klasik dindar riyakarlığı. bir lokma bir hırka der, tatilde jet skiye biner, parasını verip muhallebi gibi am siker, iftar sofralarında kuş sütü içer. allahım dinin tirajını sakın düşürme.
sen çık televizyonlara peygamber efendimiz bir hırka ile kışı geçirirdi de, soğuktan üşürdü de, çok fakirdi kardeşim çook ama allahına sığınıyordu de millete fakirliği öv çalışın çabalayın hakkınızı yedirmeyin peşinden gidin deme, bol bol sabredin de, boyun eğin de sonra git otel yaptır. bilmem ne otelinin terasında kahvaltılar et, mercedeslerde sürt.
he canım he.
fakirlik çok süper hakikaten.
Mâlesef günümüz islam dünyasını da içine alan durumdur.
Din adamları fakirliği övüyorlar, çünkü kendi geçimlerini fakire hakkını vermeyen zenginden alıyorlar. Ama inşallah onların elinden dini alacak; bilime, fene önem veren, maddi ve manevi ihtiyaçlarını din dışından karşılayıp, dine harcayan bir nesil gelecek. Allah a ve ahirete iman eden bu nesil için herşeyini ortaya koysun.
Bu yola baş vuranların kafalarına ilk taşı yine din adamları vuruyor. Tecrübe ile sabittir.
zengin olup mal varlığı arttıkça insanların dinden uzaklaştığı gerçeği. bu bir sosyolojik olgu. tabiki bu din tüccarları krallıklarını sürdürebilmeleri için fakirliğe özendirme seansları düzenlemeleri normaldir.
fakirliği öven bütün hadisler hemen hemen uydurmadır. müslümanlık kurban kesmeyi zekat vermeyi emrediyorsa insanın varlıklı olup etrafındaki fakirlere yardım etmesini istiyor demektir. ve her müslümanın da yerinde saymamasını mesleğinde ileriye doğru gitmesini ve standartlarını yükseltmesini istiyor demektir. müslümanın fakir bir hayat değil varlıklıbir hayat sürmesini istemesidir.
zamanımızın iktidarının bu sömürücü sistemine ayak uyduran çoğu din görevlisi de bu modaya uyup aynen kendi gemilerini kurtarma derdindeler. örneğin ayda 700 bin tl alan hatipoğlu, ramazan günü bizim semte geldiğinde zenginlere imrenmemeyi ve allah'ın, bir insana fakirlik verdiyse onda bir hikmet olacağını söylemişti. keriz yerse hesabı.
örnek; fakirlik benim övüncümdür . ben fakirlikle iftihar ederim. bu hadis uydurmadır. ( kaynak; uydurma olduğunda ittifak edilen hadisler. aliyyül kari)
not .hz muhammed'in etrafındaki çoğu arkadaşı varlıklıydı ve ticaretle uğraşıyordu.
Dini kullanan bir insan 10 metre öteden belli oluyor ve samimi bir dindarda aynı şekilde kendini belli ediyor. Anlamadığım insanlar neden dinin ticaretini yapan insanı takip eder? Dinlerini tam manasıyla bilmediklerinden olsa gerek. Fakirliği övüyorsan fakir gibi yaşamalısın ki eskiden bazı dervişler bu yolu takip eder, böyle yaşarmış.
(bkz: zühd)
(bkz: bir lokma bir hırka)
Ayrıca buradaki fakirlik çalışmamak yan gelip yatmak değil dünyaya hırsla bağlanmamak, dünyalık için haktan hukuktan vazgeçmemektir.
Öyledir -bütün dinler için geçerlidir - papa bile " isa 'nın sadece bir mintanı asası ve takunyalaları vardı " der -ama bunu som altından yapılmış tahta otutarak söyler .