alanya denilince ilk akla gelen yerlerden bir tanesidir sıcaktan kalabalıktan kaçmak isteyen kişilerin gidebilecegi doğası ve manzarasıyla insanı adeta büyüleyen bir yerdir.
alanya civarında tatil yapılıyorsa gidilmesi öncelikli yerlerden biridir. yeşilin, suyun, doğanın buluştuğu cıvıl cıvıl bir yerdir. piknik alanı adı altında bir çok mekanı barındırmaktadır. bunlardan birine oturup, rakı-kebap yapıp, buz gibi suyuna girip, ağaçların arasında tatlı serin havasını alıp alanya sıcağından uzaklaşabilirsiniz. o bölge için eşsizdir.
su seviyesinin artması hayırlara vesile olabilir. hizmet sektörü kazanır. he belki anam babam orda susuz, elektirksiz kalır ama eğlenmek için bi dim çayına gidiverirler. buz gibi ohhh*
gün itibariyle dim baraj kapaklarından birisinin patlaması sebebiyle su yoğunluğunun giderek yükseldiği ve tehlikeli hale gelebileceği belirtilen çaydır.
Dim çayı'ndaki Anadolu köyü restaurant sabah 08:00 den gece yarısına kadar açık. Tesis güzel ve havuzu da oldukça büyük. Kışlık kapasitesi 280 kişi. Günlük olarak şömineli odaları kiralayabiliyorsunuz. Sezon dışında da tercih edilebilecek bir yer. Koç müzesindeki gibi bazı meslekler canlandırılmış. Hareket etmelerini sağlayan ipler bariz görünse de hoş bir konsept oluşturmuşlar.
anayoldan dim çayı'na giden minibüslerdeki muavinlere "-hadi genç bi yer tavsiye et bakalım ehehe" derseniz; "olmaz abi mekan sahipleri kızdığı için* şurası güzel diyemiyoruz." şeklinde yanıtlar sizi şaşırtmasın. Burda önemli olan soru biçimidir.Kaş göz oynatmalar eşliğinde* "Kardeş ben buraların yabancısıyım, şöyle ferah bir yerde inidiriver gurban olduğum" şeklinde ikinci bi yaklaşım getiridiğimde, bir süre sonra "abi sen burda inicektin değil mi?"* der ve ferah ve hesaplı bi yerde bırakır sizi koçumuz
etrafı piknik alanları ile kaplanmış insanın içini ferahlatan yer. bu mekanlarda ister sadece masa parası verip kendi getirdiğiniz şeyleri yiyebilir, ister menüden yemek yiyebilirsiniz. en önemlisi pazarlık yapmadan oturulmaması gerekir. fiyatlar çok büyük değişkenlik gösterebilir.
