Beyler biz zaten askerde ktm’de 100 kişilik koğuşa 400 kişinin sığdığı, asgari ücretlinin 15.000 liralık telefonla gezdiği, ayrandan daha ucuza dönerin satıldığına tanık olmuş matematiği aşmış bir milletin evlatlarıyız. Maksat ahıretimiz kurtulsun, yapmışlar da kötü mü yapmışlar!
okuduğum ve hiçbir şey anlamadığım metinde bir tek ''disiplinlerüstü'' kavramına takıldım kaldım. dersin disiplinini alamayan bir öğrenci ''disiplinlerüstü''nü ne yapsın? aritmetik ortalama alamayan öğrenci veri analizi dersinde ne yapacak mesela?
benim lise ikinci sınıfta aldığım ''çarpanlara ayırma'' konusu şu an 8. öğrencisinin lgs sınav konusu. evet yazılı metinde de olduğu gibi yıllardır lise sınavlarında sormaya yönelik daha bu gibi pek çok lise düzeyi konuyu 12-13 yaş 8. sınıf çocuğunun seviyesine çekmek son derece ''disiplinlerüstü'' bence de.
öncelikle şu konu açıklığa kavuşturulmalı. bir dersin zorunlu olması ile seçmeli olması, o dersin seçiminin öğrencinin ''kendi tercihine'' bırakılmasından öte o okuldaki öğretmen sayısıyla alakalı bir konudur.
her eğitim sisteminin ilk haftası öğrencilere, onlarca dersin adının yazılı olduğu bir liste verilir. yüzme, tenis, eskrim dersleri bile vardır o listelerde. elbette bu öğretmenlerin çoğu yok okullarda. okuldaki ana ders öğretmenleri ek ders ücreti karşılığında bu derslere girerler. ve öğrenciye hangilerini yazabilecekleri söylenir. bu dersler bir veya ikidir. çok azı şayet şanslılarsa seçmeli beden eğitimi yazabilir. fakat bir okuldaki zorunlu ders öğretmenleri maksimum ders saatini doldurduruyorsa veya yetersiz sayıda ise ilgili olduğu seçmeli ders açılmaz. okullarda zorunlu dersler için kadro açığı vardır yalnızca ve bir öğretmenin ataması bu açığa göre belirlenir.
yani lise matematik, fizik, tarih, biyoloji, kimya, felsefe gibi branşların neredeyse atamasının olmadığı ülkemizde bu derslerin seçmeli olması demek; o okulda zorunlu ders öğretmen yeter sayısının düşmesi gibi bir durum ortaya çıkarıyor. bu durumda öğrenci seçmeli matematik, felsefe, tarih dersini almak istese dahi, açılmama durumunda yine alamayacak. mevcut derslerden birini seçmek zorunda kalacak.
o zaman bu dersleri alamayan öğrenciler üniversite sınavına giremeyecek mi? üniversiteye giriş nasıl olacak? bir ülkede herkes üniversite okumalı mı, okumamalı mı? maksat bu mu yoksa? tüm bunlar bambaşka başlıkların tartışma konusu elbette.
bu ülkeden bi bok olmayacağını bu şekilde net olarak anlayabiliriz..
sorun sadece din dersi tarih dersi vs değil; her gelen kafasına göre bi sistem falan belirliyo, küçük yaşlarda olan çocukların geleceğiyle oynuyorlar, yok yks yok oks yok bilmem ne sürekli bi değişiklik falan...
yani ne diyeyim, allah akıl fikir versin...
işsizliği sözde azaltcaz diye her yere üniversite açtılar; şimdi maşallah herkes üniversiteli, 15-20 net yapan adamları üniversitenin kapısının önünden geçemiyecek adamları 4 yıllık fakültelerde okutuyorlar..
bizim zamanımızda hazırlandığımız sınıfta 20 kişiden 4 kişi kazandık..şimdi maşallah 20 kişinin 18'ini alıyorlar..
güzel şeyler düşünmek, söylemek istiyorum, ama olmuyor...
altın nesil diye diye, cemaatler diye diye ülkenin anasını bellediler.. feto fetö oldu, akıllanmadılar şimdi de menzilcileri dolduruyolar sağa sola..
eğitim bakanı ziya selçuk ekonomist mahfi eğilmez i arayıp bu konu hakkında bilgi vermiş. mahfi hocanın dediğine göre bu matematik konusu basına yansıtıldığı gibi değilmiş. mahfi hoca olumlu bulmuş yeni sistemi.
tabii benim düşüncem hala aynı. eğitim herkese verilmemeli. tembel, serseri zihniyetli öğrencilerin okullarda zorla tutulması kaynak israfından başka bir şey değil .#41566123
Bunca imamhatip açılmışken normaldir. Hani ziya gelince her şey güzel olacaktı. Hani adam hiç değilse eğitimciydi. Yaparsa bu işi ziya yapardı. Adamı ne büyüttünüz yahu. Adam özel sektörün en kallavi destekcisi. Atma ziyaaaa.
Ayrıca o da baştakine bağlı tabi.
Doğan görünümlü şahin ile anca buggaee olur.
Ha bu arada sürekli gündemi tengir sayesinde takip edip sonra giydirmeye çalışmanız da gülünç ötesi. Genelde siz giderken o dönüyor.
