inandıkları dinin kutsal kitabında ''dinde zorlama yoktur'' denmesine rağmen zorlana empoze edilmesi gibi ironi barındıran olaydır. tipik kapitalist, burjuvazi politikası şaşmamak gerek. ;)
seçmeli olması değil kalkması gerekmektedir.laik bi ülkede yaşıyoruz diyoruz ama hala okullarda din dersi görülmeye devam ediliyo.öteki dinlerde görülsün madem.hristiyanlığı tanısın çocuk.niye kafasını müslüman zırvalıklarıyla dolduruyosunuz.beyinleri örümcek ağıyla kaplanmış bireyler haline getiriyosunuz küçücük çocukları.böyle devam ederse ülkenin başına daha çook tayyipler recepler gelir..
din dersi adı altında verilenler ağırlıklı olarak evrensel değerlerdir ve kuru bir öğretim mantığıyla sunulmaktadır. kimi çevrelerin din dersini islamiyet dersi gibi algılaması problemin ana unsurudur. yüce yaratıcı bile kulunu serbest bırakmışken kimin haddinedir insanları daha körpeyken yönlendirmek? ayrıca dinini gerçekten öğrenmek isteyenler için bu seçme hakkı beraberinde kaliteyi de getirmelidir.
kaldırılıp yerine etik dersi konulması, dinlerin de ahlaka bakış açılarıyla ele alınarak birer alt başlık halinde ders kapsamında anlatılması daha uygun olsa gerek. ki burada da şu an uygulandığı gibi belirli bir din ve mezhebin öğretilerine ağırlık verilmeyerek çeşitli din, mezhep ve felsefi akımlardan örneklerle ders daha da zenginleştirilip öğrencinin de ilgisinin çekilmesi sağlanabilir. yok ben illa dinimi öğrenmek istiyorum demekte olan öğrencilerimiz varsa* onlar için de yardımcı kaynaklar önerilir olur biter.
mevcut saçmalığı ortadan kaldıracak uygulamadır.
din, temelinde seçmeli bir olgu ise ve birey özgürce mensubu olmak istediği dini ya da "hiçbir şey"i özgürce seçebiliyorsa bunun dersinin de zorunlu olması saçmadır.
tek basina yetmeyecek durumdur. soyle ki;
din dersi kisiye iyiyi-kotuyu ayirt ettirmez, yalnizca var olan bilgileri one surer, ve kisi bu bilgileri ister kabul eder ister kabul etmez; dolayisiyla din dersi yalnizca bilgilendirme dersidir*. o halde, amac bilgi vermekse din dersinde neden sadece teistik inanclara yer veriliyor da anti-teistik inanislar goz ardi ediliyor bir merak konusudur. ateistik, humanist ve benzeri felsefi dusunce sistemleri de din dersiyle birlikte islenmelidir.
ahlak konusuna gelince, "kesinlikle bu dogrudur, su yanlistir" gibi kaliplardan cok, "bu toplumun geleneklerine gore.." diye baslayan kaliplar olmalidir ki, insan insan oldugunu degerlendirme yetisi ile anlayabilsin, kendini onceden programlanmis bir robottan cok insan yerine koyabilsin.
sonuc olarak, ilk etapta ne yapiliyormus? "din bilgisi" dersinin adi "inanc ve dusunce sistemleri" olarak degisiyormus, sonrasinda da wicca'dan buddizme kadar butun inanc ve dusuncelere yer verilip bu ders secmeli bir ders oluyormus. **
her insanın dinine bağlı olması, onun inancını ve yaşama bağlılığını artırır. işte bu yüzdendir ki din dersi zorunlu olmalıdır, ama içeriğinde diğer dinlere de yer verilmeli, öğrencilerden farklı dinde olanlar varsa onların da kendi dinlerinden birşeyler öğrenmesi amaçlanmalıdır.
Laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti gereklerinin en önemlilerinden bir tanesidir din derslerinin seçmeli olması! sen gidip müslüman olmayan çocuklara islamiyeti öğretmeye kalkarsan aihm de böyle tazminat ödersin!
yılanların cin olduğunu anlatan, gülen bir arkadaşa "dinde gülmek yoktur tebessüm vardır" diyen lise din hocamı gördükten sonra hak verdiğim olay. bu olayı sol bir parti yapmış olsa idi kesinlikle dinsiz yakıştırması alırdı.
adı din olduğu için polemik yaratılan konu. karneye 5 geldiği takdirde karneye 10 kredi sağladığı da unutulmamalıdır, "ben ateistim ben deistim hacıcım ben şöleyim ben böleyim ben karsıyım" diyen zihniyete de bu 10 kredi kapak olur.
