Dilencilik, yardıma muhtaç olduğunu iddia ederek başka insanlardan yiyecek veya para isteme. Geçimini bu şekilde sağlayan kişiye dilenci denir. Dilencilik dünyanın en eski mesleklerinden biridir.
bir ekmek parasını, damlaya damlaya göl oluru geçip; kat kat apartmanların, yazlıkların, son model arabaların sahibi olmayı başarmış sözüm ona yardıma muhtaç insanların zırvaladıkları.
75 yaşlarında, beli bihayli kambur kadının, ağlak ses tonuyla '' açım yavrum! '' demesi insanın gerçekten içini sızlatıyor. ama o kadını her zaman aynı yerde görüp, aynı ses tonuyla '' açım yavrum!! '' demesini duymak gerçekten sinir bozucu. topladığı paralarla gıda zincirleri kurulur.
'' Allah rızası için, bi ekmek parası, dilenci değilim çocuğum çok aç, hasta bebeğim için...'' gibi söylemleri anlarımda Mecidiyeköy'ün ortasında 28 yaşında sapasağlam herifin '' abi b.kunu yiyim 25 kuruş verir misin ? '' demesine katlanamadım.
- abla bi ekmek parası, Allah rızası için be..
+ valla sende varsa bize ver kardeş, öğretmenlerin durumu belli?
- abovv senin durum benden de kötü. dur cebimde bikaç kuruş olcaktı.
ha katlanamadıklarımdan birisi de şu; " allah sevdiğine kavuştursun. "
kendilerini aşmışları da vardır. örneğin; adana da takım elbiseli, güneş gözlüklerini takmış bir dilenci sizi çağırıp "yeğnim çaktırmadan 1 lira versene" diyebilir.*
- abi iki liran var mı
- o tavuğu versene (yemek yerken elini menüme soktu)
- abi kahve ver (elimde boş kahve bardağı)
- abi bi lira var mı?
- abi bozuk var mı?
Bugün bizzat hepsine şahit oldum. Artık o klasikleşmiş "abi bi ekmek parası" söylemi tarihe karıştı diyebiliriz.