuklar neden Rabbımızın isimlerinin başına neden El konur ? / El-Rahim El-rahman/
A: Hocam artikel mi ?
H:...
Saygıyla sevgiyle andığım hocam ile aramızda geçen diyalogtur,
Part 1,
+evet! arkadaşlar bugünlük dersimiz bu kadar serbestsiniz.
-allah kabul etsin hocam!
Part 2,
aslında bu bir diyalog değil sadece bir anı ama sizinle paylaşmak isterim daha doğrusu her neyse cuma günü 5.dersimiz Din kültürü ve ahlak bilgisi dersiydi, yabancı dil okuduğumdan sınıfta sadece 6 tane erkek vardı. Neyse işte 5.derse hoca girecekti bizde kantine oturacaktık tahtaya kocaman harflerle Cumaya Gittik geleceğiz yazmıştık. sonra ders bitti hoca da bize ne oldu imam efendi namazı uzatmalara mı götürdü demişti.
lise yıllarınızdan güzel kareler hatırlattıysam ne mutlu bana. saygılar.
Hoca cikolata veriyordu soruları bilene vs.
Bi gün geldi dersten önce yanıma
Hoca: passionate benim sana cikolata borcum var mıydı?
Ben: bilmem. Var mıydı?
H: bilmiyorum işte sana soruyorum.
B: aaaa hocam... Hatırladim. Yarım cikolata borcunuz var ya vermemiştiniz
H: yapma ya...
B: evet hocam yarım hem de. Isterseniz şu kula acıyıp bi tane verebilirsiniz. Arkadaşlarımla paylaşıp sevaba bile girerim. Bizi sevindirdiginiz için siz kat kat sevaba girersiniz
H: Ahaha. Tamam hatırlat derste
B: yaşasın!!!
öğrenci ile din dersine giren hoca arasında geçen çoğu zaman matrak olan diyaloglardır.
bir gün okulun birine sınava gittik gözetmen olarak. açık lise sınavıydı.
sınava giren bir eleman belli hiç çalışmamış, yardım istemek için fırsat kolluyor.
o sınıfta da bir müzik öğretmeni bir de din kültürü öğretmeni arkadaş var. ama dincinin tipi tam mülayim tip.
çocuk hocam bir bakar mısınız diye bizim müzikçiyi çağırdı. bizimki gitti yanına.
-hocam bir yardım edin gene kalacağım bu matematikten dedi.
bizimkide yardım etmeyecek belli. zaten yardım da yasak. bilse de etmeyecek.
-ben müzikçiyim anlamam matematikten, sen git şu hocaya sor, o matematikçi dedi.
elemanın gözler birden açıldı, hocadan da yumuşak yüzü aldı ya değmeyin artık ona. kitapçığı aldı doğru bizim dincinin yanına gitti.
-hocam kalacağım da bir kaç matematik sorusu verir misiniz dedi.
bizim dinci de;
- evladım ben sana sadece dualarımda yer verebilirim ne matematiği dedi.