1-din kültürü dersi adından da anlaşılacağı gibi tüm dinler üzerine olmalıdır. salt islam üzerine degil. okullar öğretim kurumlarıdır. amaç çocuklara tüm inançları öğretmek ve ahlak bilgisi kısmında da doğru olan göstermek olmalıdır.
2-seçmeli olması yerindedir. devletin din öğretmek zorunluluğu yoktur ki zorunlu olsun. sosyal devlet kapsamında, muhattaptan gelen istek doğrultusunda hareket edilmelidir. isteyen seçer istemeyen seçmez.
bir ülkede din dersi okutulması kadar doğal birşey yoktur. bunu yanında sosyoloji, felsefe gibi derslere branş hocası gireceği yerine, müzik veya beden eğitimi hocası giriyorsa orada problem vardır diyerekten karşı koyduğum fikir.*
ilköğretimde çocuğuna seçme hakkı nasıl vereceksin? hadi lisede bi derece.
---çocuum islam dinini mi öğrenmek istiyorsun? hristiyanlığımı? yoksa din dersi görmek istiyormusun?
++ yok yaa ben cool takılacam. teistim ben. din dersi felan hikaye. kızlarla takılacaz. ayse fasülyelerle benim ismimi, bende çişimle onun ismini yazacam.
cocuk bu kardeşim . saçmalar tabi o yaşta. sen göster şimdiden din kültürü ve ahlak bilgisi dersini, ileride hangisi mantığına yatarsa onu seçsin. ister ateist olur, ister islamı doyasıya yaşar, isterse hristiyan isterse budist olur.
bu ders sadece dinden ibaret değil. ahlaktan kimse bahsetmiyor.
din dersi diye bir ders yoktur ki. din kültürü ve ahlak bilgisi dersi vardır. ama milli eğitim bakanlığının göz yumması sonucu bu ders sadece din dersi, islam dini dersi olmuştur. sakat olan şey ise okullar bilgi öğrenme yeridir. öğretmenler bilginin öğrenciye akmasını sağlayan köprüdür. öğrenci ise idealde bilgi öğrenme amacı ile okula giden kişidir. din bir bilgimidir yoksa bir kültürmüdür bu tartışılır. ancak kesin olan bir şey varsa tanrının yeri okul değil camiler, kliseler, tapınaklardır. okulda sadece bilgiye yer vardır. bilimsel bilgiye yer vardır. ruhi bilgi ise her dinin kendi tapınaklarında öğrenilmelidir. dini öğretiler okul öğretmenleri tarafından değil din adamları tarafından öğretilmelidir.
türk halkı'nın %99'unun müslüman olmadığının anlaşılmış olmasıdır. Din dersinde çocuklara islam anlatılır ve sürekli peygamber efendimiz diye hz. muhammed'den bahsederseniz. Din empoze etme ve beyin yıkama dersi yapmış olursunuz. Bütün dinleri objektif ele alabilecek din öğretmeni olmadığına göre bu konuda yapılması gereken doğrudur. Yapılması gereken bu dersi alacak olanlara yalan yanlış ve gereksiz bilgi yerine ibadetin esaslarını öğreten hadis diye evde uydurduklarını çocuklara satmayan öğretmenlere görev vermektir.
müzik dersinde tahtaya çıkıp şarkı söylenmesi, matematik dersinde tahtada problem çözülmesi gibi, din kültürü dersinde de sıraya çıkıp namaz kılınması gayet normal ve eğitimin uygulamaları kapsamında bir harekettir. bundan niye rahatsız olunduğu anlaşılamamaktadır. din kültürü dersinin seçmeli olması, zayıf içeriğine bakacak olursak kesinlikle bir kayıp değildir. bu ülkede dini eğitim zaten duyarlı anne ve babaya sahip çocuklara altı yaşına kadar verilmektedir. bu durumda kritik konu kuran kurslarıdır. kesinlikle kuran kurslarıyla ilgili kısıtlamalar kaldırılmalı, nasıl kişi din dersini ister alıp ister almayabiliyorsa; kuran kursuna da hiçbir yaş sınırı olmaksızın gidebilmelidir.