Biraz yaratıcı olun birazda sizi okuyalım. Çöp tenekeleri sizi.
Ebele ubele yapmayın çalışın.
Umarım gelecekte bu Darbeci, islamofaşist ve natocu 12 eylül rejiminin getirdiği hukuk dışı, eşitliksiz, adaletsiz, laik olmayan, zorunlu din eğitimi kuralını savunan insanlar olmazlar. Başkalarına yapılan kötü muameleyi kendileri için de zararlı görürler!
Din dersinin zorunlu olması direkt 12 eylül rejiminin bir ürünüdür. Din dersinin zorunlu olmasını savunan Kenan Evren'dir. Hiç kimseye zorla din öğretilmemelidir. Bir ülkede eşitlik diye bir şey varsa, Kimse bir inancın, arap tanrısının ritüellerini öğrenmek zorunda olmamalıdır! Bunu sünni olarak doğmuş deist olarak yaşamına devam eden biri olarak söylüyorum. Öğretilen dünyanın en güzel şeyi bile olsa zorla öğretiliyorsa o işkencedir. Zorunlu din eğitimi 12 eylül rejiminin hala uygulanan işkencesidir. Nokta.
Farklı illerde lisesini bu yıl tamamlamış birisi olarak, Lise için konuşursak, (+10.s) vere vere iki saat veriyor dkvab dersini (ki onda da normal bir Anadolu lisesi için basit düzeyde anlat geç yapılıyor) bölümünü seçtikten sonra ister ücretli ister kadrolu çok üstüne düşmüyor zaten. matematik seçmeli ders diye geçse de Alman 'zorunlu' tekrar soyleyeyim idrakta zorlanma, zorunlu. Istersen sözel istersen dil 'seç. temel matematik' olarak yine seçmeli adı altında görüyorsun. Bu değişmez bi kural.
Din demişken sana derste çarşafa gir denmiyor, neden böyle düşünüyorsun da denmiyor. Ister inan ister inanma bu sana kalmış. 16-17 yaşındaki çocuk hoşgörüyü, çalmanin kötü bir şey olduğunu, temizliği, ahlaki kuralları, diğer dinlere saygı duyması gerektiğini öğrenmeyecekte afedersin logaritmayı türevi mi öğrenecek? Evet, kesin öğrenir mükemmel olur.
Çocuğun ilgisi varsa dine imam Hatip liseleri var oraya gider. Ha yoksa Anadolu'da temel bilgilerini öğrenir kalır bundan kime ne. Belirli bir yaşa kadar nasıl ki baba eline bakıyorsunuz söz dinliyorsunuz okulda da öyle. Hocam ben bunu istemiyorum yiaaa olmuyor. O işler lafla yürümüyor.
Amacınız sadece muhalefet etmek olmasın biraz mantık çerçevesi içinde sallayın.
Bu arada tebrikler bu soruna değinerek eğitim sistemine büyük katkıda bulundunuz. Şuan bütün öğrenciler olarak çılgınlar gibi matematik hocası kovalayacağız. Haydi
şimdi eksiye koş.
bu bakan da ortalığı şöyle bir karıştırmasa çok şaşardım.
müfredat boktan. bunu görmek istemiyorlar. çünkü çözebilecek çapta beyinleri yok. öğretmen kalitesi de tartışılır bir konu. şahsen ben o kitaplarla sadece kıçımı silerim.
Bakanı savunmak için söylemiyorum "Din bilgisi" dersi ne yazık ki anayasada zorunlu olduğu için zorunludur. Gerçi AKP istese bu saçmalığı kaldırır mı? Tabii ki kaldırmaz. Onlar 82 anayasası ile dinselleştirilmiş bir rejimin mahsülleri... Niye kaldırsınlar ki? Artı CB hükümet sisteminde bakanlar zaten tıraş. Tek adam rejimindeyiz.
VI. Din ve vicdan hürriyeti
Madde 24 – Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.
14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir.
Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve
kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.
Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulanzorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin
kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır.
Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma
veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun dini veya din duygularını yahut dince
kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz
bu sorun egitimin tek merkezden belirlenmesi sonucu olusuyor.tam sosyalizm tipi bir otoriter yonetim politikasi.iktidara gelen parti egitimi marangoz atolyesi gibi kullaniyor.
Kemalisti diyor ki "ogrenciler, devrimlere sadik bir ogrenci olacak"
Siyasal islamci diyor ki " ogrenciler, dinini, örfünü bilen ogrenci olacak"
Peki sonuc ? Sonuc berbat.iki kesimin yarattigi sacmaliklarla ugrasiyoruz. Bu sorunlarin cözümü piyasa. Devletin egitimde planlamaci durumu ortadan kalkmali.okullar kendi egitim politikalarini kendileri belirlemeli. Bu sayede iktidarlarin milyarlarca tl paramizi istismar etmesinin yolu kapanmis olur.devlet bu durumda en fazla burs destegi yapmasli o da sınırlı sayida.
Milli egitimmis vs geçelim bunlari. Artik evrensel egitim var.evrensel egitime entegre olmayan toplumlar bizim gibi sürünecek hic şüpheniz olmasın.